SDN NETWORK
Rusya’da kripto para kullanımı yasaklandı
Alınan kararla Rusya’da kripto para kullanımı resmi bir şekilde yasaklandı. Kripto para kullanan kişiler yüklü miktarda para cezası, hatta hapis cezası alabilecek.
Microsoft Azure geliri artmaya devam ediyor
Koronavirüs döneminde blcokchain teknolojilerinde ciddi bir artış yaşandı. Bu dönemde Microsoft Azure geliri önemli bir artış gösterdi.
İkinci çeyrekçe Microsoft Azure geliri ile başarıyı yakaldı
Temmuz ayı itibariyle birçok dev şirket, ikinci çeyrek finansal sonuçlarını açıklamaya devam ediyor. Dünyanın en büyük 5 teknoloji şirketinden biri olan Microsoft, ikinci çeyrek sonuçlarıyla dikkat çekti. Microsoft’un açıkladığı ikinci çeyrek sonuçlarına göre, elde edilen gelirse yıllık bazda yüzde 15 artış yaşandı. Bu artışla toplam gelir 35 milyar dolara ulaştı. Şirketin faaliyet kârı ise yüzde 25 artarak 13 milyar dolara ulaştı. Koronavirüs salgınına rağmen başarılı bir performans gösteren Microsoft, özellikle bulut teknolojileriyle ön plana çıktı. Microsoft’un akıllı bulut bölümünün elde ettiği gelir yüzde 27 artışla 12.3 milyar dolara ulaştı. Şirketin bu konudaki lider çözümü Azure ise yüzde 59 artış gösterdi. Salgın döneminde şirketler ve bireysel kullanıcıların bulut platformlarına yönelmesiyle Microsoft bu alandaki krizi fırsata çevirdi diyebiliriz. Bulut teknolojilerinin kullanımına artık alışılmış olması ve bu alandaki avantajların görülmesi de Microsoft’un üçüncü çeyrekte de başarıyı yakalayacağını gösteriyor.New York okullarında yüz taraması durduruldu
New York’ta okulların yüz taramasıyla sınıflarda yoklama yapma uygulaması, mahkemeden çıkan kararla 2022 yılına kadar durduruldu.
Dijital fişleme çağı mı başladı?
Sivil toplum örgütlerinin uygulamaya karşı açtıkları iptal davası sonuçlanana kadar eyaletteki eğitim kurumları yüz tarama teknolojilerini okullarında kullanmayacaklar. Öğrencilerin yüz taraması için biyometrik verilerinin alınması eyalette tepkiye neden olmuş ve bunun dijital fişleme çağını başlatacağı eleştirileri yükselmişti.Twitter kullanıcı sayısı patladı ama…
Twitter’ın patronu Jack Dorsey, servisin kullanıcı sayısını arttırmak için önemli hamleler yapıyor ve başarılı da oluyor.
Kullanıcı sayısı %34 arttı ama…
Geçtiğimiz yıl Nisan ayında günlük aktif kullanıcı sayısı 166 milyon kişi olarak ölçülürken bu sene rakam 186 milyona fırladı. %34’lük bu artış ise Twitter yöneticilerinin yüzünü güldürse de, kazanç olarak geri dönüşe pek etkisi olmadı. Pandemi nedeniyle dünya ticaretinde yaşanan daralma nedeniyle reklam verenlerin azalmasıyla, Twitter yine hayal ettiği kazançlı dönemlere ulaşmayı sonraki bahara ertelemiş durumda.Facebook Messenger Room üzerinden canlı yayın yapılabilecek
Facebook’un Zoom’a karşı geliştirdiği video konferans uygulaması Messenger Room, yakında tüm internete canlı yayın yapmaya da izin verecek.
Herkese açık canlı konferans yayını
Böylece Messenger Room üzerinde video konferans yapabilen katılımcılar, bu yayının internette herkes tarafından canlı izlenmesini de sağlayabilecek. Google Meet uygulamasına benzer bir özellik olacak canlı yayın ile sanal lansmanlar, toplantılar, konferasnlar düzenlenmesi de mümkün olacak. Zoom’un pandemi dönemindeki hızlı yükselişi nedeniyle dev teknoloji ve sosyal medya servisleri de, video konferans uygulamalarına yeni özellikler eklemek için yarışa başlamışlardı. Messenger Room’un alacağı güncelleme de bu rekabetin bir parçası olarak görülüyor.Space Force resmi logosu açıklandı
ABD’denin uzayda görev yapacak askeri yapılanması olan Space Force, bir süre önce Başkan Trump’ın emriyle kurulmuştu.
ABD’nin artık bir Uzay Gücü var
Trump’a muhalif kanatta yer alan Netflix üzerinde benzer isimli bir komedi dizisiyle alay konusu da olan Space Force, şimdi resmi logosunu da tanıttı. Star Trek dizisinde Federation güçlerinin amblemine benzetilen logo, Daima Yukarda anlamına gelen latince ifade, Semper Supra’dan yola çıkılarak tasarlanmış. İngiltere sosyal medya düzenlemesi yapacak!
İngiltere sosyal medya düzenlemesi için yeniden harekete geçti. Bu düzenlemeyle İngiltere, vatandaşların yanlış bilgi almasının önüne geçecek.
