Site icon TechInside

Çin araç satışları ile pazarı domine edecek!

Çin araç satışları

Çin, 2030’a kadar dünyadaki tüm arabaların yüzde 30’unu satmaya hazırlanıyor. 2030 yılına kadar, küresel olarak satılan araçların en az üçte birinin bir Çin markasının amblemini taşıması bekleniyor. Danışmanlık firması AlixPartners’ın Automotive News tarafından referans alınan bir raporuna göre, Çin’in pazar penetrasyonu Avrupa ve Rusya’da iki katına, Güney ve Güneydoğu Asya’da üç katına ve Orta Doğu ve Afrika’da neredeyse dört katına çıkacak. Kuzey Amerika’da, Çin markaları Meksika pazarının yüzde 20’sine hakim olacak.

Çin araç satışları ile Pazar hakimiyetini alıyor

Ancak ABD pazarı, yerel üretimi korumayı amaçlayan ticaret politikaları ve tarifeler nedeniyle zorluklarla karşı karşıya. Bu engeller önemli olsa da geçici önlemler olarak görülüyor. Çinli otomobil üreticileri, BYD, Chery ve Great Wall gibi markalar için Meksika’da pil elektrikli araç üretim ve montaj tesisleri dahil olmak üzere, ana üslerinin dışında üretim tesisleri kurmayı stratejik olarak planlıyor. Ayrıca, BYD ve Great Wall üretimi Brezilya ve Avrupa’ya genişletmeye hazırlanırken, Chery, Geely, LeapMotor ve SAIC MG Avrupa’da tesisler kurmayı planlıyor. Çin araç satışları için bu önemli markaları arkasına alacak.

Artan yerel üretim ve serbest ticaret, 2020’de NAFTA rolünü üstlenen Amerika Birleşik Devletleri, Meksika ve Kanada Anlaşması’nın (USMCA) bölgesel firmaları desteklemeyi amaçladığı iki yoldur. “Made in Mexico” rozetleri “Made in China” rozetlerinin yerini alırsa önceki tarifeler artık önemli olmayabilir. Ancak Çin’in zorunlu çalıştırma ve çevre sorunlarıyla ilgili geçmişi göz önüne alındığında müşteriler hala endişeli olabilir.

Bu endişelere rağmen, uygun fiyatlı Çin elektrikli araçlarının (EV) cazibesi yeni araba alıcılarını etkileyebilir. Örneğin, yepyeni bir BYD Seagull EV, 50.000 doların üzerindeki ABD elektrikli araç ortalamasına kıyasla 11.000 doların altında bir maliyete sahiptir. Hükümet sübvansiyonları, Çinli orijinal ekipman üreticilerinin (OEM’ler) bu rekabetçi fiyatları sunmasını sağlar. Yaşam maliyetleri arttıkça, tüketiciler daha yüksek fiyatlı seçenekler yerine finansal özgürlüğe ve değere öncelik verebilir.

Sonuç olarak, Çinli otomobil üreticileri Kuzey Amerika’da üretim kurarsa, adil çalışma koşullarını garanti altına alarak yerel iş kanunlarına uymaları gerekecek. Bu genişleme daha fazla rekabeti beraberinde getirebilir, tüketicilere otomobil pazarında daha fazla seçenek ve uygun fiyat sunabilir. 2030’un hızlı yaklaşımı hem zorluklar hem de fırsatlar getiriyor ve potansiyel olarak küresel otomotiv manzarasını yeniden şekillendiriyor.

Exit mobile version