Dijital banka platformu Zopa, 85 milyon dolar yatırım aldı!

İngiltere merkezli dijital banka platformu Zopa, 1 milyar dolar değerleme üzerinden 85 milyon dolar yatırım alarak dikkatleri üzerine çekti. Bu yatırım turuna A.P. Moller Holding liderlik ederken, şirketin önceki yatırımcıları arasında SoftBank, Silverstripe, Northzone ve Uprising gibi büyük isimler yer alıyor. Yatırım, Zopa’nın finansal hizmetlerde yapay zeka (AI) teknolojilerine odaklanarak daha fazla yenilik yapmasını ve ilk cari hesap ürünlerini piyasaya sürmesini sağlamak için kullanılacak. Şirket, bu yeni yatırımı kullanarak dijital bankacılık alanında daha da büyümeyi hedefliyor.

Dijital banka platformu Zopa, 85 milyon dolar yatırım alıyor

Zopa, 2005 yılında Richard Duvall, James Alexander, Giles Andrews, David Nicholson ve Tim Parlett tarafından kuruldu. İlk başta bir peer-to-peer (P2P) kredi platformu olarak faaliyete geçen şirket, kredi verenlerle kredi alanları doğrudan birbirine bağlayarak aracı bankaları ortadan kaldıran bir model sundu. Ancak, 2020 yılında bankacılık lisansı alarak faaliyet alanını genişletti ve geleneksel bankacılık hizmetlerine de adım attı. Bugün, kredi kartları, kredi ve tasarruf hesapları gibi geleneksel bankacılık ürünlerini sunan Zopa, aynı zamanda finansal teknoloji (fintech) alanında önemli bir oyuncu olarak öne çıkıyor.

Zopa, 1.3 milyon müşterisine çeşitli finansal hizmetler sunuyor ve bunlar arasında kredi, kredi kartları, tasarruf hesapları gibi ürünler bulunuyor. Şirket, büyümesini artırarak, Octopus Energy ve John Lewis gibi büyük markalarla stratejik ortaklıklar kurdu. Bu ortaklıklar sayesinde Zopa, finansal hizmetler alanında daha geniş bir müşteri tabanına hitap etmeyi başardı.


Şirketin 2022’de halka arz (IPO) planlarını duyurmasına rağmen, piyasa koşullarının elverişsizliği nedeniyle bu planlarını erteleme kararı almıştı. Zopa, 2024 yılı itibarıyla aldığı bu yeni yatırımı ve büyüme stratejilerini değerlendirerek halka arzı tekrar erteleme kararı aldı. Şirket, IPO’yu şu an için öncelikli bir hedef olarak görmediğini ve gelecekteki piyasa koşullarına göre halka arzı yeniden değerlendirebileceğini belirtti. Yatırımcılar ve şirket yetkilileri, IPO’nun tekrar gündeme gelmesinin ancak piyasa koşullarının daha uygun hale gelmesiyle mümkün olacağını ifade etti.

Zopa’nın aldığı bu yeni yatırım, şirketin dijital bankacılık sektöründeki liderliğini pekiştirmesinin yanı sıra, teknoloji ve yenilikçi hizmetler geliştirme açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Zopa, yapay zeka ve dijital çözümlerle finansal hizmetleri daha erişilebilir hale getirmeyi ve daha verimli bir şekilde sunmayı hedefliyor.

Meta’dan yeni yapay zeka modeli: Llama 3.3 70B!

Meta, düzenlediği etkinlikte yeni üretken yapay zeka modeli olan “Llama 3.3 70B”’yi tanıttı. Llama model ailesinin en yeni üyesi olarak duyurulan bu model, sunduğu yüksek performans ve düşük maliyet avantajı ile dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Yapılan açıklamalara göre Llama 3.3 70BGoogle’ın Gemini 1.5 Pro ve OpenAI’nin GPT-4o gibi dev rakiplerini geride bırakacak özelliklere sahip.

Yüksek performans ve düşük maliyet

Meta’nın üst düzey yöneticilerinden Ahmad Al-DahleLlama 3.3 70B’nin, ailenin en büyük modeli olan Llama 3.1 405B ile aynı performansı sunduğunu belirtti. Ancak yeni modelin en büyük avantajı, daha düşük maliyetli olması. Bu özellik, özellikle kurumsal müşterilerin ilgisini çekmeye yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Rakiplerini geride bırakıyor

Meta’nın gerçekleştirdiği testlerde Llama 3.3 70B, sadece metin odaklı yapay zekâ modelleri arasında üstün performans gösterdi. Testlerde model, Google Gemini 1.5 ProOpenAI GPT-4o ve Amazon Nova Pro gibi modelleri geride bıraktı. Meta yetkililerinin paylaştığı performans grafikleri de bu durumu destekliyor. Ancak, Meta’dan ismi açıklanmayan bir sözcü, TechCrunch ile yaptığı açıklamada, yeni modelin bazı alanlarda hâlâ geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Özellikle genel kültürmatematikuygulama kullanımı ve talimat takibi gibi konularda iyileştirmeler yapılması gerektiğini belirtti.

Cezbedici fiyat politikası

Llama 3.3 70B’nin fiyatlandırması da dikkat çekici. Meta’nın açıkladığı fiyatlara göre:

  • 1 milyon girdi için 0,1 dolar,
  • 1 milyon çıktı için 0,4 dolar talep edilecek.

Öte yandan, Llama 3.1 405B için bu ücretler sırasıyla 1 dolar ve 1,8 dolar seviyesinde. OpenAI ve Google gibi rakiplerinin sunduğu fiyatlar ise 10 dolara kadar çıkabiliyor. Bu durum, Llama 3.3 70B’nin kurumsal müşterilere büyük tasarruf sağlayabileceği anlamına geliyor.

Meta’nın yeni modeliyle yapay zekâ dünyasındaki rekabetin daha da kızışması bekleniyor. Llama 3.3 70B, hem performansı hem de uygun fiyatı ile sektörde önemli bir yer edinmeye aday.

Vertiv, yapay zekanın veri merkezi endüstrisini dönüştüreceğini öngörüyor!

Yapay zeka, veri merkezi endüstrisinde önemli bir dönüşümü beraberinde getiriyor ve 2025 yılına doğru bu dönüşümün daha da hızlanması bekleniyor. Vertiv, bu süreçte veri merkezlerinin enerji ve soğutma altyapılarında önemli yenilikler ve gelişmeler yaşanacağını öngörüyor. Özellikle yapay zeka uygulamalarının artan bilgi işlem yoğunluğu, veri merkezlerinin güç ve soğutma sistemleri üzerinde daha fazla baskı oluşturacak. Bu durum, daha gelişmiş sıvı ve hava soğutma sistemlerine olan talebi artıracak. Yüksek yoğunluklu bilgi işlemi desteklemek için kullanılan yenilikçi çözümler, soğutma ve enerji sağlama süreçlerinde önemli iyileştirmeler gerektiriyor. Sıvı soğutma sistemlerinin daha fazla entegre edilmesi ve çevresel etkilerin minimize edilmesi, bu gelişmelerin odak noktası olacak.