İngiltere sosyal medya düzenlemesi için hazırlık yapıyor
Sosyal medya günümüzün en güçlü iletişim aracı olmasının yanı sıra, yanlış bilgilendirmelerle oldukça tehlikeli hale gelebiliyor. Savaşlar ve seçimlerin yanı sıra salgın dönemi de bunu bize çok net gösterdi. 5G baz istasyonlarının koronavirüs salgınını hızlandırdığı bilgisi, sosyal medyada çok hızlı bir şekilde yayılmış ve oldukça tehlikeli bir boyuta ulaşmıştı. Hatta İngiltere’de vatandaşlar bu baz istasyonlarına saldırmış ve ateşe vermişti. Yaşanan bu sorunların ardından İngiltere, sosyal medyaya yönelik bir düzenlemeye gitmeye hazırlanıyor. İngiltere’de Medya konusunda yetkili isimlerden biri olan Julian Knight, bu konuda sosyal medya şirketlerinin vicdanlarına bel bağlamaya devam ettiklerini söylüyor. Hatta bugüne kadar bu konuda çok büyük bir gecikme yaşandığını da vurguluyor. Julian Knight, doğru yasama yapısının halen ortaya konulmadığını, ellerinde mevcut yasaların bu amaca uygun olmadığını söylüyor. Julian Knight’ın bu açıklamaları, İngiltere’deki sosyal medya düzenlemesi çalışmalarında ciddi adımlar atılacağını da ortaya koyuyor. Önümüzdeki süreçte İngiltere’nin bu konuda hangi adımları atacağını hep birlikte göreceğiz.GitHub açık kaynak kodları bin yıl koruyacak
Dünyanın en büyük açık kaynak platformu GitHub ilginç bir projeye imza atıyor. GitHub açık kaynak kodları bin yıl güvenle saklanacak.
GitHub açık kaynak kodları için yeni depo
Günümüzde veri depolamak oldukça maliyetli ve zorlu bir süreç haline gelmeye başladı. Artan veri miktarı yeni depolama kapasitesi ve soğutma ihtiyaçlarını da beraberinde getiriyor. Microsoft’a ait olan dünyanın en büyük açık kaynak platformlarından GitHub, bu konuda yeni bir adım atmaya hazırlanıyor. GitHub’ın yaklaşık 21 TB boyutundaki verisi, kıyamet deposu olarak da bilinen Svalbard’de saklanacak. Kale gibi bir yapıya sahip olan Kuzey Kutbu’ndaki bu sığınakta açık kaynaklı kodların bin yıl kadar korunacağı belirtiliyor. GitHub’da planlama müdürü olarak görev yapan Julia Metcalf, temel görevlerinin açık kaynaklı kodu gelecek nesiller için korumak olduğunu belirtiyor. Aslında geçtiğimiz yılın sonlarında duyurulan bu projede ilgili sevkiyatlara kısmen başlanmıştı. GitHub tarafından bu taşımanın ne zaman tamamlanacağına yönelik ise henüz bir bilgi paylaşılmadı. GitHub’ın bu örnek projesi, Kuzey Kutbu’nun veri merkezleri ve veri depolama için uygunluğunu ortaya koyacak. Ayrıca GitHub’ın bu konudaki faaliyetlerine devam etmede uzun yıllar istekli olduğunu da gösterecek.Huawei ile Fransa arasında gerginlik
Teknoloji dünyasında yaptırımlar nedeniyle oldukça zor durumsa Huawei’ye yeni bir yaptırım geliyor. Huawei ile Fransa arasında yeni bir anlaşmazlık çıktı.
Huawei ile Fransa arasında ipler gerildi
Huawei, kullanıcı verilerinin gizliliği ve paylaşımı konusunda geçtiğim yıl ABD ile oldukça büyük bir gerginlik içine girmişti. ABD’nin uyguladığı yaptırımlar Huawei’yi bir hayli zor durumda bıraktı. Hatta bu durum, Çin ile ABD arasındaki teknoloji savaşına da dönüştü. Huawei’ye uygulanan yaptırımlar, ABD ile sınırlı kalmayacak gibi görünüyor. Özellikle Avrupa ülkeleri de Huawei’ye yeni yaptırımlar uyguluyor. Geçtiğimiz günlerde İngiltere’de kablosuz bağlantı alt yapısının yüzde 30’luk kısmına hakim olan Huawei’nin, artık İngiltere’de donanım ve yazılımlarının kullanılmayacağına yönelik haberler çıkmıştı. Huawei cephesinde İngiltere’nin ardından Fransa’dan da kötü bir haber geldi. İddiaların merkezinde ise Fransa siber güvenlik dairesi ANSSI yer alıyor. Yetkililer, Huawei’den ekipman tedariki yapan Telekom şirketlerine Huawei ile olan lisanslarını yenilemeyeceği yönünde açıklama yaptı. En fazla 8 yıllık lisans veren ANSSI’ın bu açıklaması, Fransa’da artık Huawei ekipmanlarının kullanılmasını istemediğini gösteriyor. Dolayısıyla, 2028 yılı itibariyle Fransa’da hiçbir Huawei ekipmanının kullanılmayacağını söyleyebiliriz. Huawei ile iş birlikleri çok sağlam olan Fransa merkezli Altice ve Bouygues Tleecom isimli Fransa merkezli operatörler, alınan bu karardan ciddi anlamda etkilenecek gibi görünüyor.Çin finansal uygulamalar için kurallar yayınladı
Belirli bir standarda ulaşabilmek amacıyla Çin finansal uygulamalar için yeni kurallar yayınladı. Bu kurallar Çin Halk Bankası tarafından paylaşıldı.
