İnsansı robotlar son aylarda çamaşırları katlamak ve çalışma alanlarını düzenlemek gibi görevleri yerine getirerek olağanüstü bir yetenek gösterdi. Çin merkezli Robot Era’nın yeni videosunda da görüldüğü gibi, bu başarılar listesine “bir dünya anıtını fethetmeyi” ekleyebiliriz.
Robot Era Çin Seddi macerası
Şirkete göre videoda gösterilen insansı robot XBot-L, Çin Seddi’ne başarıyla tırmanan ilk robot olma özelliği taşıyor. XBot-L, Unitree’nin H1 insansı robotu kadar hızlı veya Boston Dynamics’in Atlas robotu kadar kolay hareket edemese de yine de duvar boyunca ilerleyebilir. Basamaklara kolayca tırmanabiliyor ve duvardaki nöbetçi kulesine ulaştığında birkaç tai chi tekniği bile yapıyor. Robot Era, XBot-L’nin benzersiz takviyeli öğrenme (RL) teknolojisinin, hem engebeli Çin Seddi’nde hem de zayıf ışıklandırılmış koruma kulelerinde kolayca gezinmesine olanak sağladığını iddia ediyor.
Robot Era’nın kurucu ortağı Yue Xi yaptığı açıklamada: “Algısal RL algoritmaları, robotun alışılmadık araziler karşısında algılama ve karar verme kapasitesini güçlendirmeye yardımcı oluyor. Robot böylece karmaşık yol koşullarını tanıyabiliyor ve yürüme duruşunu zamanında ayarlayabiliyor” dedi.
Robotun inanılmaz navigasyon ve dengeleme sistemlerine rağmen videoda orta bölümünün etrafındaki koli bandı da görülüyor. Bu, pek çok turistin giydiği bel çantalarına esprili bir gönderme ya da teknik bir soruna pratik bir çözüm olabilir. Ne olursa olsun, en karmaşık robotların bile bazen kontrollü ortamların dışında etkili bir şekilde çalışabilmesi için basit Kendin Yap çözümlerine ihtiyaç duyduğunun altını çiziyor. Bu başarı insansı robot biliminde devrim yaratmasa da, Pekin’deki Tsinghua Üniversitesi Disiplinler Arası Bilgi Bilimleri Enstitüsü tarafından geliştirilen Robot Çağı, bu akıllı tanıtım çabasıyla övgüyü hak ediyor. Dünyanın en ikonik anıtlarından birini fetheden insansı bir robotu sergileyerek, yeni bir gösteri yaratıyor ve robotların günlük ortamlardaki varlığını normalleştirmeye yardımcı oluyor.
İnsansı robotların günlük hayata entegrasyonunun artmasıyla birlikte, turistik destinasyonların giriş politikalarını değiştirip değiştirmeyeceği merak konusu olabilir. Gelecekte geleceği neyin şekillendireceğini bilmiyoruz ancak bu düşünceler, gelecekte insanlarla robotların nasıl etkileşime gireceği konusunda bizi daha derinlemesine düşünmeye sevk ediyor.