Sesinizin kaydedilmesi belki ilk bakışta size zararsız görünebilir, ancak aslında sesiniz kimliğinizin bir parçasıdır. Günümüzde deepfake video ve ses dolandırıcılıklarından tutun da kimlik tespiti ve kişilik analizine kadar sesiniz aslında pek çok alanda siz farkına bile varmadan sizin aleyhinize kullanılabilir. Dolayısıyla ses mahremiyeti oldukça önemlidir. Örneğin geçtiğimiz aylarda ABD Başkanı Joe Biden’ın sesinin yapay zekâ destekli ses taklit araçları ile klonlandığı ve Demokrat Parti seçmenlerine yapılan sahte aramalarda kullanıldığı ortaya çıkmıştı. Bunun üzerine oldukça kritik bir karara imza atan ABD Federal İletişim Komisyonu, robot çağrılarda yapay zekâ kullanımını yasaklamıştı.
ABD Başkanı veya herhangi bir ünlünün sesinin kullanılması olağan, ama kendi sesinizin size karşı kullanılması pek olası gelmiyorsa bir daha düşünün. Kimliğinizin bir parçası olan sesiniz aslında operatörlere ve bankacılık uygulamalarına “Onaylıyorum” diyerek verdiğiniz ödeme, abonelik ve/veya iptal onaylardan tutun da, bir yakınınıza sizmiş izlenimi vererek yapılacak çağrılara kadar geniş bir potansiyel kullanım (ve dolandırıcılık) alanına sahip. Üstelik yapay zekâ araçları da hız kesmeden gelişmeye devam ediyor.
Neyse ki bu konuda, yani ses mahremiyeti üzerine çalışan firmalar da var. Fransa’nın Lille şehri merkezli Nijta da bu alandaki startup firmalardan birisi. Nijta, gizlilik gerekliliklerine uyması gereken müşterilerine yapay zekâ destekli konuşma anonimleştirme teknolojisi sağlayarak bu konuda yardımcı olmayı umuyor. Adı Hintçe’de gizlilik anlamına gelen Nijta, iş kurmak isteyen doktoralı girişimcileri desteklemeyi amaçlayan bir program olan Inria Startup Studio’dan doğdu. Fransız derin teknoloji VC fonu Elaia ve Lille merkezli yatırım şirketi Finovam Gestion da dahil olmak üzere çeşitli kaynaklardan 2 milyon euro fon toplayan firmanın öncelikli müşterileri ise çağrı merkezleri ve B2B şirketler.
Büyüyen kullanım alanları
Njita’nın CEO’su Brij Srivastava “Avrupa bizim öncelikli pazarımız” derken bunun sebebini ise “Bölgede yürürlükte olan GDPR aslında çok güçlü bir veri gizliliği yasası” şeklinde açıklıyor. Elaia yatırım direktörü Céline Passedouet yaptığı açıklamada, “Nijta’nın yapay zekâ destekli ses anonimleştirme teknolojisi, veri gizliliği konusunda giderek daha fazla endişe duyan ve üretken yapay zekâ konusunda heyecan duyan birçok işletme için bir çözüm sunuyor” diyor.
Çağrı merkezleri genel olarak Nijta’nın potansiyel müşterileri ancak bazen daha farklı ve spesifik projeler de söz konusu olabiliyor. Örneğin tıbbi acil durum çağrılarını daha iyi ele almayı amaçlayan bir proje olan Oky Doky bunlardan birisi. Yapay zekânın bu alanda firmalara nasıl yardımcı olabileceğini görmek kolay olsa da, hem konuşmacının kimliğini hem de kişisel olarak tanımlanabilir bilgileri eğitim verilerinden çıkarmak için seslerin anonimleştirilmesi son derece kritik ve bu noktada devreye Njita giriyor.
Nijta, işledikleri ve nihai veri halinde getirdikleri tüm içeriklerin filigranlı olduğunu bildiriyor. Yani ses mahremiyeti konusunda iddialılar. Girişim ayrıca Nijta Voice Harbor’ın korumasının, röportaj yaptıkları kurbanları korumayı uman medya kuruluşları tarafından akılsızca kullanılan bazı ses modifikasyonlarının aksine, geri döndürülemez olduğunu söylüyor.
Öncelikli hedef Avrupa pazarı
Sesle ilgili gizlilik konularında farkındalık eksikliği özellikle son kullanıcılar bazında Nijta’nın yüzleşmek zorunda kalacağı zorluklardan birisi. Ancak B2B ve Avrupa ile başlamanın mantıklı görünmesinin nedeni de tam olarak bu: Son kullanıcılar ses mahremiyeti konusunda ısrarcı olmasalar bile, ağır para cezası riskleri nedeniyle şirketler bu konuda çok daha dikkatli davranmak zorundalar.
Nijta, örneğin kayıtlı mesajların güvenliğini sağlamak amacıyla B2C’ye doğru genişlemeyi umuyor. Srivastava, “Güvenli iletişim için gerçek zamanlı anonimleştirme de çok aktif olarak araştırdığımız bir şey” dedi. Ancak B2C birkaç yıl daha sürecek gibi görünüyor zira Nijta aslında sadece 7 kişinin çalıştığı bir startup konumunda. Firma bu konuda genişleme çalışmaları yaptıklarını bildirmekte.
Ancak Nijta’nın uluslararası arenaya açılabilmesi için çok dilli olması gerekecek. Bu büyük bir Ar-Ge zorluğu, ancak girişim Avrupa ve Asya’yı hedefleyerek bu konu üzerinde de çalışıyor. Girişimin Bpifrance’ın derin teknoloji geliştirme yardımından yararlanacak olması ve ayrıca Ar-Ge harcamalarını finanse etmek için yaklaşık 1 milyon euroluk bir birleşik hibe almış olması da bu süreci hızlandırabilir.