Çin finansal uygulamalar için standart ayarlıyor
Dijitalleşmeyle birlikte farklı geliştiricilerden farklı özellik ve nitelikte uygulamalar ve ürünler geliyor. Bununla birlikte bu farklılık, belirli bir standart açığını da gündeme getiriyor. Çin Halk Bankası tarafından yapılan yeni düzenlemeyle, bu konuda yeni bir standart oluşturulacak. Caixin tarafından paylaşılan habere göre yayınlanacak kurallarda 3 standardın sağlanması bekleniyor. Bu 3 standart finans kurumları için teknik, performans ve güvenlik olmak üzere 3 aşamadan oluşacak. Blockchain tabanlı finansal uygulamaları içeren bu kurallar dizisi, finans kuruluşlarının belirli standartlarda çözümler ve teknolojiler geliştirmesini sağlayacak. Özellikle donanım ve gizlilik koruması gibi parameterelerin yanı sıra, akıllı sözleşmeler, yazılım ve donanım gibi parametreler toplu bir şekilde değerlendirilecek. Ayrıca üst düzeyde tasarım ve verimlilik oluşturması da sağlanmış olacak. Şu anda Çin’de faaliyet gösteren blockchain tabanlı finansal uygulama hizmeti sunan 70’ten fazla yerel finansal hizmet şirketi yer alıyor. Uygulamaya konulacak yeni kuralların bu şirketleri de kapsaması bekleniyor. Çin merkezli blockchain şirket BankLedger’in CEO’su Shentu Qingchun, yeni kuralların bu alandaki potansiyeli keşfetme konusunda önemli bir rol oynayacağını söyledi. Ayrıca yeni kurallarla birlikte blockchain tabanlı finansal uygulamaların yaygınlaşması da daha kolay bir hal alacak.Steve Wozniak YouTube ve Google ile davalık oldu
Apple’ın kurucu ortağı Steve Wozniak YouTube ve Google’a dava açıyor. Wozniak, kripto para dolandırıcılıkları konusunda YouTube’a savaş açıyor.
Steve Wozniak YouTube ve Google ile gerginlik yaşıyor
Teknoloji dünyasının en önemli isimlerinden biri olan ve Apple’ın kurucu ortakları arasında yer alan Steve Wozniak, bu kez davalarla gündeme geldi. Bu davanın temelimde ise kripto para dolandırıcılıkları yer alıyor. Geçtiğimiz günlerde Twitter’da ünlü isimlerin hesaplarının hacklenmesi sonrasında, Twitter’ın olaya çok hızlı bir şekilde müdahale etmesi takdirle karşılandı. Belki de tarihin en kapsamlı kripto para dolandırıcılığı olaylarından biri olan bu olay, yeni tartışmaları da gündeme geldi. Steve Wozniak, kripto para dolandırcılıklarını müdahale edilmediği konusunda YouTube ve Google için dava açıyor. Bitcoin Giveaway dolandırıcılıklarında Steve Wozniak’ın kendi isminin kullanılması nedeniyle davacı oldu ve bu duruma sebep olan kişilerin mahkeme heyeti önünde yargılanmasını talep etti. Wozniak YouTube ve Google’ın kendi haklarını ihlal etmek, ismi ve kişiliğini dolandırıcılara yardımcı olmak için kullandığını belirtiyor. Wozniak, bilerek ve isteyerek bu durumların önlenmediğini iddia ediyor. Dava sonucunda Steve Wozniak haklı bulunursa, YouTube ve Google için çok yüklü bir ceza gelebilir.Kripto para hizmeti veren banka sayısı artacak
ABD’de kripto para hizmeti veren banka sayısı artacak. OCC tarafından yapılan düzenlemeyle, Bitcoin gibi para birimlerinin önü açılıyor.
Kripto para hizmet veren banka sayısı yükselişte
Günümüzde kripto para birimleri kullanan kişi sayısında hızlı bir artış yaşanıyor. Ancak bu para birimlerinin önünde iki büyük engel bulunuyor. Bun engellerden biri kripto para birimlerine ulaşımın zor olması yani her borsada veya bankada işlem görmemesi. Diğeri ise günlük harcamalarda yaygın bir şekilde kullanılamaması. Ancak ABD’de yapılan yeni düzenlemeyle, bu ilk sorunun önüne geçilecek gibi görünüyor. OCC yani Para Birimi Kontrol Ofisi, artık bankaların müşterilerinin adına Bitcoin gibi kripto para birimlerini tutmalarına izin verecek. Yani bankalar, müşterilerin kripto para birimi varlıklarını artık saklayabilecek. OCC’nin yönetiminde yer alan, Coinbase’in eski hukuk sorumlusu Brian Brooks’un bu kararın alınmasında etkili olduğu düşünülüyor. Yeni uygulamayla birilikte OCC, finansal piyasaların daha teknolojik bir hale gelmesini hedefliyor. Ayrıca geleneksel hizmetler sunmak yerine yenilikçi faaliyetler ile bu yöndeki artan ihtiyacı da kabul etmiş oluyor. OCC’nin bu adımını para saklama hizmetinin de ötesine geçirmesi artık sürpriz olmayacak diyebiliriz. İlerleyen süreçte OCC, müşterileri için staking hizmeti de sunabilir.İstanbul da listede! Dünyada en fazla güvenlik kamerasına sahip olan şehir hangisi?
