Tesla’nın bir gecede, binlerce Model S otomobilini sürücüsüz teknolojilerle güncellemesi de buna güzel bir örnek sayılabilir ama elbette bu tek örnek değil. Yeni ürünler, yeni uygulamalar, yeni teknolojiler her an günlük yaşamın içine sirayet ediyor. Ne olup bittiğini bile anlamadan yayına giren bir uygulama, cep telefonlarımızı en gelişmiş navigasyon cihazlarına dönüştürüyor, gideceğimiz yol üzerindeki trafik yoğunluğunu bile anı anına, hatta neredeyse santimi santimine gösteriyor. Bir banka şubesine gittiğinizde, müşteri temsilcisinin önünde duran minik kamera fotoğrafınızı çekip yüz tanıma teknolojisiyle kimliğinizi onaylayıveriyor. Benzer şekilde, finanstan, iletişime pek çok alanda yeni teknolojiler her gün hayatımıza giriyor.
Elbette bu teknolojilerin günlük yaşama girmeden önce test edilmesi ve güvenli olduklarının onanması gerekiyor. Özellikle de sürücüsüz otomobil teknolojileri gibi, saatte 150 km hız yapabilen 2 tonluk araçların ölüm tuzağına dönüşmesine neden olabilecek teknolojilerin yeterince test edilip edilmediği sorusu herkesi endişelendiriyor.
İşte bu çekinceler nedeniyle Michigan Üniversitesi, eyalette 32 hektarlık boş bir araziye, Mcity isminde sahte bir şehir kurdu.
Sahte şehrin sokakları, gerçek bir şehir izlenimi veriyor. Caddeler, dükkanlar, apartmanlar, trafik tabeleları, ışıklar, maket insanlar… Tüm bu zahmetin nedeni ise, yeni robot otomobillerin test edilmesini sağlamak. Elbette tüm o dükkanlar, binalar, apartmanlar aslında bir deokordan ibaret ve arkaları da boş… Ancak otomobillerin sensörlerinin gerçek bir şehir atmosferinde ışıkları, tabelaları, sokakları tanıyabilmesi için elzem olan bu dekorların içinde, otomobillerin limitlerini test etmek mümkün oluyor. Böylece gerçek trafikte, insanların hayatını riske atmadan, otomobillerin hız limitlerin, yapay zeka yazılımlarının eksik yanlarını, geliştirilecek noktaları tespit etmek mümkün oluyor.
Şimdilik bu test alanına araçlarını ilk sokan firma Ford oldu, ancak yakında ABD otomotiv endüstrisinin diğer firmalarını da test alanında, sürücüsüz araçlarını son sürat çalıştırırken görebileceğiz. Bakalım, o test araçları, sahte şehirlerden çıkıp gerçek sahiplerine ve gerçek şehirlere ne zaman ulaşabilecek?