Vertiv, yapay zekanın veri merkezi endüstrisini dönüştüreceğini belirtti

Veri merkezleri, yapay zekanın artan enerji taleplerine ayak uydurabilmek için güç altyapılarını geliştirecek. Yapay zeka raflarının daha yüksek güç yoğunluğuna sahip UPS sistemleri, bataryalar ve güç dağıtım ekipmanlarıyla donatılacak. Ayrıca, sıvı-soğutma akışkan yapılandırmaları ve hibrit soğutma sistemleri, mevcut ve yeni uygulamalarda daha yaygın kullanılacak. Bu tür yenilikçi çözümler, veri merkezlerinin daha verimli çalışmasını ve aynı zamanda enerji verimliliğini artırmalarını sağlayacak.

Bununla birlikte, artan enerji talepleri ve karbon emisyonları, veri merkezi sektöründe yeni düzenlemelere yol açabilir. 2030 yılına kadar yapay zekanın enerji ihtiyacının küresel enerji tüketiminin %3-4 seviyelerine çıkması bekleniyor. Bu da veri merkezlerinin enerji stratejilerini yeniden şekillendirmelerini gerektirecek. Hükümetlerin enerji tüketimini düzenleme müdahaleleri ve artan enerji maliyetleri, sektörde sürdürülebilirlik ve enerji verimliliği çabalarına daha fazla odaklanmayı zorunlu hale getirecek.

Vertiv, 2024 yılı itibarıyla enerji alternatifleri ve mikro şebeke çözümleri için bir trend öngörüyor ve 2025’te bu trendin hız kazanarak, veri merkezlerinin enerji tasarrufu çözümleri ve yenilikçi enerji alternatiflerini önceliklendireceğini belirtiyor. Bu dönemde, yakıt hücreleri ve alternatif akü kimyalarının daha erişilebilir hale gelmesiyle enerji tasarrufu çözümleri önemli bir rol oynayacak. Ayrıca, uzun vadede veri merkezlerinin yüksek enerji tüketimini karşılayabilecek küçük modüler reaktörlerin geliştirilmesi ve bu teknolojilerin kullanımının 10 yıl içinde yaygınlaşması bekleniyor. 2025, bu alandaki gelişmeleri izlemek için kritik bir yıl olacak.

Teleperformance, ZP Better Together’ı 490 milyon dolara satın aldı!

Teleperformance, işitme engellilere yönelik dil hizmetlerinde dünya lideri olan ZP Better Together’ı 490 milyon dolara satın aldı. Bu stratejik satın alım, Teleperformance’ın müşteri deneyimi yönetimi ve dijital iş hizmetleri alanındaki gücünü artırarak, engelsiz iletişim konusunda daha kapsamlı çözümler sunmasını sağlayacak.

Teleperformance, ZP Better Together’ı 490 milyon dolara satın alıyor

ZP Better Together, bundan sonra Teleperformance’ın bir parçası olarak, sağlık, sigorta, finansal hizmetler ve telekomünikasyon sektörlerinde, ayrıca kamu hizmetlerinde dünya çapında yüksek kaliteli çeviri ve tercüme hizmetleri sunmaya devam edecek.

Teleperformance, ZP Better Together’ı 490 milyon dolara satın alıyor.
Teleperformance, ZP Better Together’ı 490 milyon dolara satın alıyor.

Teleperformance, bu satın almayı, özelikle işitme engelli topluluğa yönelik sunduğu hizmetlerin kalitesini artırma ve müşteri portföyünü genişletme amacıyla gerçekleştirdi. ZP Better Together, yaklaşık 25 yıldır işitme engelli topluluk için iletişim erişimini destekleyen çözümler geliştiren bir şirket olarak, gelişmiş teknoloji platformları ve yenilikçi çeviri hizmetleri sunuyor. Bu satın alım, Teleperformance’ın müşterilerine daha geniş bir hizmet yelpazesi sunmasına ve yapay zeka çözümlerinin entegrasyonunu hızlandırmasına olanak tanıyacak.

Teleperformance Türkiye CEO’su Tülay Doğrular, şirketin kapsayıcı ve çeşitliliği temel alan kurum kültürünün, bu satın alımı ve hizmetlerin kalitesini artırma misyonunu pekiştirdiğini belirtti. Şirket, ZP’nin sunduğu çözümlerle işitme engelli bireylerin günlük yaşamlarını kolaylaştırmayı ve iletişim engellerini aşmalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Bu satın alma, Teleperformance’ın uzun vadeli büyüme ve karlılığını artıracak ve 2025’in başlarında tamamlanması bekleniyor.

macOS 15.2 güncellemesi, Mac’leri yapay zekayla donatıyor!

0

Apple, macOS 15.2 Sequoia sürümünü geliştiriciler ve beta test kullanıcıları için yayınladı. Bu sürüm, özellikle M1, M2, M3 ve M4 işlemcili Mac modellerine yeni Apple Intelligence özellikleri ekliyor. macOS 15.2 ile birlikte gelen önemli yenilikler arasında Image Playground, ChatGPT desteği ve Safari’nin geliştirilmiş özellikleri bulunuyor.

macOS 15.2 güncellemesi, Mac’leri yapay zekayla donatacak

Image Playground, fotoğraf kitaplığınızdaki verileri kullanarak farklı stillerde eğlenceli resimler oluşturmanızı sağlıyor. Bu uygulama, resimlerinizi iCloud üzerinden tüm cihazlarınızla senkronize ediyor ve farklı stil seçenekleri ile oyun alanında resimlerinizi düzenlemenizi mümkün kılıyor. Ayrıca, ChatGPT desteği sayesinde, Siri veya Yazma Araçları üzerinden doğrudan ChatGPT’ye erişim sağlanabiliyor. Bu özellik, anonim olarak çalışıyor ve OpenAI modellerini eğitmek için veri toplanmıyor.

macOS 15.2 güncellemesi, Mac'leri yapay zekayla donatacak.

Safari tarafında, başlangıç sayfası için yeni arka plan görüntüleri sunuluyor ve tüm web sitelerinde güvenli HTTPS kullanımı sağlanıyor. Ayrıca, geçmiş, yer imleri ve parolaların daha basit bir şekilde içe ve dışa aktarılması mümkün hale geliyor. Fotoğraflar uygulamasında ise Favoriler albümü, Sabitlenmiş Koleksiyonlar arasında daha erişilebilir hale geliyor ve son paylaşılan albüm geçmişi temizlenebiliyor.