Teknolojinin kullanımı ile ilgili çeşitli araştırmalar yapan Comparitech, “Dünyada en çok güvenlik kamerası hangi şehirde?” sorusunu yanıtladı. Bu konu için bir liste hazırlayan araştirma şirketi, İstanbul’a da yer verdi. Söz konusu raporda hangi şehirler bulunuyor?
İstanbul’un da bulunduğu listede 50 adet şehir bulunuyor. Güvenlik kameraları aracılığı ile dünyanın en çok korunan 50 şehri aşağıda yer alıyor. Türkiye’nin en kalabalık şehri olan İstanbul kaçıncı sırada?
Şehir – ülke – kamera sayısı – nüfus – 1000 kişi başına düşen kamera sayısı ve suç oranı sıralaması formatı ile bu listede Çin’in baskın olduğunu görüyoruz. Comparitech, “En çok güvenlik kamerası hangi şehirde?” sorusuna Çin’in Taiyuan şehrini birinci sıraya koyarak cevap vermiş.
Bu şehirde 465.255 adet CCTV kamerası bulunuyor. 3.891.127 kişinin yaşadığı Taiyuan’de 1000 kişiye düşen kamera sayısı yaklaşık 120 adet. Son olarak bu şehrin suç endeksi 51.47.
İlk 20 listesinde bulunan şehirlerden 18 tanesi Çin’e ait. İngiltere’nin başkenti Londra’nın üçüncü sırada bulunması dikkat çekiyor. Kendisinin 627.727 adet kamera ile korunduğunu görüyoruz.
21. sıra – 40. sıra aralığına baktığımızda Hindistan’ın Chennai şehri göze çarpıyor. 280 bin adet kamera ile korunan bu şehirde yaklaşık 11 milyon kişi yaşıyor. Dünyaca ünlü olan Sydney, Delhi, St. Petersburg ve Bağdat gibi şehirler de bu listede kendisine yer buldu.
Ülkemizin en kalabalık şehri, bu listede 42. sıraya yerleştirildi. 15.190.336 kişiye ev sahipliği yapan istanbul, 109 bin adet kamera ile korunuyor. Kendisinin 1000 kişi başına düşen kamera sayısı 7.18.
Her 1000 kişiye 7 kameranın düştüğü İstanbul; Hong Kong, Los Angeles, Bangkok ve Berlin gibi şehirleri geçmeyi başardı. Siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı ve görüşlerinizi bekliyoruz.
En çok güvenlik kamerası hangi şehirde?
Türkçesi “kapalı devre televizyon” olan CCTV, tehlikeli bölgeleri kontrol etmeyi ve bir şehir içerisindeki diğer hareketlenmeleri izlemeyi sağlayan güvenlik kamerası sistemi olarak hizmet veriyor. Bu sistemin sağladığı görüntüler dijital ortamlarda depolanabiliyor. Son yıllarda yüz tanıma teknolojisinin geliştirilmesi sayesinde devletlerin CCTV’ye duyduğu ilgi arttı. Zira hem kamu kurumlarının hem de özel kuruluşların güvenliği artık CCTV tarafından sağlanıyor. Comparitech, hangi şehirlerin ne kadar sıklıkta güvenlik kamerası kullandığını analiz etti.
İstanbul’un da bulunduğu listede 50 adet şehir bulunuyor. Güvenlik kameraları aracılığı ile dünyanın en çok korunan 50 şehri aşağıda yer alıyor. Türkiye’nin en kalabalık şehri olan İstanbul kaçıncı sırada?
En yoğun şekilde korunanlar: 1 – 20
Şehir – ülke – kamera sayısı – nüfus – 1000 kişi başına düşen kamera sayısı ve suç oranı sıralaması formatı ile bu listede Çin’in baskın olduğunu görüyoruz. Comparitech, “En çok güvenlik kamerası hangi şehirde?” sorusuna Çin’in Taiyuan şehrini birinci sıraya koyarak cevap vermiş.
Bu şehirde 465.255 adet CCTV kamerası bulunuyor. 3.891.127 kişinin yaşadığı Taiyuan’de 1000 kişiye düşen kamera sayısı yaklaşık 120 adet. Son olarak bu şehrin suç endeksi 51.47.
İlk 20 listesinde bulunan şehirlerden 18 tanesi Çin’e ait. İngiltere’nin başkenti Londra’nın üçüncü sırada bulunması dikkat çekiyor. Kendisinin 627.727 adet kamera ile korunduğunu görüyoruz.
En çok güvenlik kamerası hangi şehirde: 21 – 40
21. sıra – 40. sıra aralığına baktığımızda Hindistan’ın Chennai şehri göze çarpıyor. 280 bin adet kamera ile korunan bu şehirde yaklaşık 11 milyon kişi yaşıyor. Dünyaca ünlü olan Sydney, Delhi, St. Petersburg ve Bağdat gibi şehirler de bu listede kendisine yer buldu.
