Journal of Marketing’de yayınlanan yeni bir araştırma, ürün ambalajlarındaki yüksek doygunluktaki renklerin tüketicilerin güç ve etkililik algılarını önemli ölçüde etkilediğini ve sıklıkla ürünlerin az veya yanlış kullanımı gibi istenmeyen davranışlara yol açtığını ortaya koyuyor.
Ambalaj renkleri tüketici pazarlamasında etkili
Çalışma, canlı ambalaj renklerine sahip ürünlerin, soluk tonlara sahip olanlardan sürekli olarak daha güçlü veya etkili olarak algılandığını buldu. Bu etki, özellikle tüketicilerin cesur renkleri artan güçle eş tuttuğu temizlik maddeleri ve dezenfektanlar gibi kategorilerde belirgindir.
Artan etki algısı, beklenmeyen sonuçlara yol açabilir. Örneğin, tüketiciler daha az bir miktarın yeterli olacağını varsayarak parlak renkli bir dezenfektanı az dozda alabilir. Benzer şekilde, kalın ambalajlı ilaçlar aşırı güçlü olarak görülebilir ve bu da tereddüt veya yanlış kullanıma neden olabilir.
Cesur ambalaj renkleri etkili bir şekilde etkinliği iletebilir ve tüketicinin dikkatini çekebilir, ancak istenmeyen sonuçlardan kaçınmak için sorumlu bir şekilde kullanılmalıdır. Çalışma, markalar ve politika yapıcılar için eyleme geçirilebilir içgörüler sunuyor:
Ambalaj tasarımı: Markalar, etkiyi vurgulamak için canlı renkler kullanabilirler ancak yanlış anlaşılmaları önlemek için net kullanım talimatları eklemelidirler.
Eğitim kampanyaları: Politika yapıcılar ve perakendeciler, tüketicileri doğru ürün kullanımı, israfın azaltılması ve potansiyel zararlar konusunda eğitmek için kampanyalar geliştirebilirler.
Sürdürülebilirlik çalışmaları: Ürünlerin yetersiz veya yanlış kullanımının ele alınması, gereksiz atıkları azaltabilir ve daha geniş kapsamlı çevresel hedeflere katkıda bulunabilir.
Bu araştırma, görsel tasarımın tüketici beklentileri ve ürün işlevselliğiyle uyumlu hale getirilmesinin önemini vurguluyor. Ambalajın genellikle tüketiciler için birincil temas noktası olarak hizmet ettiği bir dünyada, dengeyi doğru bir şekilde sağlamak hayati önem taşıyor.