Diğer yeni özellikler arasında, AirTag veya diğer aksesuarların konumunun güvenli bir şekilde paylaşılabilmesi, Apple Music ve Apple TV uygulamalarında doğal dil ile arama yapabilme yeteneği ve Podcast’lerde kişiselleştirilmiş öneriler yer alıyor. Ayrıca, News+ aboneleri için Sudoku bulmacaları, Sunucu önizlemesi ve menü çubuğunda hava durumu bilgileri gibi ek iyileştirmeler bulunuyor. Ancak, Genmoji ve Mail uygulamasının kategorileri ve özetleri gibi bazı özellikler, şu an yalnızca iOS 18.2’de mevcut ve henüz macOS tarafında kullanılamıyor.

Tecno, yenilikçi kamera teknolojilerini duyurdu!

0

Tecno, yeni amiral gemisi akıllı telefonlarında kullanacağı iki yenilikçi kamera teknolojisini duyurdu. Şirket, EVS Dynamic Snapshot ve Tap Any Zoom Dual Prism Telephoto adını verdiği teknolojilerle kamera tarafındaki rekabette önemli adımlar atmayı hedefliyor. Özellikle uygun fiyatlı telefonlarıyla tanınan Tecno, bu yeni teknolojilerle sektördeki devlerle yarışma potansiyeline sahip.

Tecno, yenilikçi kamera teknolojilerini tanıttı

Tap Any Zoom Dual Prism Telephoto teknolojisi, vizördeki bir nesneye çift tıklayarak, periskop lensin otomatik olarak pozisyon almasını sağlıyor ve nesneyi kare içine hizalıyor. Bu teknoloji, çift periskop modülü kullanarak lens geçişi ve optik görüntü sabitlemesini gelişmiş algoritmalarla birleştiriyor. Böylece, telefoto lensin daha büyük görüntüler yakalaması sağlanırken, hizalama sırasında bozulma yaşanmıyor.

Diğer bir yenilik olan EVS Dynamic Snapshot, geleneksel CMOS sensörün yanı sıra hareket tabanlı bir görüş sensörü ekliyor. Bu sensör, hareketli nesneleri daha hassas bir şekilde yakalayıp, kare kare piksel yakalamak yerine tam dinamik süreçle hareket verilerini topluyor. Aynı anda renk bilgilerini de kaydeden kamera sensörü, her iki sensörden gelen verileri işleyerek mükemmel bir odak ortaya koyuyor.


Son olarak, Tecno’nun TIM (Telefon İleri Mobil) adı verdiği yeni görüntüleme matrisi teknolojisi, telefonun kamerası, sensörü, çipseti ve ekran sürücüsünü kullanarak veri topluyor ve bu veriler, yapay zeka algoritmalarında işlendikten sonra mobil görüntüleme uygulamalarına aktarılıyor. Tecno, bu teknolojilerin hangi modellerde kullanılacağını ise henüz açıklamadı.

Bluesky’ın kullanıcı sayısı, 24 milyona ulaştı!

0

Bluesky, Twitter’ın kurucusu Jack Dorsey’in öncülüğünde büyümeye devam ediyor. 2024 yılı içerisinde yalnızca 20 milyon yeni kullanıcı kazanan platform, toplamda 24 milyon kullanıcıya ulaşmış durumda.

Bluesky’ın kullanıcı sayısı, 24 milyona erişti

Özellikle Elon Musk’ın Twitter’ı satın almasının ardından, sosyal medya üzerinde ifade özgürlüğü söylemleriyle pek çok nefret söylemi barındıran hesabın yeniden aktif hale gelmesiyle birçok kullanıcı, alternatif sosyal medya ağları arayışına girmişti. Bu alternatiflerden biri olan Bluesky, özellikle yavaş ama istikrarlı bir şekilde büyüyerek dikkat çekiyor.

Bluesky'ın kullanıcı sayısı, 24 milyona erişti.

Bluesky, geçen yıl yaz aylarında eski adıyla Twitter platformundan büyük bir kullanıcı akışı yaşamış ve yıl başlarında 4 milyon kullanıcıya ulaşmıştı. Aradan geçen 9 ayda platform, 20 milyon yeni kullanıcı ekleyerek toplam kullanıcı sayısını 24 milyona çıkarmayı başardı. Ayrıca, platformun ilk 1 milyon takipçiye ulaşan kullanıcıları arasında ünlü isimler de yer alıyor. Senato temsilcisi Alexandria Ocasio-Cortez ve yazar Stephen King gibi isimlerin katılımıyla dikkat çekerken, toplamda 1.2 milyar takip etme sayısına ve 700 milyon gönderiye 3.1 milyar beğeni alındığı kaydedildi.

X platformu, 2023’te yaşadığı çalkantılı dönemin ardından, Premium abonelik hizmeti, Grok sohbet robotu ve fenomenlere dağıtılan para ödülleri gibi yeniliklerle kullanıcı kaybını bir ölçüde engellemeyi başardı. Ancak, X’in büyümesi büyük desteklere rağmen yavaşlamışken, alternatif platformların büyümesi de buna paralel olarak hız kesmiş durumda. Kasım ayı itibarıyla X platformunun aylık aktif kullanıcı sayısı 61 milyon olurken, Meta destekli Threads platformu 275 milyon, Mastodon ise 10 milyon aktif kullanıcıya sahip.

Meta, şimdiye kadarki en büyük veri merkezini inşa ediyor!

0

Meta, Facebook, WhatsApp ve Instagram gibi küresel çapta kullanılan sosyal medya platformlarının sahibi olarak, ABD’nin Louisiana eyaletinde bugüne kadarki en büyük veri merkezini inşa etme planlarını duyurdu. Bu proje, şirketin teknolojik altyapısını güçlendirmek ve yapay zekâ uygulamalarına yönelik artan veri işleme ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla 10 milyar dolarlık devasa bir yatırım içeriyor. Veri merkezi, kuzeydoğu Louisiana’da 2.250 dönümlük bir arazi üzerine kurulacak ve aynı zamanda 370.000 kilometrekarelik bir teknoloji kampüsünü de barındıracak. Projenin, bu ay içinde inşaat çalışmalarına başlanarak 2030 yılında tamamlanması hedefleniyor.

Meta, şimdiye kadarki en büyük veri merkezini inşa edecek

Bu dev proje, sadece teknolojik kapasite açısından değil, ekonomik etkileriyle de dikkat çekiyor. İnşaat sürecinde 5.000 kişiye istihdam sağlayacağı tahmin edilen proje, tamamlandığında ise 500 doğrudan ve 1.000 dolaylı iş imkânı yaratacak. Louisiana eyaleti açısından, bu girişim bugüne kadarki en büyük özel sermaye yatırımı olarak tarihî bir önem taşıyor. Meta, bu veri merkezi için gerekli yol, su ve diğer altyapı ihtiyaçları için de ek olarak 200 milyon dolarlık bir bütçe ayırarak yerel altyapının güçlendirilmesine katkıda bulunacak.