İstanbul da var: 41 – 50
Ülkemizin en kalabalık şehri, bu listede 42. sıraya yerleştirildi. 15.190.336 kişiye ev sahipliği yapan istanbul, 109 bin adet kamera ile korunuyor. Kendisinin 1000 kişi başına düşen kamera sayısı 7.18.
Her 1000 kişiye 7 kameranın düştüğü İstanbul; Hong Kong, Los Angeles, Bangkok ve Berlin gibi şehirleri geçmeyi başardı. Siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı ve görüşlerinizi bekliyoruz. MediaTek 6G araştırmalarına başlıyor
Tayvan merkezli MediaTek 6G araştırmalarına başlıyor. Henüz 5G yaygınlaşmamasına rağmen MediaTek, 6G’de şimdiden öncü olmayı hedefliyor.
MediaTek 6G araştırmalarına hazırlanıyor
Kablosuz ağ bağlantıları konusunda neredeyse her 10 yılda bir köklü bir dönüşüm yaşanıyor. 4G’den 5G’ye uzanan süreç, önümüzdeki birkaç yıl içinde 6G’ye evrilmiş olacak. Tayvan merkezli teknoloji devi MediaTek, bunun için hazırlıklara şimdiden başladı. MediaTek, Finlandiya’da bulunan Ar-Ge merkezinde 6G araştırmaları için yeni bir ekip bile kurdu. Bu ekiple yürütülecek çalışmalarda, 5G’den 6G’ye geçiş sürecinde uzun vadede nelerin gerekeceği üzerine çalışmalar yürütülecek. Ayrıca 5G’de yaşanan eksiklerin 6G ile tamamlanması da hedefleniyor. MediaTek’in bu çalışmaları için Finlandiya’yı seçmesi, Nokia için de adeta bir göz dağı diyebiliriz. İletişim teknolojilerina son yıllarda ağırlık veren Nokia’nın anavatanı Finlandiya’da, MediaTek’in 6G çalışmaları yürütmesi bu alanda ne kadar iddialı olduğunu da gösteriyor. Özellikle akıllı telefon sektörüne damga vurması beklenen 6G’nin, 2030 yılı sonrasında ticari kullanıma geçmesi bekleniyor. Bu alanda Samsung ve Qualcomm gibi dev şirketler de şimdiden 6G çalışmalarına başlamış durumda.Otonom Waymo araçlar için yeni iş birliği
Otonom Waymo araçlar için önemli bir adım daha atıldı. FCA ile Waymo otonom teknolojiler için iş birliği yaptı.
Otonom Waymo araçlar için bir yenilik daha
Otonom araç sektörünün en önemli şirketlerinde Waymo, test konusunda liderlik ediyor. Yeni iş birliğiyle Waymo, bu konuda önemli bir adım daha attı. İkili arasında yapılan iş birliği kapsamında FCA’in RAM ProMaster ticari modeli ile Waymo’nun otonom teknolojileri birbirne entegre olacak. Aslında 2016 yılından bu yana iş birliği içerisinde olan bu ikili, kurulan yeni ortaklıkla bu iş birliğinin kapsamını genişletmiş oldu. Otonom araç teknolojilerinde bir hayli ileri seviyede olan Waymo’nun teknolojisini, artık FCA’in ticari araçlarında da görebileceğiz. İş birliğiyle kullanılacak olan otonom araç teknolojisi, seviye 4 otonom sürüşe sahip olacak. Böylelikle FCA ve Waymo, seviye 4 teknolojisi konusunda stratejik partner olacak. Bu ortaklığın daha ileri bir aşamaya gitmesi ve Waymo’nun otonom araç teknolojisinin gelecekte FCA’in tüm araçlarında kullanılması bekleniyor.Age Provocateur sanal etkinlik platformu ile şirketler dünyanın her yerinden katılımcıları buluşturuyor
Sanal gerçeklik deneyimi ile iş dünyasının geleceğini yeniden tanımlayan, dünyanın farklı yerlerindeki eğitimciler, yazılım geliştiriciler, tasarımcılar, 3D sanatçılar, psikologlar ve oyun yaratıcılarından oluşan bir ekip tarafından geliştirilen sanal etkinlik katılım platformu VirBELA Event Farm, Dijital Dönüşüm Danışmanlığı hizmeti veren Age Provocateur ile artık Türkiye’de şirketlere çözüm ortağı olarak hizmet veriyor.
