Yolcuların, demografik ölçütlerden ziyade değerleri, davranışları ve talepleri üzerinden tanımlandığı günümüzde hava yolu şirketleri ve diğer seyahat kurumları, kişisel ihtiyaçlara uygun ‘satın alma deneyimleri’ yaratabilmek için verilerden ve sosyal medya bilgilerinden yararlanmalı.
“Geleceğin Gezgin Grupları 2030: Seyahati daha cazip hale getirmek” raporunun ana bulgularından biri bu. Amadeus Bilgi Teknolojileri Grubu adına, araştırma şirketi Frost & Sullivan tarafından kaleme alınan rapor, seyahat şirketlerine, 2030 yılı itibarıyla ortaya çıkması beklenen altı yeni gezgin grubunun talep ve ihtiyaçlarını nasıl karşılayacakları konusunda yol gösteriyor. Araştırma, hava yolu şirketleri ve tamamlayıcı hizmet sağlayıcıların gelecekte çok daha etkili satış stratejileriyle yolcuların isteklerinenasıl daha iyi cevap verebileceklerini ayrıntılarıyla açıklarken, yolcu verilerinin daha iyi değerlendirilmesi, yeni teknolojiler ve giderek artan satış kanalları sayesinde 2030’a dek seyahatin nasıl değişeceğini de ortaya koyuyor.
Rapor aynı zamanda, kişiselleştirilmiş ürün ve hizmet paketlerinin, seyahat sağlayıcı ile yolcu arasında kesintisiz iletişimin ve sorunsuz satın alma sürecinin geleceğin yolculuk tecrübesini şekillendireceğine dikkat çekiyor. Bununla beraber ortaya çıkacak satış kanallarını, daha kapsayıcı bir tecrübe sunan, keşif amacıyla kullanılacak “ilham” kanalları (akıllı telefon, tablet, sanal gerçeklik başlığı) ve özet içerikle satın almaya odaklanan “enformasyon” kanalları (akıllı saat, sanal gerçeklik gözlüğü ve hizmet robotları) olarak ikiye ayırmak mümkün.
Bu gelişmeler ışığında veri, hava yolu şirketlerinin en önemli kaynağı haline gelecek. En iyi veri toplayan ve bu verileri en iyi şekilde kullanan firmalar rekabette bir adım öne çıkacak.
Bunların yanı sıra rapor yeni veri toplama teknoloji ve tekniklerinin önümüzdeki 10 yılda seyahat tecrübesinin daha da kişiselleştirilmesine nasıl katkıda bulunacağını gün yüzüne çıkarıyor.
Amadeus Hava Yolu BT Stratejik Pazarlama Direktörü Robert Sinclair-Barneskonuyla ilgili olarak şöyle konuştu: “Geleceğin Gezgin Grupları isimli çalışmamızın ilk bölümü, seyahat firmalarının gelecekte kime hizmet edeceklerini tanımladı. Bu rapor ise hava yollarına ve tamamlayıcı hizmet sunan şirketlere, yeni ortaya çıkacak yolcu gruplarına nasıl hazırlanmaları gerektiğine ve seyahatin dokuz aşamasında da onlara nasıl hitap edeceklerine ilişkin pratik tavsiyeler sunuyor. Sonuçta, yolcuların talepleri ve satın alma davranışlarının evrimini anlamak, hava yolu şirketleri ve diğer seyahat firmalarının yeni nesil yolculara daha iyi hizmet sunmalarına yardımcı olacak.”
Frost & Sullivan Baş BİT Danışmanı Lawrence Lundy ise şunları kaydetti: “Şirketler, ‘seyahat’ satan firmalardan müşterilere ‘deneyim’ sunan kurumlara dönüşmek için stratejiler geliştirirken, yeni nesil yolcuların ihtiyaçlarını karşılayacak satın alma deneyimini de kurgulamalılar. Örneğin, 2030 itibarıyla ortaya çıkacak altı yeni gezgin grubundan biri olan ‘Sosyal Medyacılar’, seyahatlerini planlarken sosyal medya ağlarından ilham alırken şirketlerden de yüksek oranda kişiselleştirilmiş hizmet bekler. Seyahatlerinin her anında yeni hizmetlere açık olan bu gezginler, kendilerine öncelik gösterilmesi için ellerindeki verileri memnuniyetle paylaşırlar. Hizmet robotları ve sanal gerçeklik uygulamaları gibi yeni teknolojileri rahatlıkla kullanırlar.”
“Geleceğin Gezgin Grupları 2030: Seyahati daha cazip hale getirmek” çalışması, Future Foundation’ın bu yıl yayınladığı ve 2030 yılı itibarıyla ortaya çıkacak yeni altı gezgin “türü”nü tarif eden “Geleceğin Gezgin Grupları 2030: Yarının gezginini anlamak”raporunun devamı niteliğinde.