Site icon TechInside

Nöroteknoloji: İnsan beyni ve bilgisayarın ortak geleceği

Nöroteknoloji

Sinirbilim ve teknolojideki son gelişmeler, büyük nöron gruplarından kayıt yapmayı ve aktivitelerini çözmeyi mümkün kılmıştır. Aynı zamanda, beyni uyarmak ve devam eden işlemeyi etkilemek için mevcut yöntemler de hızla genişlemektedir. Bu gelişmeler, doğrudan insan beyninden okuyan ve ona yazan gelişmiş nöroteknolojik uygulamalar için yolu açmaktadır. Bu tür teknolojiler hala öncelikli olarak sınırlı terapötik bağlamlarda kullanılıyor. Ancak performansları iyileştiğinde ve daha yaygın olarak uygulanabilir hale geldiklerinde bu durum gelecekte değişebilir. Bu yazıda, beyinle arayüz oluşturma yöntemlerine genel bir bakış sağlıyoruz. Böylelikle, olası uygulamalar hakkında spekülasyon yapıyoruz. Nöroteknolojik olarak desteklenen bir gelecekle ilişkili önemli konuları tartışıyoruz.

Nöroteknoloji ve insan-bilgisayar kavramı

İleri teknoloji aracılığıyla zihni etkileme olasılığı uzun zamandır bilimkurgu yazarlarına ve senaristlere ilham kaynağı olmuştur. 1932 tarihli The Affair of the Brains romanı, bireysel kapasiteleri aşan bir süper zeka yaratmak için birbirine bağlanmış birden fazla beyni anlatmıştır. The Matrix (1999) veya daha yakın tarihli Black Mirror serisi (2014) gibi filmler, sanal gerçeklik ve yapay zeka ile karıştırılmış benzer nöroteknoloji fikirlerini içerir. 1932’de nörobilim nispeten genç bir alandı.

İnvaziv ve non-invaziv yöntemler kullanılarak birçok sinir hücresinin aktivitesini kaydedebiliriz. Böylelikle devam eden düşünce süreçlerine erişmek ve’zihnini okumak’ giderek daha mümkün hale geliyor. Sinirsel aktiviteyi etkilemek için mevcut teknolojiler hızla genişliyor. Beyin aktivitesini etkilemek için transkraniyal manyetik stimülasyon (TMS), transkraniyal doğru akım stimülasyonu (tDCS) ve ultrason stimülasyonu (FUS) gibi birkaç non-invaziv yöntem mevcut.

Beyinden okuma ve beyine yazma yöntemleri genellikle hastalara yardımcı olmak için geliştirilmiştir. Sağlıklı bireylerin bilişsel yeteneklerini geliştirme fikri kesinlikle bilim kurgu alanında kalmıştır. Beyinden okuyan ve beyine yazan yeni teknolojilerin faydaları, hastalarda bozulan işlevleri kazandırıyor. Sinirbilim ve mühendislikteki son gelişmelerle, yakında daha sofistike duyusal protezler ve protez uzuvların kontrolü için daha verimli BCI’ler görmemiz muhtemeldir.

Exit mobile version