Sanal Etkinlik Platformu VirBELA Event Farm
Dünyada dijital dönüşüm hızla yaşanırken iş yapış biçimleri de değişiyor, bugünün ve geleceğin iş modelleri şekilleniyor. Türkiye’ye şirketlerin bu dönüşümünde iş ortağı olarak hizmet veren Age Provocateur kanalı ile giriş yapan VirBELA Event Farm Türkiye’de bu kapsamda hizmet veren ilk ve tek sanal etkinlik katılım patformu olma özelliği taşıyor. Dünyanın bu alandaki lider platformlarından olan VirBELA Event Farm, multiplayer olması ve sunduğu karşılıklı 3 boyutlu sesli ve yazılı konuşma, alternatifli sunum alanları, markalama imkanı, kişi sayısına göre alternatifli salonları ile dünyada da rakiplerinden ayrışıyor. Sanal bir platform olan VirBELA Event Farm gerçek hayattaki etkinlik deneyimlerini sürükleyici bir yöntemle sunarak herkesin kendi oluşturduğu avatarları ile aynı anda karşılıklı sesli ve yazılı etkileşimde bulunma imkânı sağlarken sunum yapma, öğrenme ve networking olanağı da sunuyor. Dünyanın her yerinden aynı anda 10.000’den fazla kullanıcıyı destekleyecek şekilde tasarlanmış olan, bir iş adası mantığında faaliyet gösteren VirBELA Event Farm, çok sayıda firmanın ve ziyaretçinin eş zamanlı olarak katılım sağladığı sanal fuarların düzenlenmesini, ekip toplantısından İcra Kurulu toplantılarına kadar tüm buluşmaların yapılabildiği sanal ofis ortamları oluşturulmasını, sanal kongre/ konferans salonları ve oditoryumlarda 5.000 kişinin aynı anda katılım sağlayabileceği etkinlikler düzenlenmesini sağlıyor. Eğitimlerin yapılabildiği sanal sınıflar, B2B görüşmelerin yapılabildiği özel görüşme alanları kullanılırken daha fazla sosyalleşmek ve network’ü genişletmek için sanal olarak denizde botla gezmek, sahilde konser düzenlemek ve futbol sahasında maç yapmak yine yapılabilecekler arasında. Dünyadaki kullanıcıları arasında Amerika Birleşik Devletleri Donanması, Stanford Üniversitesi gibi kurumların bulunduğu VirBELA Event Farm webcam ile görüntülü veya ekran paylaşımı ile powerpoint, pdf formatlarında web üzerinden sunum yapılabilmesini de mümkün kılıyor.VirBELA Hakkında
Nasdaq borsasında kote, şirketlerin bulutta büyümeleri konusunda faaliyet gösteren, mesafeleri yakınlaştırarak ortak hareket etme imkânı sunan VirBELA aynı zamanda en iyi yetenekleri dünyanın neresinde olursa olsun işe alma imkânı sağlamaktadır. Sadece girişimciler değil, büyük düşünenler ve aynı zamanda Fortune 500 şirketlerinin uzaktan çalışan geniş ekipleri için de hizmetlerini sağlayan VirBELA bu topluluklar için iş yapış biçimlerinin ve çalışma modelinin geleceğini sunmaktadır. Girişimciler, kişisel ve profesyonel büyümelerinin hızını önemseyenler ve büyük düşünürler topluluğu için ortak bir platform sunan VirBELA, şirketlerin işlerini ve fikirlerini daha hızlı, daha verimli ve en önemlisi sürdürülebilir bir şekilde büyütmelerine olanak tanımaktadır. Günümüzün ve geleceğin dönüşen modellerine uygun olarak seyahati, seyahat süresince boşa geçen zamanın, gereksiz ofis alan ve maliyetlerinin azaltılmasına, karbon ayak izinin düşürülmesine imkan tanıyan bu model fiziksel olarak bir arada olmayı engelleyen durumlar için de işlerin kesintisiz sürmesini sağlamaktadır. Üyeleri arasında 3 yılda % 1,600’ün üzerinde büyüme gösteren şirket örneği platformun başarısına örnek teşkil ederken, 20.000’den fazla çalışanı uzaktan çalışmaya adapte etmesi sebebiyle 2018 ve 2019’da Glassdoor tarafından “Çalışılacak En İyi Yerler” arasında yerini alan VirBELA Event Farm Türkiye’de Age Provocateur tarafından temsil edilmektedir.Age Provocateur Hakkında
Marka Danışmanı Duygu Birecikli ve Dijital Dönüşüm Danışmanı Gülşah Akın tarafından kurulan Age Provocateur, faaliyetlerine markaları, Endüstri 4.0’a adapte olmaları, üretim, satış, IK, pazarlama, kalite yönetimi, ÜR-GE, AR-GE dahil olmak üzere tüm departmanlarının dijital dönüşümlerini tamamlamaları konusunda provoke ederek başladı. Doğru projeleri doğru yazılımcılarla bir araya getirme misyonuyla faaliyet gösteren Age Provocateur portföyünde bulunan yazılım geliştiricileri ile müşterilerinin tüm teknolojik ve yazılım ihtiyaçlarını en uygun ve doğru şekilde karşılamak üzere kuruldu. Sanal Gerçeklik’ten, Artırılmış Gerçeklik’e, Yapay Zeka’dan Nesnelerin İnterneti’ne, Fotorealisk’ten Otomasyon’a, mimariden oyun yazılımlarına kadar konusunun uzmanı 50’den fazla firmayı tek çatı altında portföyünde bulunduran Age Provocateur’un danışmanlık verdiği projeler arasında ISG eğitimleri, fabrikaların dijital dönüşüm süreçleri, interaktif ve teknolojik müze, özel ses ve ışık şovları, canlı yayında VFX, sanal stüdyo, sanal fuar, sanal konser, sanal mağaza, sanal kongre platformları, 3D ya da 360 fotogrametri ile dijital ikiz projeleri, fotorealistik avatar tasarımları, sosyal medya filtreleri, mobil ve özel tasarım oyunlar ve daha pek çok alanda özel projeler yer almaktadır.Netflix, çalışan başına elde ettiği gelir ile dudak uçuklatıyor
29 Ağustos 1997 yılında kurulan Netflix, çalışan başına gelir konusunda bütün rakiplerini geçmeyi başardı. Ana gelir modeli dizi ve film yapımcılığı olan Amerikan kökenli firma, birçok ekonomi modelinden yüksek gelir elde etmeyi amaçlayan şirketler arasında yer alıyor.