Tamamen temiz enerjiyle çalışması planlanan veri merkezi, sürdürülebilirlik açısından teknoloji sektöründe bir dönüm noktası olma potansiyeli taşıyor. Meta, yalnızca yenilenebilir enerji kaynaklarıyla operasyonlarını sürdürmeyi hedeflemekle kalmıyor, aynı zamanda gelecekte enerji ihtiyaçlarını karşılamak için nükleer enerji kullanımına yönelmeyi planlıyor. Şirket, 2030 yılı itibarıyla 1 ila 4 gigawatt arasında bir nükleer enerji kapasitesi eklemeyi amaçladığını açıkladı. Bu girişim, hem enerji verimliliği hem de karbon emisyonlarının azaltılması açısından teknoloji sektöründeki büyük oyuncuların sürdürülebilir enerji çözümlerine geçişine öncülük ediyor.

Yapay zekâ teknolojilerinin giderek artan işlem gücü talebi, veri merkezlerinin enerji ihtiyacını da hızla artırıyor. Meta’nın bu devasa projesi, sadece şirketin küresel operasyonlarını desteklemekle kalmayıp aynı zamanda teknoloji ve enerji sektörlerinde yenilikçi çözümlere yön verme açısından kritik bir adım olarak değerlendiriliyor.

Google Pixel telefonlar için güncelleme politikasını uzattı

Android kullanıcılarını sevindiren gelişme! Google, Google Pixel 6, Google Pixel 7 serileri ve Pixel Fold için işletim sistemi güncelleme desteğini uzattığını duyurdu. Google Pixel telefonlar için yeni güncelleme politikası, bu cihazların toplamda 5 yıl boyunca Android işletim sistemi güncellemesi almasını sağlıyor. Ayrıca Pixel 8 ve Pixel 9 serileri gibi gelecekteki modellerin 7 yıllık güncelleme desteği sunacağı açıklandı.

Pixel telefonlar için güncelleme takvimi

Google Pixel telefonlar için Google’ın açıkladığı yeni güncelleme politikası kapsamında Google Pixel cihazlara özel destek süresi şu şekilde:

  • 7 Yıllık Android İşletim Sistemi ve Güvenlik Güncellemeleri:
    Pixel 8, Pixel 8 Pro, Pixel 8a, Pixel 9, Pixel 9 Pro, Pixel 9 Pro XL, Pixel 9 Pro Fold
  • 5 Yıllık Android İşletim Sistemi ve Güvenlik Güncellemeleri:
    Pixel 6, Pixel 6 Pro, Pixel 6a, Pixel 7, Pixel 7 Pro, Pixel 7a, Pixel Fold
  • 3 Yıllık Android İşletim Sistemi ve 5 Yıllık Güvenlik Güncellemeleri:
    Pixel Tablet

Pixel 6’dan önceki modeller güncellemeye dahil değil

Google Pixel telefonlar içerisinde Pixel 6’dan daha eski cihazlar (Pixel 1-5 serisi), artık Google Pixel yeni Android işletim sistemi ya da güvenlik güncellemeleri almayacak. Ayrıca Pixel Tablet modelinin de işletim sistemi güncellemeleri yalnızca 3 yıl ile sınırlandırıldı.

Android ekosistemine öncülük

Google Pixel telefonlar ile Google, Google Pixel güncellemeleri ile bu kararıyla Android ekosisteminde yeni bir standart belirliyor. Diğer üreticilerin de benzer politikalar benimsemesi bekleniyor. Özellikle giriş ve orta segment Android telefonlarda daha uzun güncelleme desteği, kullanıcıların cihazlarını daha uzun süre kullanabilmelerine olanak tanıyabilir.

Oura Ring hastalıkları erken tespit ediyor

0

Akıllı yüzük teknolojisinin önde gelen isimlerinden biri olan Oura, kullanıcılarının sağlık durumunu daha iyi takip edebilmesi için yeni bir özellik sunmaya başladı. Ring 3 ve Ring 4 modellerine eklenen Symptom Radar adlı bu özellik, hastalıklara dair belirtileri erken tespit edebilmek için tasarlandı.

Hastalık belirtilerini erken tespit etmek

Oura’nın yeni özelliği, kullanıcının sağlık verilerinde meydana gelen değişiklikleri takip ederek hastalanma ihtimaline dair bilgi verecek. Özellikle cilt sağlığıortalama vücut sıcaklığı eğilimlerisolunum hızıdinlenme halindeki kalp atış hızı ve hareketsizlik süresi gibi ölçümler analiz ediliyor. Oura Ring sayesinde, bu ölçümlere dayanarak kullanıcılar üç farklı şekilde bilgilendirilecek:

  • No Signs (Belirti Yok): Hastalığa dair herhangi bir belirti saptanmadığında.
  • Minor Signs (Hafif Belirtiler): Belirtilerin hafif düzeyde görülmesi durumunda.
  • Major Signs (Belirgin Belirtiler): Hastalığın tüm belirtilerinin tespit edilmesi halinde.

Readiness Score ile bağımsız çalışıyor

Oura, Symptom Radar özelliğinin, kullanıcının günlük hazırlık durumunu gösteren Readiness Score ile ilişkili olmadığını açıkladı. Bu, hazırlık puanınız yüksek olsa bile Oura Ring kullanırken hasta olabileceğiniz anlamına geliyor.

Nasıl kullanılacak?

Symptom Radar özelliği, Oura Ring kullanıcılarının uygulamalarında aktif üyeliğe sahip olmaları durumunda varsayılan olarak açık olacak. Bu yenilik, Oura Ring kullanıcılarının sağlık durumlarını daha yakından takip edebilmesine ve erken önlem alabilmesine olanak tanıyor.

Oura Ring 3 ve 4, sunduğu gelişmiş kullanıcı deneyimiyle akıllı yüzükler arasında öncü konumunu sürdürüyor. Symptom Radar özelliği, bu teknolojinin sağlık alanındaki potansiyelini bir kez daha gözler önüne seriyor.

NASA’nın ay hedefleri tekrar ertelendi!

ABD’nin Ay’a dönüş misyonu olan Artemis programı, teknik sorunlar ve güvenlik gerekçeleri nedeniyle yeniden ertelendi. NASA, Artemis 2 ve Artemis 3 görevlerinin planlanan tarihlerinin değiştirildiğini açıkladı.

Artemis 2’nin tarihi 2026’ya ötelendi

Başlangıçta 2024’te yapılması planlanan Artemis 2 görevi, daha önce 2025’in sonlarına ertelenmişti. Ancak NASA’nın yaptığı son duyuruya göre, bu görev 2026’nın Nisan ayında gerçekleştirilecek. Mürettebatlı inişi içeren Artemis 3 görevi ise 2027 ortalarına kaydırıldı.

