Science dergisinde paylaşılan bir araştırmaya göre veri ayıklama sürecinde her ne kadar kişisel bilgileriniz gizli tutulsa da, birkaç küçük detayla birlikte gizliliğiniz ortadan kaldırılabiliniyor. “Unique in the Shopping Mall: On the Reidentifiability of Credit Card Metadata” adlı çalışmada görev alan bir grup bilim insanı 1.1 milyon kredi kartı sahibinin 3 aylık dönemde 10 bin ayrı mağazadan yaptığı alışverişin detaylarını incelemiş.
İsim ve hesap numaraları gibi detaylar gizlense de, müşterilerin alışveriş alışkanlıkları üzerinden çıkartılan algoritmalar sayesinde kimliklerin belirlenebileceği kesinleşmiş. Araştırmaya göre sadece 4 verinin varlığı bile alışveriş yapanların yüzde 90’ını belli etmeye yetmiş. Çalışmanın içersinde yer alan MIT’den Yves-Alexandre de Montjoye ise, buradan çıkarttıkları sonucun veri güvenliği için tekrar düşünülmesi gerektiği olduğunu dile getiriyor.
Büyük veri içeriklerinin, kişilerin sağlık durumundan, eğitimine kadar çok sayıda başlıkta detayları ortaya çıkarabildiği görülürken, ilgili kurumların kimlik gizliliği konusundaki önlemlerinin bu gibi sebeplerle yetersiz olduğu anlaşılıyor. Kısacası eski tip kişisel veri güvenliği modelleri artık yeterli gelmiyor.
Daha önce yapılan farklı denemelerde de bu sürecin gerçek olduğu kanısına varılmış. Yani şirketler ve benzeri yapılar bu şekilde büyük veri setlerini açıkta bırakırsa, kullanıcıların gizliliğini büyük ölçüde tehlikeye atmış oluyor.