Bitcoin ağının elektrik kullanımının farkında olanlar için muhtemelen bir şok olmayacak, ancak dünyanın en popüler kripto para birimi kendisini çalışır durumda tutmak için tonlarca su kullanıyor. Vrije Üniversitesi veri bilimi doktora adayı Alex de Vries’in yayınladığı bilimsel çalışmaya göre Bitcoin ağı 2023 yılında 2.237 gigalitre kadar su kullandı.
Bunu bir perspektife oturtmak gerekirse, 1 gigalitre suyun 1 milyar litre veya 1 milyon ton suya eşdeğer olduğunu belirtmekte fayda var. Yani 2023 yılında Bitcoin madencilik faaliyetlerinin tükettiği su İstanbul’un en büyük barajı olan Ömerli Barajı’nın tam 10 katı kadar. Dağılıma bakıldığında ise örneğin dünyadaki Bitcoin madenciliğinin yaklaşık üçte birinin gerçekleştiği ABD göz önüne alındığında De Vries’in tahminlerine göre, ABD’deki Bitcoin madencilik operasyonları bir yıl içinde 39 ila 120 gigalitre arasında su tüketiyor ki bu da 300.000 ABD hanesinin ya da Washington DC büyüklüğünde bir şehrin su tüketimine denk geliyor.
Bitcoin madenciliği nasıl su tüketiyor?
Peki ama Bitcoin madenciliği ile su tüketimi arasında nasıl bir bağ var? Hemen tüm endüstriyel faaliyetler gibi Bitcoin madenciliği de yüksek oranda enerji tüketir. Gerek bu enerjinin sağlanması için gereken santraller, gerekse de Bitcoin madenciliğinde kullanılan sistemlerin soğutulmasında ise yoğun bir biçimde su kullanılır.
Örnek vermek gerekirse 2021 yılında, bir Bitcoin madenciliği ve enerji üretimi şirketi olan Greenidge Generation, New York’un Seneca Gölü’ne büyük miktarlarda sıcak su boşalttığı iddiasıyla dünya çapında dikkat çekti. Şirket 2019 yılında bir zamanlar terk edilmiş olan bir enerji santralini Bitcoin madenciliği için yeniden kullanmış, bu da karbon emisyonlarının ve su kullanımının artmasına yol açmıştı. Bölge sakinleri, sıcak su deşarjlarının Seneca Gölü’nü eyalet su kalitesi standartlarının ötesine ısıttığına dair endişelerini dile getirdi. 2023 yılında çevre grupları Greenidge Generation’a Temiz Su Yasası ve diğer çevre yönetmeliklerini ihlal ettiği gerekçesiyle dava açtı.
Daha önce yapay zekânın elektrik tüketimi üzerindeki etkisiyle ilgili de bir araştırma yayınlayan De Vries yeni makalesinde Bitcoin fiyatının geçen yıl düşmesinin elektrik ve su tüketiminde benzer bir düşüşe yol açtığını, ancak bu yıl yaşanan toparlanmanın Mart 2023’te enerji tüketiminde tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşılmasına neden olduğunu söyledi. Mart ayının yıllık enerji kullanımı yaklaşık 141,9 terawatt-saat olarak gerçekleşti ki bu da 2021’deki enerji kullanımına kıyasla yüzde 35’lik bir artışa işaret ediyor.
Kripto camiası değişim istemiyor
Makale yazarı DeVries “Kripto para madenciliğiyle ilgili en acı verici şey, çok fazla hesaplama gücü ve çok fazla kaynak kullanması, ancak bu kaynakların yapay zeka gibi başka bir şey için kullanabileceğiniz bir tür model oluşturmaya gitmemesi. Sadece gereksiz hesaplamalar yapıyor,” diyor ve ekliyor: “Bitcoin topluluğu son derece muhafazakâr ve Bitcoin ile ilgili hiçbir şeyi – mekanizmasını, işlem sınırını – değiştirmek istemiyor”.
De Vries, Bitcoin blok zincirini çalışır durumda tutmanın neye mal olduğu konusunda daha fazla farkındalık yaratmanın bir yolu olarak çevresel etkinin açıklanmasını gerektiren son AB kripto para birimi düzenlemelerine atıfta bulundu ve makalede bunun artan su kıtlığı nedeniyle dünya için ciddi sorunlara yol açabileceğini belirtti.
Çin’in uygulamayı yasaklamasının ardından Bitcoin madenciliği için büyük bir kaynak haline gelen Kazakistan’da su kıtlığı şimdiden bir krize dönüşmüş durumda; iklim değişikliğinin şiddetlendirdiği su kıtlığının 2030 yılına kadar ülkenin başkentini susuz bırakacağı tahmin ediliyor. De Vries, 2021 yılında Kazakistan’da Bitcoin madenciliğinin yaklaşık 1.000 gigalitre su tükettiğini söyledi.