Sorunun dile getirilmesi, ABD’deki fast food çalışanlarının geçen yıl başlayan protestolarına dayanıyor. McDonald çalışanlarının çok düşük ücretlerle uzun saatler çalışmak zorunda kalmaları üzerine isyan etmeleriyle beraber ABD’nin her yerindeki fast food çalışanları da bu eylemlere destek vermişti.
Ancak bu tepkiler, daha sonra hiç beklenmedik bir yerde artçı sarsıntılara neden oldu: Silikon Vadisi.
Silikon Vadisi’ndeki dev teknoloji şirketleri, Facebook, Apple, Google, Microsoft, Oracle veya diğerleri, çok sayıda taşeron işçi çalıştırıyordu. Bu taşeronların büyük bölümü, büyük teknoloji markalarının güvenlik, restoran, temizlik gibi departmanlarında yan hizmetler vermeleri için tutulan şirketlerin çalışanıydı.
Yani, örnek vermek gerekirse, Facebook restoranlarında çalışıp yemek yapması, pizza pişirmesi, masaları temizlemesi için kendi bünyesinde işçi almıyor, özel bir şirketle anlaşıp onlardan hizmet alıyor, özel şirketin çalışanları Facebook’un kampüsündeki restoranlarda çalışmaya başlıyordu.
Fakat bu taşeronluk işi yan hizmetlerle sınırlı kalmadı. Dev teknoloji şirketleri, asıl faaliyet alanı olan teknolojik hizmetlerde de, konu hakkında uzmanlaşmış şirketlerden hizmet almaya başlayınca, bu şirketlerin projeye atadığı çalışanları da, aynı Facebook’un kadrolu çalışanları gibi gelip Facebook/Google/Microsoft/Apple ofislerinde, kurumun kadrolu çalışanlarıyla beraber mesai harcamaya başladılar.
Aynı işe farklı ücret problemi
İşte bu noktada ip koptu. Çünkü taşeron çalışanlar günün 20 saatini söz konusu teknoloji şirketinin ofisinde, gecesini gündüzüne katıp harcarken, aynı projede beraber çalıştığı kadrolu iş arkadaşı, aynı derecede zorlanarak çalışsa bile ondan 2-3-5 kat daha fazla para kazanıyordu. Üstelik de işin ağır kısmını hep taşeronlar yüklenmek zorunda kalıyordu. Dünyanın adil bir yer olmadığını unutmayalım.
Taşeron teknoloji çalışanlarının yaşadıkları rahatsızlık o kadar büyüdü ki, artık şirket içindeki önemli projelerde çalışan taşeronların mutsuz, isteksiz halleri projeleri olumsuz etkilemeye başladı. Sonunda teknoloji firmaları önlem almak zorunda kaldılar ve kendi taşeron yasalarını ortaya koydular.
Microsfot’un özel projelerde taşeron çalıştırmayıp ihtiyaç duyduğu çalışanları kendi bünyesinde işe almaya başladığını biliyoruz.
Facebook da geçtiğimiz hafta bir etik duyurusu yayınlayıp iş yaptığı taşeronlara yeni kurallar getirdi.
Buna göre, Facebook ile iş yapmaya devam etmek isteyen taşeronların, çalışanlarına belli bir seviyeden daha az ücret ödemesi yasak olacak. Ayrıca çalışanların izin ve sosyal haklarına da saygı göstermek zorunda olacaklar. Aynı şekilde, taşeron çalışanın iş güvencesi de sağlanacak, taşeron şirketler kafasına göre işten adam çıkartmayacaklar. Bu sayede, kampuslerinde çalışan taşeronların daha mutlu, huzurlu ve işine odaklanmış olacağını uman Facebook’un girişiminin şimdi tüm teknoloji dünyasına yayılmasını bekliyoruz.
Türkiye’de de pek çok teknoloji/iletişim şirketinde, küçük ama uzmanlaşmış şirketlerden taşeron hizmetlerin alındığını biliyoruz. Onların da benzer sorunları olduğu aşikar ancak Türkiye’de bir taşeron çalışanın halinden şikayet etmesiyle işten atılması arasında çok kısa bir zaman dilimi olacağını tahmin edebilirsiniz.
ABD’de işverenlerin yaşadığı bu taşeron bilinçlenmesinin darısı, Türkiye’deki her sektörde çalışan taşeronların başına…