General Electric’in (GE) bu yıl beşinci kez gerçekleştirdiği Küresel İnovasyon Barometresi’nin sonuçları açıklandı. Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 23 ülkedeki 10 farklı sektörden, 1915’i C seviyesinde olmak üzere yaklaşık 2748 inovasyon yöneticisiyle yapılan görüşmelerle hazırlanan rapora göre Türk yöneticilerin yüzde 83’ünün, küresel yöneticilerin ise yüzde 77’sinin son bir yılda işbirliği içinde yürüttükleri inovasyon faaliyetlerinden kâr artışı sağladığını ortaya koydu.
Raporun, Endüstri 4.0 olarak da tanımlanan Dördüncü Sanayi Devrimi, yeni iş modelleri, büyük veri, inovasyonun finansal sonuçlara etkisi, aşamalı inovasyon, demode kalma riski ile şirketlerin inovasyon stratejileri, inovasyonda özel sektörün yanı sıra devletin rolü ve işgücünün geleceği konusunda ilginç sonuçlar ortaya koyduğunu belirten GE Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Canan M. Özsoy, küresel rekabette farklılaşmanın inovasyonla mümkün olduğunu, inovasyon stratejisinin Türk şirketlerinin büyük bir çoğunluğunun gündemine girmesinin önümüzdeki dönemde olumlu sonuçlarının alınacağını ifade etti.
Türk yöneticiler daha iyimser ve heyecanlı
Araştırma; Dördüncü Sanayi Devrimi konusunda Türkiye’nin de içerisinde bulunduğu gelişmekte olan ülkelerin, gelişmiş ülkelere göre daha iyimser bir beklenti içerisinde olduklarını ortaya koyuyor. Dördüncü Sanayi Devrimi konusunda iyimserlik oranı Endonezya ve İsrail’de yüzde 88, Nijerya’da yüzde 86’ya çıkarken, dünyanın en gelişmiş ekonomilerine sahip ülkeler olan ABD’de yüzde 63’e, Almanya’da yüzde 39’a, Japonya’da ise yüzde 33 gibi düşük sayılabilecek seviyelerde kalıyor. Araştırmaya katılan yöneticilerin ortalama yüzde 68’i Dördüncü Sanayi Devrimi’ne girme düşüncesine iyimser bakarken, Türk yöneticilerdeki iyimserlik oranı yüzde 84’e çıkıyor. Yine araştırmaya katılan yöneticilerin ortalama yüzde 61’i Dördüncü Sanayi Devrimi düşüncesinin kendilerini heyecanlandırdığını söylerken, bu oran Türk yöneticilerde yüzde 78’e ulaşıyor. GE Küresel İnovasyon Barometresi araştırmasına katılan küresel yöneticilerin yüzde 86’sı, Türk yöneticilerin ise yüzde 79’u gelecek 10 yılda ileri üretim tekniklerinin sanayi sektöründe radikal bir dönüşüm yaratacağına inanıyor.
Araştırmanın açıklandığı toplantıda soruları yanıtlayan GE Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Canan M. Özsoy, bu iyimserliğin ülkelerdeki yenilik kültürüyle ilgisi olduğuna inandığını ifade ediyor. Özellikle ABD, Japonya, Almanya ve Güney Kore gibi, adı yenilikle anılan ülkelerde inovasyonun onların normali olduğunu söyleyen Özsoy, bir başka faktörü ise demografi olarak tanımlıyor.
