Site icon TechInside
NASA’nın güneş yelkenleri uzaya açılmayı başardı!

NASA’nın güneş yelkenleri uzaya açılmayı başardı!

Uzay yolculuklarında devrim yaratması beklenen güneş yelkenleri teknolojisi için beklenen an geldi! NASA’nın aylardır üzerinde çalıştığı Gelişmiş Kompozit Güneş Yelken Sistemi (ACS3), nihayet uzay boşluğunda başarıyla açıldı.

NASA’nın güneş yelkenleri sonunda uzaya açıldı!

Yakıt kullanmadan uzayda ilerlemenin önünü açması beklenen bu teknoloji, denizcilikte kullanılan yelkenlerden ilham alıyor. Tıpkı rüzgarın yelkenlere basınç uygulayarak gemileri hareket ettirmesi gibi, güneşten yayılan fotonların da güneş yelkenlerine uygulayacağı basınç sayesinde uzay araçları yakıta ihtiyaç duymadan ilerleyebilecek.

NASA’nın güneş yelkenleri nihayet uzaya açıldı!

Nisan ayında Rocket Lab’ın Electron roketiyle uzaya fırlatılan ACS3, yaklaşık bir mikrodalga fırını büyüklüğünde. Dünya’dan yaklaşık 966 kilometre yükseklikte, Güneş’e senkronize bir yörüngede bulunan ACS3’ün yelkenlerini açma işlemi, beklenenden uzun sürmüş ve NASA ekiplerine zorlu anlar yaşatmıştı. Ancak NASA, kısa süre önce yaptığı açıklamada bu zorlu görevi başarıyla tamamladıklarını duyurdu.

Açıldığında yaklaşık 80 metrekarelik bir alana ulaşan yelkenler, esnek polimer ve karbon fiber kompozit bomlar sayesinde açılıp kapanabiliyor. NASA, önümüzdeki haftalarda ACS3’ü çeşitli testlere tabi tutarak yelkenlerin performansını ve manevra kabiliyetini inceleyecek.

ACS3’ten ilk görsellerin ise 4 Eylül’de gelmesi bekleniyor. Uyduda bulunan dört kamera, yelkenlerin uzay boşluğundaki zarafetini gözler önüne serecek.

Güneş yelkenleri teknolojisi, gelecekte uzun mesafeli uzay görevlerinde devrim yaratma potansiyeline sahip. Yakıta ihtiyaç duymayan bu sistem sayesinde uzay araçları, çok daha uzun süreler boyunca uzayda kalabilecek ve daha uzak noktalara ulaşabilecek.

NASA yetkilileri, güneş yelkenlerinin özellikle Güneş Sistemi içindeki yolculuklarda büyük avantaj sağlayacağını belirtiyor. Güneş’ten yayılan fotonların yelkenlere uyguladığı basınç, bir ataşın avuç içine yaptığı baskı kadar küçük olsa da sürekli ve sabit bir itki gücü sağlayarak uzay araçlarının zamanla yüksek hızlara ulaşmasını mümkün kılıyor.

ACS3 göreviyle elde edilecek veriler, gelecekteki güneş yelkeni görevlerinin tasarımı ve geliştirilmesinde büyük önem taşıyor. Uzay keşiflerinde yeni bir sayfa açacak bu teknoloji, insanoğlunun evrende daha önce hiç olmadığı kadar uzağa gitmesini sağlayabilir.

Exit mobile version