Buy Shares, Netflix’in çalışan başına elde ettiği gelirin yaklaşık 2.343.773 dolar olduğunu açıkladı. İkinci sıraya baktığımızda uygulama mağazası ve cihazları ile tanınan Apple’ı görüyoruz. Apple, 1.899.051 dolar gelir ile Netflix’in en yakın takipçisi olmayı başardı.
Sosyal medya platformlarının en güçlü temsilcilerinden biri olan Facebook, 1.573.072 dolar gelir ile üçüncü sıraya yerleşti. Google ile iş birliği yapan ve sadece 5 yıl önce kurulan Alphabet ise 1.361.298 dolar gelir ile dördüncü sırada.
Facebook’un rakibi olan Twitter, çalışan başına elde edilen gelir konusunda 705.986 dolar elde ederek PayPal ve eBay ikilisinin arkasında kaldı. eBay’in 812.030 dolar kazandığını görüyoruz. PayPal ise eBay’den yaklaşık 46 bin dolar daha az kazandı.
Perakende devi Alibaba Group, 612.117 dolar gelir ile sekizinci sırada yer alıyor. Amazon’un ise çalışan başına elde edilen gelir hususunda en düşük performansı göstererek 351.531 dolar kazandığı tespit edildi.
Buy Shares, Netflix’in 2011’in üçüncü çeyreği ile bu yılın ikinci çeyreği arasında abone sayısında ne kadar artışa şahit olduğunu açıkladı. İngiltere merkezli şirket, Netflix’in abone sayısında yüzde 797.42’lik bir artış yaşandığını ifade etti.
Netflix çalışan başına gelir konusunda zirvede
Birçok şirket, istihdam stratejilerini en verimli şekilde tasarlayarak en iyi çalışanlar ile çeşitli projelere imza atmayı hedefliyor. Çalışan başına gelir, toplam gelirin mevcut çalışan sayısına bölünmesi ile hesaplanıyor. Böylece her çalışanın şirkete ne kadar gelir kazandırdığı ortaya çıkıyor. İngiltere merkezli bir araştırma şirketi olan Buy Shares, bu konuda bir rapor hazırladı. Hazırlanan bu rapor, 2019 yılında elde edilen çalışan başına gelirlere ev sahipliği yapıyor. Bu konu için yapılan hesaplamalar, 2020 yılının ikinci çeyreğinde tamamlandı. Peki, Netflix ne kadar kazanıyor?
Buy Shares, Netflix’in çalışan başına elde ettiği gelirin yaklaşık 2.343.773 dolar olduğunu açıkladı. İkinci sıraya baktığımızda uygulama mağazası ve cihazları ile tanınan Apple’ı görüyoruz. Apple, 1.899.051 dolar gelir ile Netflix’in en yakın takipçisi olmayı başardı.
Sosyal medya platformlarının en güçlü temsilcilerinden biri olan Facebook, 1.573.072 dolar gelir ile üçüncü sıraya yerleşti. Google ile iş birliği yapan ve sadece 5 yıl önce kurulan Alphabet ise 1.361.298 dolar gelir ile dördüncü sırada.
Facebook’un rakibi olan Twitter, çalışan başına elde edilen gelir konusunda 705.986 dolar elde ederek PayPal ve eBay ikilisinin arkasında kaldı. eBay’in 812.030 dolar kazandığını görüyoruz. PayPal ise eBay’den yaklaşık 46 bin dolar daha az kazandı.
Perakende devi Alibaba Group, 612.117 dolar gelir ile sekizinci sırada yer alıyor. Amazon’un ise çalışan başına elde edilen gelir hususunda en düşük performansı göstererek 351.531 dolar kazandığı tespit edildi.
Buy Shares, Netflix’in 2011’in üçüncü çeyreği ile bu yılın ikinci çeyreği arasında abone sayısında ne kadar artışa şahit olduğunu açıkladı. İngiltere merkezli şirket, Netflix’in abone sayısında yüzde 797.42’lik bir artış yaşandığını ifade etti.
2011 yılının üçüncü çeyreğinde abonelerinden toplam 21.5 milyon dolar kazanan Netflix, bu kazancı 2020 yılının ikinci içeyreğinde 192.95 milyon dolara yükseltti. Dizi ve film dağıtımcılığı da yapan bu firma, COVID-19 sürecini iyi bir şekilde değerlendirdi.
Netflix’ten bir açıklama geldi
Netflix, Buy Shares’a göre bu yılın ilk çeyreğinde 10 milyon abone daha kazandı. 2017 yılının üçüncü çeyreğinde 100 milyon abone barajını geçen 23 yıllık firma, o dönem 104 milyon aboneye ulaştığını belirtmişti.