NASA Yöneticisi Bill Nelson, bir basın toplantısında, “Uzay zorlu bir iş. Astronotlarımızın güvenliğini sağlamak için ihtiyaç duyduğumuz zamanı kullanacağız,” diyerek, ertelemelerin ana nedeninin güvenlik önceliği olduğunu vurguladı.

Artemis 2 görevinin detayları

Artemis 2 görevi, dört astronottan oluşan bir ekibi Ay’ın yörüngesine göndererek, 10 günlük bir uçuş gerçekleştirecek. Görev, Ay yüzeyine inişi içermese de Apollo döneminden bu yana gerçekleştirilecek ilk mürettebatlı uçuş olacak. Ekipte Amerikalı astronotlar Christina Koch, Reid Wiseman, Victor Glover ve Kanadalı astronot Jeremy Hansen yer alıyor.

Astronotlar, NASA’nın Space Launch System (SLS) roketi ile fırlatılacak ve Orion mürettebat kapsülüyle yolculuk yapacak. Görev sonunda kapsül, Pasifik Okyanusu’na iniş yapacak.

Güvenlik sorunları ve teknik gelişmeler

NASA, 2022’de insansız gerçekleştirilen Artemis 1 sırasında Orion kapsülünün ısı kalkanında meydana gelen beklenmedik hasarların görev planlarını etkilediğini belirtti. Isı kalkanının malzemesi olan Avcoat, yüksek sıcaklıklarda gaz salınımında yetersizlik göstererek çatlamalara yol açtı. Buna rağmen kapsülün iç sıcaklık sensörleri, mürettebat için güvenli bir ortam sağlandığını doğrulamıştı.

Mühendisler, Artemis 2’de kapsülün güvenli bir şekilde kullanılabileceğini, ancak yeniden giriş rotasında değişiklikler yapılacağını duyurmuştu. NASA ise, güvenlikten taviz vermemek adına ısı kalkanları üzerindeki yeniliklerin devam ettiğini belirtti.

Artemis 3 göreviAy’ın güney kutbuna iniş yaparak insanlığın keşif sınırlarını genişletmeyi hedefliyor. NASA, bu görev için ısı kalkanlarının üretim sürecinde geliştirmeler yaparak Ay yüzeyine iniş ve dönüşte daha güvenli bir deneyim sağlamayı amaçlıyor.

Artemis programındaki ertelemeler, Apollo’dan bu yana ilk kez Ay’a insan göndermeyi hedefleyen bu büyük misyonun önündeki teknik zorlukların altını bir kez daha çiziyor. Ancak NASA, uzun vadeli başarı için güvenlikten ödün vermemekte kararlı.

Huawei, Güney Koreli yonga üreticilerinden destek istedi!

0

Huawei, ABD tarafından uygulanan ambargoların etkisi altında ciddi zorluklar yaşasa da yeni çözümler aramaya devam ediyor. Uzun süredir işlemci, bellek ve diğer yonga türlerinde beklenen performans seviyelerini yakalamakta zorlanan firma, yeniden Güney Koreli yonga üreticileriyle temas kurmaya çalışıyor. Huawei’nin bu girişimi, özellikle teknolojik ilerlemelerinde kısıtlamalara rağmen ayakta kalma mücadelesinin bir parçası olarak değerlendiriliyor. Çin hükümetinin desteğiyle varlığını sürdürmeye çabalayan şirket, bu süreçte mevcut teknolojilerinin sınırlarını zorlamış olsa da daha ileri seviyelere geçişte sorunlar yaşıyor.

Huawei, Güney Koreli yonga üreticilerinden destek istiyor

Ambargoların Huawei üzerindeki en büyük etkisi yonga üretiminde kendini gösteriyor. Çinli SMIC’in yalnızca 5nm üretim sürecine kadar ilerleyebilmesi ve bu üretimin eski DUV teknolojisiyle yapılması, ortaya çıkan yongaların verimliliğini ciddi şekilde kısıtlıyor. Benzer şekilde, Çinli bellek üreticileri de aynı verimsizlik sorunuyla mücadele ediyor. Bu nedenle, Huawei’nin rekabetçi ve yüksek performanslı yonga üretimi konusunda elindeki imkanlar oldukça sınırlı kalıyor.

Huawei, Güney Koreli yonga üreticilerinden destek istiyor.

Şimdi ise kaynaklar, Huawei’nin Güney Koreli teknoloji devleri Samsung ve SK Hynix ile yeni işbirliği olanakları üzerinde görüşmeler yaptığını öne sürüyor. Bu görüşmelerde, ambargo kısıtlamalarına takılmayacak daha eski üretim yongalarının ticareti de seçenekler arasında bulunuyor.

Trump yönetiminin ambargoları uygulamaya koymasıyla birlikte ticari ilişkilerde yaşanan kesinti, Huawei ile Güney Kore arasında yıllık yaklaşık 10 milyar dolarlık bir yonga ticaretini durma noktasına getirmişti. Ancak ambargoların sadece Huawei’yi değil, Güney Koreli üreticileri de olumsuz etkilediği biliniyor. Dolayısıyla, Güney Koreli şirketlerin bu görüşmelere nasıl bir yaklaşım sergileyeceği büyük bir merak konusu.

Yeni nesil bankacılık girişimi MARS, 2.65 milyon euro yatırım aldı!

Türkiye’nin neobankacılık sektöründe öncü olmayı hedefleyen MARS, ikinci yatırım turunu 2.65 milyon euro ile tamamladı. Bu yatırım, MARS’ın kullanıcılarına sunduğu yenilikçi finansal hizmetlerin ve ürünlerin büyüyen ekosistemini daha da güçlendirmesine olanak tanıyacak. MARS, finansal hizmetleri tek bir uygulama ve kart üzerinde toplarken, kullanıcılarına farklı bankalardan bağımsız olarak, daha entegre ve premium bir deneyim sunmayı amaçlıyor.

Yeni nesil bankacılık girişimi MARS, 2.65 milyon euro yatırım alıyor

MARS’ın aldığı bu yatırımda, İCU Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı, Kultura, Startupfon gibi yatırımcılar yer alırken, girişimin yatırımcıları arasında Sina Afra da bulunuyor. Şirket, bu yeni kaynağı 2025 yılına daha güçlü bir başlangıç yapmak ve 2024 yılına kıyasla daha iddialı bir büyüme sağlamak için kullanmayı planlıyor.

Yeni nesil bankacılık girişimi MARS, 2.65 milyon euro yatırım alıyor.

Kurucu Ortağı Emrah Kaya, yatırımın ardından yaptığı açıklamada, kullanıcıların birden fazla bankadaki ürün ve hizmetlerini MARS ekosisteminde toplayarak kendi finansal dünyalarını yaratmalarını sağlayacak bir “Premium Neobankacılık” anlayışı geliştirmeyi hedeflediklerini belirtti. Kaya, kısa sürede Türkiye’de yarım milyon kullanıcıya ulaştıklarını ve bu sayıyı hızla 1 milyona çıkaracaklarını söyledi. Ayrıca, Avrupa’daki neobankaları dikkatle izleyerek, Türkiye’deki modelin uluslararası arenada da benzer şekilde genişletileceğini ifade etti.

