Site icon TechInside

Google, İsrail karşıtı protestoya katılanları işten attı!

Çalışanlar, Google ve Amazon’un üç yıl önce İsrail hükümeti ve ordusuyla imzaladığı 1,2 milyar dolarlık bulut bilişim sözleşmesi olan Project Nimbus‘u protesto ediyordu. İsrail’e Google Cloud’un yapay zeka ve makine öğrenimi teknolojisinin tüm paketini sağladığı bildirilen tartışmalı projenin, Google ve Amazon’un boykot baskısına boyun eğmesini engelleyen katı sözleşme hükümlerine sahip olduğu iddia ediliyor. Bu da ne olursa olsun İsrail’e hizmet sağlamaya devam etmeleri gerektiği anlamına geliyor.

Google çalışanları 2021’den bu yana sözleşmeyi protesto ediyor ve kamuoyu önünde konuyla ilgili eleştirilerini sıralamaktan çekinmiyor; ancak İsrail-Filistin çatışması geçtiğimiz Ekim ayında Hamas tarafından gerçekleştirilen saldırıların ardından tırmanmaya devam ederken, bu huzursuzluk sadece İsrail’e yardım etmekle kalmayıp çatışmadan aktif olarak kâr elde ettiği düşünülen şirketlerin işgücüne de sıçrıyor.

Son mitingler Google’ın Sunnyvale ve New York ofislerinin yanı sıra Amazon’un Seattle’daki merkezinin önünde yapılan gösterileri kapsarken, protestocular bir adım daha ileri giderek Google Cloud CEO’su Thomas Kurian’ın ofisi de dahil olmak üzere binaların içine girdi. New York’taki oturma eylemine katılan Google yazılım mühendisi Hasan Ibraheem, büyük teknoloji karşıtı savunuculuk firması Justice Speaks aracılığıyla yaptığı açıklamada, İsrail ordusuna bulut ve yapay zeka altyapısı sağlayarak Google’ın “Filistin halkının soykırımına doğrudan dahil olduğunu” söyledi.

Ibraheem, “Google hiçbir şey yokmuş gibi davranırken bile bu sözleşmeyi sona erdirmek için elimden gelen her şeyi yapmak benim sorumluluğum” diyor ve ekliyor: “Soykırım için doğrudan altyapı sağlayan bir şirkette çalışma fikri beni hasta ediyor. Yönetime dilekçeler göndermeyi denedik ama dikkate alınmadılar. Artık bizi görmezden gelemeyeceklerinden emin olacağız. Mümkün olduğunca çok ses çıkaracağız. Pek çok işçi Google’ın IOF [İsrail Saldırı Güçleri] ile sözleşmesi olduğunu bilmiyor. Pek çok kişi meslektaşlarının Müslüman, Filistinli ve Arap oldukları ve seslerini yükselttikleri için tacize uğradıklarını bilmiyor. Pek çok insan kendi şirketlerinin ne kadar suç ortağı olduğunun farkında değil. Bunu fark etmelerini sağlamak bizim işimiz.”

Dördü New York’ta ve beşi Sunnyvale’de olmak üzere dokuz Google çalışanı da tutuklandı ve şirketin ofislerinden zorla çıkarıldı. “Nimbus dokuzu” olarak adlandırılan protestocular adına Justice Speaks tarafından yapılan ayrı bir açıklamada, Kurian ile konuşma talebinde bulundukları ancak bu taleplerinin reddedildiği belirtildi.

Bir Google sözcüsü ise yaptığı açıklamada 28 çalışanın işten çıkarıldığını doğruladı ve gerekirse “araştırmaya ve harekete geçmeye devam edeceklerini” söyledi. Sözcü, “Bu protestolar, büyük ölçüde Google’da çalışmayan bir grup kuruluş ve kişi tarafından uzun süredir devam eden bir kampanyanın parçasıydı” dedi ve ekledi:”Az sayıda çalışan protestocusu birkaç lokasyonumuza girmiş ve işlerini aksatmıştır. Diğer çalışanların çalışmalarını fiziksel olarak engellemek ve tesislerimize erişimlerini engellemek politikalarımızın açık bir ihlalidir ve tamamen kabul edilemez bir davranıştır. Tesislerden ayrılmaları yönündeki çok sayıda talebi reddetmelerinin ardından, ofis güvenliğini sağlamak üzere bu kişilerin uzaklaştırılması için kolluk kuvvetleri devreye sokulmuştur.”

Protestocuların yaptığı açıklamada, Google’ın tüm taleplerini görmezden geldiğine dikkat çekiliyor. Açıklamada şu ifadeler yer almakta:

“Dün gece Google, şirketin İsrail ile yaptığı 1.2 milyar dolarlık bulut bilişim sözleşmesi olan Project Nimbus hakkındaki endişelerimizle ilgilenmek yerine, şirketin kendi çalışanları olan bizleri tutuklama kararı aldı. Thomas Kurian’ın ofisinde oturan bizler defalarca Google Cloud CEO’su ile görüşme talebinde bulunduk ancak taleplerimiz reddedildi. Sözleşmenin imzalanmasından bu yana geçen üç yıl boyunca, belediye toplantıları, forumlar, binden fazla işçi tarafından imzalanan dilekçeler ve ilgili işçilerin doğrudan ulaşımı da dahil olmak üzere şirket kanalları aracılığıyla Nimbus Projesi hakkında Google yöneticileriyle defalarca iletişim kurmaya çalıştık.

Google yöneticileri, teknolojimizin etkisi konusundaki etik sorumluluğumuzun yanı sıra bu sözleşmenin işyeri sağlığı ve güvenliğimize verdiği zarar ve şirketin misilleme, taciz ve zorbalığa dayalı iç ortamı konusundaki endişelerimizi görmezden geldi. Bunun yerine, Google her fırsatta şirket içinde konuşmayı bastırıyor ve Filistinli, Arap ve Müslüman Google çalışanlarının taciz edilmesine, korkutulmasına, zorbalığa maruz kalmasına, susturulmasına ve sansüre uğramasına göz yumuyor.

İşçiler emeklerinin nasıl kullanıldığını bilme ve ürettikleri teknolojinin zarar vermek için kullanılmamasını sağlama konusunda söz sahibi olma hakkına sahiptir. İşçilerin ayrıca, emeklerinin bir soykırıma güç sağlamak için kullanılma potansiyeli nedeniyle korku, endişe ve stres yaşamadan işe gitme hakları da vardır. Google bizi bu temel haklardan mahrum bırakıyor ve bu da bizi dün ülke çapındaki ofislerde oturma eylemi yapmaya itti.”

Exit mobile version