Mercedes-Benz, 95 km/s hıza kadar otonom sürüş sağlayan “Drive Pilot” sistemi için Almanya Federal Motorlu Taşımacılık Otoritesi’nden onay alarak önemli bir adım attı. Böylece Mercedes, seviye 3 otonom sürüş sunabilen ve bu hızda sertifika alan ilk otomobil üreticisi olmayı başardı. Bu gelişme, sürücülere belirli otoyol koşullarında tamamen rahat bir şekilde seyahat etme imkanı tanıyor. Artık Drive Pilot sistemi etkinleştirildiğinde sürücülerin yola odaklanma zorunluluğu ortadan kalkıyor ve sistem, kontrolü tamamen üstleniyor. Bu yenilik, otonom sürüş teknolojisinin hem güvenlik hem de kullanıcı deneyimi açısından yeni bir seviyeye taşındığını gösteriyor.
Mercedes, yeni otonom sürüş sistemi için onay almayı başardı
Drive Pilot, daha önce 60 km/s hıza kadar olan sınırını 95 km/s’ye çıkararak kullanıcılarına daha hızlı seyahatlerde otonom sürüş konforu sağlıyor. Bu sistem, şu an isteğe bağlı bir özellik olarak Mercedes’in lüks modelleri olan S Sınıfı ve EQS serilerinde sunuluyor ve 5950 Euro’dan başlayan bir fiyat etiketiyle temin edilebiliyor. Bu araç sahipleri için Mercedes, Drive Pilot sistemini ücretsiz bir yazılım güncellemesiyle en yeni sürüme yükselteceğini açıkladı. Bu sayede mevcut kullanıcılar da hız sınırındaki bu iyileştirmeden ve artırılmış güvenlik özelliklerinden faydalanabilecek.
Mercedes, Drive Pilot’un güvenilirliği ve güvenliği konusunda oldukça iddialı. Sistem, elektrik, direksiyon ve frenleme gibi hayati işlevlerin yedekli bir yapıya sahip olduğu bir tasarıma dayanıyor. Ayrıca, 35’in üzerinde sensörün bir arada çalıştığı bu sistem, radar, ultrasonik sensörler, kameralar ve LiDAR teknolojisinin yanı sıra ayrıntılı dijital haritalardan faydalanıyor. Bu özellikler, Drive Pilot’un otomobilin tam olarak hangi şeritte gittiğini tespit etmesine ve çevresel koşullara en uygun kararları almasına olanak tanıyor.
İlginç bir diğer yenilik ise aracın otonom olarak ilerlediğini dışarıdan göstermek için turkuaz bir aydınlatma kullanılması. Bu görsel uyarı, çevredeki sürücülerin ve yayaların otonom sistemin aktif olduğunu anlamalarını sağlarken, aynı zamanda trafik polisleri gibi yetkililer için de durumu açıkça görünür hale getiriyor. Yolcuların araç içerisindeki farklı aktiviteleri, örneğin kitap okumak veya film izlemek gibi, çevrede olası kafa karışıklıklarını önlemek amacıyla tasarlanmış bu özellik, aynı zamanda otonom teknolojinin toplum tarafından kabulünü artırmayı hedefliyor.
Mercedes’in Drive Pilot sistemi, seviye 3 yarı otonom sürüş kategorisinde yer alıyor ve bu, belirli durumlarda kontrolü tamamen sisteme devredebilme anlamına geliyor. Ancak sürücülerin, sistemin talebi doğrultusunda kontrolü her an yeniden ele almaya hazır olması gerekiyor. Bu sistem, otonom sürüşte tam kontrolün (seviye 5) bir adım gerisinde olsa da otomotiv sektöründe bu yönde ilerleyen diğer şirketler için bir dönüm noktası niteliğinde. Mercedes’in bu teknolojisi, gelecekte tamamen otonom sürüşe geçişin altyapısını sağlamlaştıracak bir gelişme olarak değerlendiriliyor.