Google’ın benzer planları duyurmasından yaklaşık iki ay sonra gelen bu haber, Google’ın AWS ve Microsoft’un ardından halka açık bulut üçlüsünde üçüncü büyük oyuncu olarak “örnek olmak” için büyük ölçüde teşvik edildiği gerçeğini yansıtıyor.
AWS veya Azure’den tamamen ayrılmak daha ucuzsa, bir şirketin Google Cloud’a geçme olasılığı daha yüksek olabilir.
Ancak bu kararlar aynı zamanda Ocak ayında yürürlüğe giren ve bulut müşterilerinin sağlayıcıları tamamen farklı bir buluta; çoklu bulut yaklaşımını benimseyerek veya şirket içindeki tüm verileri şirket içi bir altyapıya geri çekiyor.
AWS halihazırda müşterilerinin sunucularından ayda 100 GB’a kadar veriyi ücretsiz olarak aktarmalarına izin veriyor olsa da bu, tüm veri depolarını “kaldırıp başka bir sağlayıcıya taşımak” isteyen şirketleri kapsamıyor ve AWS için etkili bir şekilde değişen şey de bu.
Avrupa Veri Yasası tamamen Avrupa’da rekabeti teşvik etmekle ilgili olsa da, AWS’nin hareketinin küresel operasyonlar için geçerli olduğunu da belirtmekte fayda var.
Verilerini AWS’nin dışına taşımak isteyen şirketlerin AWS ile iletişime geçmesi isteniyor; bu durumda AWS, görünüşe göre taşınan veriler için kredi verecek. AWS baş geliştirici savunucusu Sébastien Stormacq, değişiklikleri duyuran bir blog yazısında “bunu yapmamanızı içtenlikle umduğunu” söylüyor.
Birleşik Krallık’ın buluta kilitlenme uygulamalarına yönelik devam eden antitröst soruşturmasıyla ilgili bugünkü haberlerin ne anlama geldiği açık değil. Bu soruşturmanın önemli bir yönü çıkış ücretleriyle ilgiliydi ve Microsoft’un bu değişikliği yaparken iki rakibine katıldığını varsayarsak, bu durum düzenleyicileri endişelendirecek bir şey daha yok olacak.
Bununla birlikte, burada oyunda başka faktörler de var. Birleşik Krallık Rekabet ve Piyasalar Otoritesi (CMA) tarafından belirlenen bir diğer sorun, bulut şirketlerinin ürünlerini rakip hizmetlerle iyi performans göstermeyecek şekilde tasarladığı alanlarla ilgili birlikte çalışabilirlikti.
Ücretlerin kaldırılması, CMA’nın deyimiyle “geçişin önündeki teknik engelleri” kesin bir netlikte ortadan kaldırmıyor; bu nedenle, hâlâ bazı düzenleyici olumsuzluklar yaşanabilir.