Türkiye, güneş enerjisi alanında kayda değer bir eşiği geride bırakarak 20 GW seviyesini aşmayı başardı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın verilerine göre, 16 Şubat itibarıyla ülkenin güneş enerjisi kurulu gücü bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 39,3 oranında artarak 20 bin 398 megavata (20,4 GW) ulaştı. Bu gelişmeyle birlikte güneş enerjisinin toplam elektrik üretim kapasitesindeki payı yüzde 17,5’e yükseldi. Son yıllarda Türkiye’de çatı tipi, saha ve hibrit güneş enerjisi santrallerinin hızla yaygınlaşması, bu büyümenin en önemli faktörlerinden biri olarak gösteriliyor.
Türkiye, güneş enerjisinde 20 GW seviyesini geride bırakıyor
EPİAŞ tarafından 17 Şubat’ta yayımlanan raporda ise Türkiye’nin güneş enerjisi kurulu gücünün 20 bin 423 megavata ulaştığı belirtiliyor. Ancak burada önemli bir nokta bulunuyor: Kurulu güç ile fiili üretim arasındaki fark. Güneş enerjisinin toplam kurulu güç içindeki payı yüzde 17’yi aşmış olsa da, elektrik üretimindeki payı henüz yüzde 5 seviyesinin altında kalıyor. Türkiye’nin toplam elektrik üretiminin yüzde 63’ü hâlâ fosil yakıtlara dayanıyor. Bu nedenle, yenilenebilir enerji yatırımları ne kadar artarsa artsın, depolama sistemleri ve şebeke yönetimi gibi unsurların da güçlendirilmesi gerekiyor.

Türkiye, yenilenebilir enerji kapasitesini artırmaya yönelik planlarını hız kesmeden sürdürüyor. 2035 yılına kadar güneş ve rüzgar enerjisi kurulu gücünün toplamda 120 bin megavat seviyesine çıkarılması hedefleniyor. Bu kapsamda, her yıl 4 ila 5 bin megavat yeni güneş enerjisi santralinin devreye alınması öngörülüyor. Rüzgar enerjisi tarafında da kurulu güç 13 GW seviyesini aşmış durumda. Öte yandan, güneş enerjisinin ekonomik avantajları da bu alandaki yatırımları teşvik ediyor. Şu an itibarıyla güneş enerjisinden elektrik üretmek, kömür ve doğal gaz gibi fosil yakıtlarla kıyaslandığında yaklaşık yüzde 50 daha düşük maliyetle sağlanabiliyor.
Bununla birlikte, Türkiye yalnızca güneş enerjisi santralleriyle değil, güneş paneli üretimiyle de küresel çapta dikkat çeken ülkeler arasında yer alıyor. Ülkede faaliyet gösteren 75 farklı fotovoltaik panel üreticisinin toplam yıllık üretim kapasitesi 44,5 GW seviyesinde bulunuyor. Bunlardan üçü, yıllık 6,1 GW’lık güneş hücresi üretimini yurt içinde gerçekleştirerek yerli üretimin güçlenmesine katkıda bulunuyor. Ayrıca, güneş enerjisinin tarıma entegrasyonu konusunda da önemli adımlar atılmış durumda. Türkiye’de tarımsal sulama ve üretim süreçlerine destek olması için üç farklı tarım GES uygulaması pilot proje olarak başlatıldı.
Önümüzdeki süreçte, 2026’dan itibaren devreye alınması planlanan depolamalı güneş enerjisi santralleri ile yenilenebilir enerji üretiminde sürekliliğin sağlanması hedefleniyor. Bu sistemler, özellikle güneş ışığının olmadığı saatlerde de enerji arz güvenliğini destekleyerek yenilenebilir kaynakların daha verimli kullanımını mümkün kılacak. Türkiye’nin bu alandaki yatırımları, enerji ithalat bağımlılığını azaltma yolunda kritik bir adım olarak değerlendiriliyor.