Türkiye’nin enerji sektöründe önemli bir dönüşümü hedefleyen Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması (YEKDEM) kapsamında, deniz üstü rüzgar enerjisi projelerine yönelik önemli bilgiler açıklandı. YEKDEM’in uygulama süresi 10 yıl olarak belirlenirken, bu süre içinde yerli katkı fiyatının da 5 yıl boyunca geçerli olacağı ifade edildi.
Enerji uzmanı Durak, Türkiye’nin özellikle Karadeniz ve Marmara Denizi bölgelerinde yüzer ve sabit temelli rüzgar enerjisi kurulumları için yüksek potansiyele sahip olduğunu belirtti. Karadeniz’de yüzer kurulumlar için 13,9 gigavat, sabit temelli kurulumlar için 1,3 gigavatlık potansiyel tespit edilirken, Marmara Denizi’nde ise yüzer kurulumlar için 19,2 gigavat, sabit temelli kurulumlar için 2,8 gigavatlık potansiyel olduğu bilgisi paylaşıldı.
Türkiye’nin deniz üstü rüzgar enerjisi Ağustos verilerine göre Türkiye’nin toplam açık deniz rüzgar potansiyelinin 50 metreden az derinlikte 18 GW sabit, 50-1000 metre derinlikte 57 GW olmak üzere toplamda yaklaşık 75 GW olduğu tahmin ediliyor. Durak’a göre, denizdeki rüzgar potansiyeli ve ileri teknoloji kullanımıyla elektrik üretiminin büyük bir kısmı deniz üstü rüzgar enerjisinden sağlanabilir.
Durak, Türkiye’nin deniz üstü rüzgar kurulumu hedefini 2035 yılında 5 GW olarak belirtirken, toplam rüzgar kapasitesi hedefinin ise 29,6 GW olduğunu vurguladı. Aynı zamanda dünya genelinde de benzer bir atılımın yaşanması öngörülüyor; 2030’a kadar dünya genelinde 460 GW deniz üstü rüzgar enerjisi kapasitesi olacağı tahmin ediliyor. Türkiye’nin bu alandaki hedefleri, sürdürülebilir enerjiye olan taahhüdünü vurguluyor ve küresel ölçekte yenilenebilir enerji kullanımına önemli bir katkı sunma potansiyelini ortaya koyuyor.