2020 yılında kurulan MARS, kullanıcılarına yenilikçi bankacılık çözümleri sunarak, tüm işlemleri tek bir mobil uygulama ve kart üzerinden yönetmelerini sağlıyor. Prime, Platinum ve Titanium Metal gibi farklı kart seçenekleriyle üyelik sistemini işleten MARS, Türkiye’nin ilk Mastercard Silver logolu kartlarını üreterek sektördeki yenilikçi yaklaşımını sürdürüyor.

Silikon vadisi’nin önemli ismi David O. Sacks, Trump yönetiminde

ABD Başkanı Donald Trump, yapay zekâ ve kripto para piyasalarıyla ilgili önemli bir karar aldı. Trump, bu alanlarda ülkesinin liderliğini pekiştirmek amacıyla Silikon vadisi’nin önemli ismi David O. Sacks’ı bu sektörlerden sorumlu danışmanı olarak atadığını duyurdu. Açıklama, Trump’ın sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yapıldı.

David O. Sacks, teknoloji ve kripto para sektöründe hem girişimci hem de yatırımcı kimliğiyle tanınan bir isim. Craft Ventures adlı yatırım şirketinin kurucusu olan Sacks, aynı zamanda Microsoft’un bünyesine katılan Yammer gibi başarılı projelerin arkasındaki isimlerden biri. Bu deneyimleri, onun ABD’nin teknoloji politikalarını şekillendirmede kilit bir rol üstlenebileceğine işaret ediyor ve Silikon vadisi’nin önemli ismi David O olarak da biliniyor.

Kripto para ve yapay Zeka İçin yeni bir vizyon

Sacks, öncelikli olarak ABD’de kripto para piyasalarına yönelik yeni bir yasal düzenleme hazırlamakla görevlendirildi. Başkan Trump, bu düzenlemeler sayesinde ABD’nin kripto para sektöründe liderliği ele geçireceğinibelirtti. Bunun yanı sıra, yapay zekâ alanında da ABD’nin küresel rekabet gücünü artırmayı hedeflediklerini vurgulayan Trump, özellikle “Big Tech” olarak bilinen büyük teknoloji şirketlerinin (“GAMAM”) sansür politikalarından uzak, özgür bir dijital ekosistem oluşturmak istediklerini ifade etti. Silikon vadisi’nin önemli ismi David O bu konuda büyük role sahip olacaktır.

David O. Sacks’tan ilk açıklama

David O. Sacks, kendisine duyulan güvenden ötürü Trump’a teşekkür ederek, bu görevi memnuniyetle kabul ettiğini söyledi. ABD’nin yapay zekâ ve kripto para sektörlerinde lider bir pozisyona ulaşması için elinden geleni yapacağınıvurgulayan Sacks, “Donald Trump yönetimindeki ABD’nin geleceği çok parlak” ifadelerini kullandı. Ayrıca, Silikon vadisi’nin önemli ismi David O olmak, ABD’nin eksen kaymasında büyük rol oynamak demektir.

Silikon Vadisi’nden gelen bu atama, ABD’nin teknoloji ve finansal inovasyon alanındaki küresel konumunu güçlendirme hedefiyle uyumlu bir adım olarak değerlendiriliyor. Uzmanlar, bu gelişmenin hem teknoloji sektöründe hem de kripto para piyasalarında dikkatle takip edilmesi gerektiğini belirtiyor.

Yerli girişim Szone, 3.5 milyon TL yatırım aldı!

0

Yenilikçi otomatik perakende satış teknolojisi ve mobil alışveriş platformu Szone, ilk yatırımını 35 milyon TL değerleme üzerinden 3.5 milyon TL olarak duyurdu. Bu yatırım turuna, Asya Ventures liderlik ederken, 25 yılı aşkın tecrübeye sahip bir otomat sektörü yöneticisi de önemli bir katkı sundu. Finansal destekle sınırlı kalmayan bu yatırım, Szone’a stratejik pazar dinamiklerini daha iyi anlamak için güçlü bir ağ ve rehberlik imkanı sağlayarak “smart money” özelliği taşıyor.

Yerli girişim Szone, 3.5 milyon TL yatırım alıyor

Szone, aldığı bu yatırımla Türkiye genelinde büyümeyi hedefliyor. Planları arasında akıllı satış noktalarının sayısını artırarak kullanıcı deneyimini iyileştirmek ve pazar payını genişletmek bulunuyor. Platform, mobil uygulamasıyla müşterilerine yalnızca birkaç dokunuşla hızlı, kolay ve avantajlı alışveriş imkanı sunuyor.

Yerli girişim Szone, 3.5 milyon TL'lik bir yatırım alıyor.

2021 yılının Kasım ayında TÜBİTAK BİGG Girişimcilik Desteği ile kurulan Szone, 2024 yılı Nisan ayında MVP ürün geliştirme sürecini tamamladı ve ticari faaliyetlerine başladı. PoC sürecinde 500’den fazla kayıtlı kullanıcı kazanan ve 7500’den fazla başarılı işlem gerçekleştiren girişim, iki noktadaki ticari faaliyetlerini büyütmek için yoğun çaba sarf ediyor. Ayrıca, Beltur ve Başakşehir Belediyesi gibi kuruluşlarla iş birliği yaparak kendini kanıtlamış durumda.

Szone’un hızlı büyüme potansiyeli, aldığı yatırımla daha da pekişti. Kurucu ortak Çağlar Büyüktopçu, bu yatırımla teknoloji alanında fark yaratacaklarını ve yakın zamanda açıklanacak iş birlikleriyle dikkat çekeceklerini belirtti. Asya Ventures Yönetici Ortağı Şerafettin Özsoy ise otomatik satış teknolojilerinin her geçen gün geliştiğini ve Szone’un bu sektörde güçlü teknolojisi ve inançlı ekibiyle dünya çapında öncü bir konuma ulaşabileceğini ifade etti. Yurt içinde kazandığı ivmeyi uluslararası düzeye taşıma hedefiyle Szone, sektördeki yenilikçi oyuncular arasında yerini sağlamlaştırmaya kararlı.

Waymo Miami’de robotaksi hizmetine başlıyor

Google’ın çatı şirketi Alphabet’e bağlı otonom araç firması Waymo, operasyonlarını genişletmeye devam ediyor. Şirket, yaptığı açıklamada, 2026 yılı itibarıyla Miami’de sürücüsüz robotaksi hizmeti sunmaya başlayacağını duyurdu. Bu hamle, Waymo’nun otonom araç teknolojisini farklı iklim koşullarında test etme ve geliştirme hedefinin bir parçası olarak öne çıkıyor.

