Londra Hijyen ve Tropikal Tıp Okulu’ndan araştırmacılar, genetiği değiştirilmiş sivrisineklerle aşı dağıtımında çığır açan bir yöntem geliştirdi. Klinik denemelerde %90’a varan başarı oranı sağlayan bu yenilikçi yaklaşım, tropikal hastalıklarla mücadelede yeni bir dönemi başlatabilir. Özellikle sıtma gibi ölümcül hastalıklarla savaşta devrim niteliğindeki bu yöntem, geleneksel aşılama tekniklerine güçlü bir alternatif sunuyor.
Genetiği değiştirilmiş parazitlerle çığır açan çalışma
Araştırmanın merkezinde, sıtmanın ana nedeni olan Plasmodium falciparum parazitinin genetik olarak modifiye edilmiş bir versiyonu yer alıyor. GA2 adı verilen bu özel parazit, sıtma hastalığına neden olmak yerine bağışıklık sistemini güçlendirme görevini üstleniyor. Araştırma ekibi, genellikle hastalık taşıyıcısı olarak bilinen sivrisinekleri, aşı taşıyıcısı olarak yeniden tasarlayarak önemli bir başarıya ulaştı.
Klinik denemelerden elde edilen başarı
Çalışma, iki aşamalı bir test protokolü ile 43 gönüllü üzerinde gerçekleştirildi:
- Birinci aşama: 20 katılımcı, modifiye parazit taşıyan sivrisineklerin ısırıklarına maruz bırakıldı. Bu aşamada hiçbir katılımcıda kan enfeksiyonu görülmedi.
- İkinci aşama: 23 gönüllü, 28 gün arayla üç kez sivrisinek ısırığı aldı. Bu katılımcılardan, GA2 paraziti ile aşılananların %89’u, sıtma parazitine karşı başarılı bir şekilde korundu.
Yöntemin laboratuvar ölçeğinden toplumsal kullanıma geçişi için bazı zorlukların aşılması gerekiyor. Genetiği değiştirilmiş parazitlerin insan kan hücrelerinde kültürlenmesi ve sivrisineklere aktarılması yaklaşık iki hafta sürüyor. Bu süreç, büyük ölçekli uygulamalarda lojistik sorunlar yaratabilir.
Bu yenilikçi yöntem, tropikal bölgelerde yaygın olan sıtma gibi hastalıklarla mücadelede etkili bir çözüm olma potansiyeli taşıyor. Bilim insanları, yöntemin daha geniş çapta uygulanabilir hale gelmesi için çalışmalarını sürdürüyor. Genetik modifikasyon ve biyoteknoloji alanındaki bu ilerleme, halk sağlığını iyileştirmek adına umut verici bir adımolarak değerlendiriliyor.