2017 boyunca dijital bankacılık alanında çok ciddi gelişmeler göreceğiz. Dijital cüzdanların tüm dünyada yeni kullanım alanları kazandığı 2016’nın ardından 2017’de artık günlük hayatta nakit kullanmanın giderek azaldığını ve her türlü finanssal işlem için dijital bankacılık uygulamalarının hayatımıza gireceğine şahit olacağız.
Peki dijital bankacılık uygulamalarının kullanıcılar için sorunsuz, pratik ve güvenli süreçler olması fintech geliştiricileri hangi detayların üzerine gidecek? İşte 2017’de dijital bankacılığı bekleyen önemli çalışma alanları.
1- Fonksiyonelliğin yanında tasarım kalitesi de önem taşıyacak
Bankalar bugüne kadar mobil veya masa üstü uygulamalarda, “işi görsün” mantığı ile uygulamalar geliştirdiler. Fonksiyonellik her şeyin üzerindeydi. Öyle ki, sadece mevduat/kredi kartı/banka kartı sahipleri değil, yatırımcılar bile banka uygulamaları içinde işlem yapabilmek için, özensiz tasarımlara sahip uygulamalarla boğuşmak zorunda kaldılar. Ancak bankalar artık, çok gelişmiş arayüz tasarımlarıyla, kullanıcı dostu uygulamalar ortaya çıkacak.
2- Optichanell mantığı yaygınlaşacak
Bankalar bugüne kadar her imkanı her yerde sunmak üzere rekabet geliştirdiler. Bu da bankaların maliyetlerini arttırdığı gibi, banka müşterilerine de bu ağır maliyetler nedeniyle daha yüksek ücretler ödeme zorunluluğu doğurdu. Bankalar artık optichanell denilen yeni bir işletme mantığını benimseyecekler. Bu mantıkta, bankalar doğru yerde doğru kanalları öne sürecekler. Örneğin, dijital cüzdan kullanımının, üst seviye akıllı telefon sahipliğinin yüksek olduğu bölgelerde bu ürünlere yönelik ödeme kanallarını öne çıkaracaklar, bu da o bölgede nakit ihtiyacının daha az olması anlamına gelecek ve o bölgedeki atm sayısında indirime gidilebilecek. Öte yandan otomobil sahipliğinin az olduğu, müşterilerin toplu taşıma araçlarını kullandığı, yaya olarak hareket ettiği daha düşük gelir düzeyi lokasyonlarda, nakite ulaşım ihtiyacı daha yüksek olacağı için bu bölglerde ATM sayısının çoğaldığını, daha sık aralıklarla ATM’ler yerleştirildiğini göreceğiz.
3- Dijital kullanım yaygınlaştırılacak
Bankalar müşterilerini artık daha ilk andan dijital kanalları ve uygulamaları kullanmaya teşvik edecek. Kullanıcılar dijital ortamda, mobil cihazlarında hesaplarını açıp uygulamaları kullanmaya başladıklarında, tekrar tekrar şifreler girmek, bilgi formaları doldurmak zorunda kalmadan, alışverişlerini, bankacılık uygulamalarını, finansal işlemlerini kolayca yapabilecek.
4- Dijital satışlar gelişecek
Bankacılıkta, müşterilere ürün ve hizmet satmak büyük oranda yüz yüze görüşmelere dayanıyordu. Dijital uygulamaların yaygınlaşmasıyla artık kredi almak, sigorta yaptırmak, bankacılık hizmetlerine başvurmak ve satın almak dijital olarak, pratik şekilde gerçekleşecek. Bu da finans kurumları için daha düşük maliyetle hizmet sunabilmek anlamına gelecek. Dijital uygulamalarını geliştiremeyen bankalar hala eski nesil yüz yüze satış operasyonları nedeniyle rakiplerinin çok gerisinde kalacak.
5- Öngörülü ihtiyaç analizi
Yapay zeka ve büyük veri analizi sayesinde, bankalar ve finans kurumları artık müşterilerinin ihtiyaçlarını önceden analiz edebilecek ve onlara zamanı geldiğinde ihtiyaçlarına yönelik hizmetleri sunabilecekler.
6- Dahili veri tabanlarına ihtiyaç kalkacak
Bankacılık müşteri verilerinin dahili olarak saklanıp saklanmaması konusunu çok uzun zamandır tartışıyor. Şimdi büyük verinin önem kazanması ve müşterileri tanımak için onların banka dışındaki hareketlerini de banka içindeki veriler ile birleştirip doğru stratejileri oluşturmak için müşteri verileri buluta taşınacak.
7- Yeni nesil müşteri temsilcileri
Telefon bankacılığında, müşteri temsilcileri bugüne kadar büyük önem taşıyordu. Dünyanın her yerinde dev Call Center’lar açıldı, bu alanda büyük bir sektör oluştu. Ancak artık yapay zeka sayesinde chatbot’lar ve ses tanıma teknolojileri, müşterilere çok daha hızlı cevap verecek. Artık telefonda uygun bir müşteri temsilcisi beklemek süresi diye bir şey kalmayacak.
8- Açık Bankacılık uygulamaları yaygınlaşacak
Açık kaynak kodu mantığı artık bankacılık uygulamalarında da ağırlık kazanacak. Açık Bankacılık uygulamaları sayesinde, bankalar üçüncü partiler tarafından geliştirilmiş uygulamaları kendi servislerine ve müşterilerinin ihtiyaçlarına entegre edecek.
9- Yapay zeka ve internet nesnelerinin önlenemez bileşimi
Yapay zeka ve internet nesneleri bir araya geldiğinde online bankacılık ve hatta akıllı telefon uygulamaları bile önemini kaybedebilir. Evdeki buzdolabından semtteki markete sipariş gönderebildiğinizi ve ödemenin buzdolabında kayıtlı dijital cüzdandan otomatik olarak yapıldığını düşünün… Ya da, akıllı saatlerin temassız ödeme uygulamalarında ön plana çıktığını… Bu uygulamalar şimdiden Amazon Echo gibi ürünlerle ortaya çıktı.
10- Geleceğe hazır uygulamalar
Teknoloji öyle hızla ilerliyor ki, bugün geliştirilen uygulamaların kısa süre sonra demode kalma riski bulunuyor. Finansal kurumların sürekli alt yapı değiştirmesi ve büyük maliyetlere katlanmaları beklenemeyeceğinden geliştirilecek çözümlerin gelecekte kolayca güncellenebilecek, yeni şartlara uyum sağlayacak elastikiyete sahip olması gerekiyor. Bankalar bunun bilincinde olarak yeni uygulamalar ve servisler geliştirmek durumundalar.