Önce test sürüşleri, sonra hizmet

Waymo2025 yılında Miami sokaklarında insan sürücülerin eşlik ettiği test sürüşleri gerçekleştirecek. Bu süreçte, tamamen elektrikli Jaguar I-PACE araçları kullanılacak. Testlerden elde edilecek verilerle şirket, algoritmasını geliştirerek 2026’da tamamen otonom robotaksi hizmetine geçiş yapacak. Kullanıcılar, bu hizmete Waymo One uygulaması üzerinden erişebilecek.

Şirket, Miami’yi seçmesinin nedenini, kötü hava koşullarında otonom sürüş teknolojisinin performansını test etme hedefiyle açıkladı. 2019 yılında Miami’de yağmurlu ve ıslak hava koşullarında gerçekleştirdiği testlerden elde ettiği deneyimleri, bu süreçte bir adım daha ileri taşımayı planlıyor.

Waymo’nun hizmeti, Miami’nin 6 milyondan fazla nüfusa sahip metropol bölgesinin yalnızca belirli kısımlarındaaktif olacak.

Waymo’nun robotaksi hizmeti, hâlihazırda Phoenix, San Francisco ve Los Angeles gibi büyük şehirlerde başarıyla faaliyet gösteriyor. Şirket, geçtiğimiz kasım ayında Los Angeles’ta yaklaşık 300.000 kişilik bekleme listesini kaldırarak Waymo One hizmetini herkesin kullanımına açtı.

Uber ile ortaklık ve rekabetin kızışması

Waymo, yalnızca kendi hizmetlerini genişletmekle kalmıyor, aynı zamanda diğer platformlarla iş birliği yapıyor. 2025 yılında Uber ile bir ortak proje başlatarak Austin ve Atlanta’da Uber kullanıcılarının Waymo araçlarına erişmesinisağlayacak.

Otonom araç sektöründeki rekabet giderek artıyorGeneral Motors’un Cruise markası, San Francisco’da yaşanan bir kazanın ardından operasyonlarını geçici olarak durdurmuş olsa da yeniden faaliyete geçmeye hazırlanıyor. Tesla, “Cybercab” ve “Robovan” konseptleriyle 2025 yılında Kaliforniya ve Teksas’ta otonom taksi hizmetine başlamayı planlıyor. Amazon’un sahibi olduğu Zoox ve SoftBank destekli Wayve gibi şirketler de sektörde yerini güçlendirmek için testlerini hızlandırıyor.

Waymo’nun Miami’ye yönelik bu stratejik genişleme kararı, otonom araçların gelecekteki rolünü şekillendirecek önemli bir adım olarak görülüyor. Şirket, bu süreçte yalnızca yeni kullanıcılar kazanmayı değil, aynı zamanda teknolojisini daha zorlu koşullarda test ederek liderliğini pekiştirmeyi hedefliyor.

Zuzzuu, 10 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldı!

0

Zuzzuu, dijital satış, pazarlama ve e-ticaret alanlarında yenilikçi çözümler geliştiren bir girişim olarak, Maxis Ventures’tan aldığı yatırım ile büyüme sürecini hızlandırmayı hedefliyor. Maxis Ventures, Türkiye İş Bankası iştiraki İş Yatırım Menkul Değerler bünyesinde faaliyet gösteren ve bankanın desteklediği Workup Girişimcilik Programı’nın mezun girişimlerinden olan Zuzzuu’ya 10 milyon ABD doları değerleme üzerinden yatırım yaptı. Bu yatırım, Zuzzuu’nun daha geniş pazarlara açılmasında ve müşteri portföyünü genişletmesinde önemli bir rol oynayacak.

Zuzzuu, 10 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım alıyor

Zuzzuu, geliştirdiği dil modeli ve gerçek zamanlı veri analitiği teknolojileri sayesinde, markaların müşterilerine kişiselleştirilmiş deneyimler sunmalarını sağlıyor. Bu teknoloji, işletmelere, sadece verimli satış stratejileri değil, aynı zamanda müşteri bağlılığını artıracak ve operasyonel süreçlerde verimliliği destekleyecek çözümler de sunuyor. Zuzzuu’nun sunduğu çözümler, dijital pazarlama ve e-ticaret alanlarında daha hızlı büyüme ve güçlü bir rekabet avantajı sağlamak isteyen markalar için büyük fırsatlar yaratıyor.

Zuzzuu, 10 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım alıyor.

Maxis Ventures tarafından gerçekleştirilen bu yatırım, Zuzzuu’nun özellikle global pazarlarda büyümesine katkı sağlamayı amaçlıyor. Zuzzuu, yatırım sayesinde sadece Türkiye pazarındaki yerini güçlendirmekle kalmayıp, aynı zamanda global pazarlarda da daha fazla müşteri edinmeyi planlıyor. Zuzzuu, dijital pazarlama ve müşteri deneyimi alanlarında sağladığı çözümlerle hızla büyüyen bir girişim olarak, yeni dikeylerde faaliyet gösterme ve daha fazla sektöre hizmet verme potansiyeline sahip.

Zuzzuu’nun kurucusu Ahmet Şüküroğlu, Maxis Ventures’ın yaptığı bu yatırımın, girişimlerinin global pazarlarda büyümesinin ve yeni dikeylerde müşteri edinmesinin önünü açacak önemli bir fırsat sunduğunu belirtti. Ayrıca, bu yatırımın şirketin hızlı ve kârlı büyümesine önemli katkı sağlayacağını ve girişim ekibinin motivasyonunu artıracağını vurguladı. Şüküroğlu, yatırım sayesinde Zuzzuu’nun hem teknolojik altyapısını güçlendireceğini hem de küresel pazarda daha fazla marka ile iş birliği yapmayı planladıklarını ifade etti.

Maxis Girişim Sermayesi Portföy Yönetimi Koordinatörü Selami Düz ise Zuzzuu’nun teknoloji tabanlı çözümlerinin dijital pazarlama ve müşteri deneyimi alanlarında fark yarattığını ve girişimin hızlı büyümesinin onları etkileyici bir oyuncu haline getirdiğini söyledi. Düz, Zuzzuu’nun teknolojisinin dijital satış ve pazarlama dünyasında önemli bir etki yaratma potansiyeline sahip olduğuna inandıklarını ve bu nedenle global ölçekte büyümeyi desteklemekten heyecan duyduklarını belirtti.

Zuzzuu, teknolojisinin güçlü altyapısıyla markaların pazarlama ve satış süreçlerini yeniden şekillendirirken, yatırım sayesinde yeni pazarlarda da daha fazla fırsat yaratmayı planlıyor. Bu yatırım, Zuzzuu’nun hem teknolojik hem de operasyonel kapasitesini daha da güçlendirecek, böylece markaların dijital satış ve pazarlama stratejilerini daha verimli ve etkili bir şekilde yönetebilmelerini sağlayacak.

