IBM’in sürpriz bir şekilde, evde hizmet veren çalışanlarını ofise çağırması, yeni bir tartışmayı yarattı? Evden çalışma formatı başarısız mı oldu?
Bu tezi destekleyen bir diğer kaynak ise Apple’ın tüm çalışanlarını bir araya toplayacağı 5 milyar dolarlık yeni merkez kampüsü. Apple da kampüsün devreye girmesiyle, birkaç aya kadar, evden hizmet veren çalışanlarını ofise çağırmaya hazırlanıyor.
Ancak öte yandan Silikon Vadisi’nde bu kararın yanlış olduğunu vurgulayan çok sayıda insan var. Ofiste çalışma zorunluluğunun 2005’te kaldığını, o dönemden bu yana, evden çalışma kültürünün çok yol kat ettiğini savunanlar, Apple ve IBM gibi dev firmaların, genç ve yetenekli çalışanların beklentilerini karşılayamadıkları için kısa sürede enerjilerini kaybedeceklerini savunuyorlar. Bu teze göre, yeni beyinlerin çalışmak için IBM veya Apple’ı değil, daha esnek çalışma ortamları sunan Google, Facebook gibi şirketleri tercih edecekleri vurgulanıyor.
Apple, IBM’in eski hatalarını tekrarlıyor
IBM’in aynı hatayı 1980’lerde de yaptığının altı da çiziliyor. IBM bugün daha çok kurumsal müşterilere hizmet veren bir şirkete dönüşmüş durumda ama 80’li yıllarda televizyonlarda reklamları dönen, her evin salonuna girmeye de odaklanmış bir tüketici şirketiydi. 80’li yıllarda, bugünün Apple’ı gibi, dünyanın en popüler şirketlerinden biriyken asla yenilmeyeceğini düşünmeye başlayan IBM bu gücüne güvenerek, piyasadaki beklentilerin tersine kararlar alıp çalışanları arasında rahatsızlıklar yarattığı gibi müşterileri gözünde de değer kaybederek pazar liderliğinden hızla uzaklaştı. Bu sürecin sonunda ise, 200’lerin başında, ev kullanıcılarına da hitap eden PC departmanını Çinli Lenova’ya satarak, daha kurumsal bir pazara geri çekildi. Apple’ın da şimdi özellikle özgür ruhlu ve yetenekli çalışanlarını kaybederek orta vadede müşterileri gözündeki yenilikçi imajını kaybedebilecek, ağır, bürokratik, ruhsuz bir firmaya dönüşebileceği endişesi dile getiriliyor.
Ofisler şık ama çalışanlar mutsuz
Apple ve IBM örneklerinde, yeni ofis binası politikasının da çalışanlar açısından büyük problem olması bekleniyor. Bu şirketlerin dev ve modern ofis binaları açtığı bölgelerde evlerin değeri milyon dolarlara ulaşıyor. Şehrin dış çeperinde villalarla kaplı yeşil bölgelerde ofis binaları açan şirketler bir yandan daha huzurlu ve yeşil bir çalışma ortamı sağlamaya çalışıyor gibi görünse de, işine yürüyerek gidip gelmek isteyen, işten çıktığında şehir merkezinde sosyalleşme imkanlarıyla buluşmak isteyen, ayrıca çocuklarını büyütmek için daha prestijli okulların yer aldığı şehir merkezine yakın olmak isteyen millenial’ların bu yeni ofislerden memnun kalmayacaklarının altı çiziliyor. Şehir merkezinde yaşarken işe gidip gelmek için her gün sıkışık trafikte saatlerini harcamak istemeyecek olan çalışanların, ofis çevresindeki milyon dolarlık villalarda yaşamasının da mümkün olmayacağı, dolayısıyla çalışanların çok zorlu bir hayatı yaşamaya zorlanacağı hatırlatılıyor. Bunun sonucu olarak da, millenial jenerasyonundaki çalışanların, Apple ve IBM’i terk etmesi bekleniyor. Kısaca söylemek gerekirse, dev teknoloji şirketleri prestij amacıyla yeni ve parlayan ofisler açmaya heveslenmiş olsalar da çalışanları rahatsız ve bu da şirketlerin sonunu getirebilir.