Birçok yatırımcı, “Netflix ne kadar kazanıyor?” sorusunun cevabını merak ediyor. Bu soru her dönem değişmeye devam edecek. Netflix, kendi başarısı hakkında şunları söyledi:
“Netflix, insanları evde yayınlar ile zaman geçirmeye yönlendiren COVID-19 salgınından yararlanan şirketler arasında yer alıyor. Özellikle COVID-19 sayesinde yaşanan bu büyüme, Netflix’in abone sayısında elde ettiği organik ve hilesiz büyümenin keyfini sürme eylemi göz önüne alınarak dikkatli bir şekilde değerlendirilmelidir.”
Jeff Bezos serveti ile yeni bir rekor kırdı
Dünyanın en zengini unvanını elinde bulunduran Jeff Bezos, salgın döneminde de servetini artırıyor. Jeff Bezos serveti ile yeni bir rekor daha kırdı.
Jeff Bezos serveti ile en fazla artış rekoru kırdı
Salgın döneminde birçok şirketlerine faaliyetlerine ara vermek durumunda kalsa da dünyanın en zenginleri listesinde kıyasıya rekabet sürüyor. Dünyanın en zengini Bezos, servetiyle yeni rekorlar kırmaya da devam ediyor. Bloomberg Billionaires Index tarafından paylaşılan verilere göre Jeff Bezos, bir günde servetini en çok artıran kişi rekorunu kırmayı başardı. Bir günde 13 milyar dolarlık gelir elde eden Bezos, bir günde servetini en fazla artıran kişi oldu. 21 Temmuz tarihli istatistiklere göre Bezos’ın toplam serveti ise 189 milyar dolar seviyelerinde. Bezos’ı sırasıyla 113,8 milyar dolarla Berard Arnault ve ailesi, 113,4 milyar dolar ile Bill Gates ve 90,3 milyar dolarla Zuckerberg takip ediyor. Bezos’ın şu anki servetine baktığımızda, birkaç yıl daha dünyanın en zengini unvanını korumasının neredeyse kesin olduğunu söyleyebiliriz. Bu listede en çok dikkat çeken bir diğer isim ise yaşadığı yükselişle Elon Musk oldu. Daha önce 9. sırada bulunan Musk 74,2 milyar dolarlık servetiyle artık 5. sırada yer alıyor. Musk’ın bir günde elde ettiği gelir ise 5 milyar dolar seviyelerinde.Elektrikli scooter kiralama şirketi MARTI için 25 milyon dolarlık yatırım desteği!
Elektrikli scooter kiralama şirketi MARTI için yeni bir gelişme yaşandı. Bilindiği üzere 3 Temmuz 2020 tarihinde Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu tarafından yapılan bir açıklamada bu araçların da yolcu taşıdığı ve bu yüzden cezaya tabi olduğu belirtilmişti.
Bünyesinde takribî 1000 kişiyi çalıştıran MARTI, 25 milyon dolarlık yatırım desteğini kimden aldığını ve bu yatırımı nasıl elde ettiğini açıklamadı. Ülkemizde 1 yıldır aktif bir şekilde faaliyetlerini sürdüren elektrikli scooter kiralama şirketi, kazalara karşı önlem alma konusunda T.C. Sağlık Bakanlığı ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından verilen tavsiyelere uyuyor.
Son olarak MARTI cephesinden 25 milyon dolarlık bu yatırım ile ilgili şöyle bir açıklama yapıldı: “Kurulduğumuz 2018 yılından bu yana aldığımız yerli ve yabancı yatırımlara ek olarak; 2020 yılı içerisinde tamamladığımız tur ile 25 milyon dolar daha yatırım aldığımızı büyük bir şevk ile paylaşmak isteriz.”
Bu yatırım hakkında neler düşünüyorsunuz?
Elektrikli scooter kiralama şirketi MARTI için 25 milyon dolar
Türkçesi küçük motosiklet veya hafif motosiklet olarak bilinen scooter, son yıllarda Türkiye’de popülerliği artan araçlar arasında yer alıyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı, bu araçlar hakkında şunları söylemişti: “Sonuçta yolcu taşıyorlar. İşin içine yolcu taşımacılığı girdiğinde düzenleme şart oluyor.” MARTI da bu açıklamayı olumlu bir şekilde karşılamıştı. 3 haftadan beri gündemde olan bu girişim, daha önce Wamda Capital ve 212 tarafından desteklenmişti. Yaklaşık 3 milyon üyeye sahip olan 2 yıllık bu proje, 25 milyon dolarlık bir yatırım aldı.
Bünyesinde takribî 1000 kişiyi çalıştıran MARTI, 25 milyon dolarlık yatırım desteğini kimden aldığını ve bu yatırımı nasıl elde ettiğini açıklamadı. Ülkemizde 1 yıldır aktif bir şekilde faaliyetlerini sürdüren elektrikli scooter kiralama şirketi, kazalara karşı önlem alma konusunda T.C. Sağlık Bakanlığı ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından verilen tavsiyelere uyuyor.
Son olarak MARTI cephesinden 25 milyon dolarlık bu yatırım ile ilgili şöyle bir açıklama yapıldı: “Kurulduğumuz 2018 yılından bu yana aldığımız yerli ve yabancı yatırımlara ek olarak; 2020 yılı içerisinde tamamladığımız tur ile 25 milyon dolar daha yatırım aldığımızı büyük bir şevk ile paylaşmak isteriz.”
Bu yatırım hakkında neler düşünüyorsunuz? 