Başarılı inovasyon için ‘Büyük Veri’ kritik önem taşıyor
GE Küresel İnovasyon Barometresi, yöneticilerin veri ve analiz sistemlerinin değerini giderek daha iyi anladıklarını gösteriyor. Araştırmaya katılan yöneticiler; stratejik bilgiyi ve bilinçli karar alma becerisini artırmak amacıyla Büyük Veri’nin ve analiz sistemlerinin kullanılmasının inovasyonun başarılı bir şekilde yapılmasında önemli bir rol oynadığına dikkat çekiyor. Araştırmaya katılan küresel yöneticilerin yüzde 61’i, Türk yöneticilerin ise yüzde 66’sı karar alma süreçlerinde; Büyük Veri ve analiz sistemlerini kullandıklarını belirtiyor. Türk şirketlerinin yüzde 77’si, küresel şirketlerin ise yüzde 73’ü son bir yıl içerisinde Büyük Veri ve analiz becerisini artırdıklarını belirtiyor. Araştırma sonuçları, analiz becerisini artıran şirketlerin yüzde 59’unun ise bundan olumlu sonuçlar aldığını ortaya koyuyor.
Dijital Darwinizim kaygısı
Yöneticiler arasında en yenilikçi şirketlerin sadece yeni ürün ve hizmetler sunmakla yetinmediğine, aynı zamanda daha önce mevcut olmayan yeni pazarlar yarattığına dair bir fikir birliği söz konusu. Küresel yöneticilerin yüzde 90’ı, Türk yöneticilerin ise yüzde 87’si en yenilikçi şirketlerin, daha önce mevcut olmayan yeni pazarlar yaratma becerisine sahip olduğunu düşünüyor. Bununla birlikte şirketler, teknolojinin hızına ayak uyduramamaktan da çekiniyor. Araştırmaya katılan küresel yöneticilerin yüzde 81’i “Dijital Darwinizm riski” olarak da tanımlanan teknolojinin gelişim hızına ayak uyduramayarak geri kalmaktan, demode hale gelmekten çekiniyor. Bu kaygı Türk yöneticilerde ise çok daha düşük. Hatta GE Küresel İnovasyon Barometresi araştırmasının yapıldığı 23 ülke içerisinde yüzde 62 ile demode kalma kaygısının en düşük olduğu ülke Türkiye.
Dijital devrim sanılanın aksine işsizlik getirmeyecek
Özellikle Dünya Ekonomik Forumu’nun ana gündem maddesi olarak Dördüncü Sanayi Devrimi’ni seçmesi ve akabinde medyaya yansıyan “robotlar işimizi elimizden alacak” kaygısının araştırma sorularını yanıtlayan yöneticilerce çok kabul görmediği ortaya çıkıyor. Araştırmaya katılan yöneticiler, dijital devrimin işyerlerini daha güvenli hale getireceğine, çalışanlar açısından daha değerli roller yaratacağına inanıyor. Çok azı dijital devrimin istihdam üzerinde olumsuz bir etkisi olmasından çekiniyor. GE Küresel İnovasyon Barometresi araştırmasına katılan küresel yöneticilerin yüzde 54’ü, Türk yöneticilerin ise yüzde 43’ü dijital devrimin istihdam üzerinde olumlu etki yaratacağını söylüyor.
Devlet desteği çağrısı
İnovasyonun itici gücünün özel sektör olduğunu belirten yöneticiler, devletin inovasyon konusunda destekleyici bir rol üstlenmesi gerektiğini düşünüyor. Küresel yöneticilerin yüzde 67’si, Türk yöneticilerin ise yüzde 50’si inovasyonun itici gücünün özel sektör olduğunu düşünüyor. Ülkelerindeki inovasyonun itici gücünün devlet olduğunu düşünen yöneticilerin oranı ise yüzde 12 ile sınırlı kalıyor.
Japonya döndü, Almanya düşüşte
Araştırmaya katılan yöneticiler, ABD’nin açık ara inovasyon şampiyonu olduğu görüşünde. Bir önceki yıl inovasyon sıralamasında üçüncü sırada olan Japonya ise bu yıl ikinciliğe yükseldi. Geçen yıl ikinci sırada yer alan Almanya, bu yılki sıralamada ivme kaybederek Japonya’nın ardından üçüncü olabildi. İnovasyon şampiyonu ülke sıralamasında, dördüncülüğü Çin alırken Türkiye 23 ülke arasında 17. sırada yer alıyor.
İlgili raporun tamamına ulaşmak için tıklayın.