Elon Musk’ın xAI’sı, tarihin en büyük süper bilgisayarını inşa ediyor

Elon Musk’ın yapay zeka girişimi xAI, Memphis, Tennessee’de yer alan Colossus süper bilgisayarını genişletme planlarını duyurdu. Elon Musk’ın xAI tarafından yürütülen bu genişletme planı, şu anda 200.000 Nvidia yapay zeka GPU’suna doğru ilerleyen Colossus, önümüzdeki yıllarda 1 milyon GPU kapasitesine ulaşmayı hedefliyor. Bu başarı, Colossus’u tarihin en büyük süper bilgisayarı haline getirecek.

1 Milyon GPU ile rekor hedef

Duyuru, Greater Memphis Chamber tarafından düzenlenen bir etkinlikte yapıldı. Elon Musk’ın xAI’si, Colossus, 2024 yazında 300.000 GPUkapasitesine ulaşmayı planlarken, nihai hedefi 1 milyon GPU olarak belirlendi. Bu kapasiteyle Colossus, şu anki en güçlü süper bilgisayar olan ve 43 bin AMD CPU ile GPU barındıran El Capitan‘ı açık ara geride bırakacak.

Colossus, yalnızca dört ay içinde 100.000 Nvidia H100 GPU ile devreye alınarak dikkatleri üzerine çekmişti. Elon Musk’ın xAI girişimi olan <strong>Musk</strong>xAI, süper bilgisayarı genişletmek için Nvidia Blackwell GB200 sunucularına 1,08 milyar dolarlık bir yatırım planı yaparken, bu hedefin maliyetinin onlarca milyar dolar olacağı öngörülüyor.

xAI, kısa süre önce 6 milyar dolarlık bir fon topladı ve finansmanın büyük bir kısmını Colossus’un gelişimine ayırdı. Firma, Elon Musk’ın xAI’sı olan xAI, Grok adında yapay zeka modelleri geliştiriyor ve aynı isimli sohbet robotunu ücretli X (eski adıyla Twitter)kullanıcılarına sunuyor.

Elon Musk, projeyle ilgili yaptığı açıklamada, “Sadece zavallı bir Kardashev Tip I uygarlığının %1’ini tamamlamaya çalışıyorum!” diyerek vizyonunun büyüklüğüne dikkat çekti.

Futuristic computer network powers global communications inside modern factory generated by artificial intelligence

Diğer teknoloji devlerinden yarış

MetaOpenAI ve Microsoft gibi diğer teknoloji devleri de yapay zeka yarışında geri kalmıyor. Elon Musk’ın xAI ile rekabette olan Meta CEO’su Mark Zuckerberg, şirketinin yıl sonuna kadar 600.000 Nvidia H100 GPU eşdeğeri bilgi işleme gücüne sahip olacağını açıkladı.

Öte yandan, Colossus’un inşasında katkıda bulunan NvidiaDell ve Supermicro Computer, Memphis’te faaliyetlerini genişletmeyi planlıyor. Bu gelişme, bölgeyi yapay zeka ve süper bilgisayar teknolojilerinin merkezi haline getirebilir. Elon Musk’ın xAI bu alanda çok kritik bir rol oynuyor.

Google’ın yeni yapay zekası duyguları tanıyor!

Google, yapay zeka alanındaki yeniliklerine bir yenisini daha ekledi ve PaliGemma 2 adlı yeni model ailesini tanıttı. Modelin öne çıkan özelliklerinden biri, görsellerdeki duyguları tespit edebilme yeteneği. Ancak bu özellik, bilimsel yeterlilikten çok etik ve yasal kaygılarla gündeme geldi.

Duygu tespiti nedir ve nasıl çalışır?

PaliGemma 2, yalnızca görsellerdeki nesneleri değil, aynı zamanda kişilerin eylemlerini, duygularını ve sahnenin genel hikayesini analiz edebiliyor. Google, bu modelin bağlam odaklı açıklamalar üretebildiğini vurguluyor. Ancak, duyguları tespit etme yeteneği modelin temel bir özelliği değil; bu yetenek özel bir eğitim gerektiriyor.

Teknoloji dünyasında yıllardır duyguları tespit edebilen yapay zeka geliştirme çalışmaları sürüyor. Bu sistemler, genellikle psikolog Paul Ekman’ın altı temel duygu teorisine dayanıyor. Ancak, kültürel ve bireysel farklılıkların bu teoriyi zayıflattığı, bu nedenle duyguları kesin şekilde tanımlamanın bilimsel açıdan mümkün olmadığı belirtiliyor.

Queen Mary Üniversitesi’nden yapay zeka uzmanı Mike Cook, “İnsanların duyguları karmaşık şekillerde deneyimlediğini unutmamalıyız. Genel göstergeler tespit edilebilir, ancak tam anlamıyla ‘çözülebilir’ bir sistem mümkün değil” açıklamasında bulundu.

Google’ın modeli tanıtmasıyla birlikte uzmanlar, duygu tespit teknolojisinin kötüye kullanımına dikkat çekiyor. Oxford İnternet Enstitüsü’nden Prof. Sandra Wachter, “Duyguları okuyabileceğimizi varsaymak oldukça rahatsız edici bir düşünce” diyerek bu teknolojinin yaratabileceği tehlikelere işaret etti.

Bu sistemlerin etik sorunlarının yanı sıra, demografik önyargılarla ilgili sorunları da bulunuyor. Yakın tarihli bir araştırma, duygusal analiz modellerinin siyah yüzlere daha fazla olumsuz duygu atadığını ortaya koydu. Google, bu tür önyargıları önlemek için PaliGemma 2’yi FairFace adlı bir veri setiyle test ettiğini açıkladı. Ancak bu veri seti, sınırlı sayıda ırk grubunu temsil ettiği gerekçesiyle eleştiriliyor.

AB yapay zeka yasası ve kısıtlamalar

Avrupa Birliği’nin Yapay Zeka Yasası, okullar ve işverenler gibi kurumların duygu tespit sistemlerini kullanmasını yasaklıyor. Ancak kolluk kuvvetlerinin bu sistemlere erişimi konusunda yasak bulunmuyor. Bu durum, teknolojinin etik sınırlarını daha da tartışmalı hale getiriyor.

Uzmanlar, bu tür açık yapay zeka modellerinin kötüye kullanılabileceği konusunda uyarıyor. Örneğin, işe alım, kredi başvuruları veya eğitim kabul süreçlerinde ayrımcılık riskleri artabilir. Özellikle Hugging Face gibi platformlardan edinilebilen modellerin, geniş erişim nedeniyle daha fazla zarara yol açabileceği belirtiliyor.

PaliGemma 2’nin duygu tespit yeteneği, bilimsel ve etik zeminleriyle tartışılmaya devam ederken, Google’ın bu teknolojiyi nasıl geliştireceği ve sınırlandıracağı merak konusu olmaya devam ediyor.