Ders uzay hukuku, ünite 1. Konu: Uluslararası Uzay İstasyonu’nun hukuki hüviyeti…
Her ülkenin kendi içinde farklı gündemleri olur. Örnek olarak yaklaşan seçimler öncesinde Türkiye’nin gündemine seçim konusunun girmesini düşünebiliriz. Ancak bazı konular var ki, ülke sınırları ve yerel hukukun burada lafı geçmiyor. Tıpkı uzayda yaşanacak istenmeyen bir durumda hangi ülkenin ya da ülkelerin sorumlu olacağı gibi.
Bugünlerde Birleşmiş Milletler’in Viyana’daki ofisinde tam da bu konu konuşuluyor. Uluslararası Uzay İstasyonu‘nda farklı ülkelerden astronot ve kozmonotları ağırlayan bu merkez, farklı ülkelerin uzay ajanslarının desteğiyle yoluna devam ediyor.
Foreign Policy için bu konuyla ilgili bir yazı kaleme alan Benjamin Soloway, konunun Birleşmiş Milletler’in konuyla ilgili U.N. Office for Outer Space Affairs – UNOOSA bürosunun gündemine geldiğini belirtiyor. Yapılan oturumda insanların uzaydaki aktiviteleri sonucu oluşabilecek zararlarda kimlerin sorumlu olacağı görüşülmüş durumda.
Bu tip durumlara örnek olarak ise astronot ya da kozmonotlardan birinin öldürülmesi durumunda kimin (hangi ülkenin) suçlu ilan edileceği veriliyor. Toplanan komite, bununla ilgili görüşmelerine bir süre daha devam edecek. UNOOSA’nın ajandasında görüşmelerin 24 Nisan’a kadar süreceği görülüyor.
Neden önemli?
İlk başta, uzaya astronot gönderen kaç ülke var ki diye düşünebilir. Ancak durum bundan ibaret değil. Bugün uzay çalışmaları yapan ya da bir uzay ajansı kurarak bunun üzerinden çalışmalarını sürdüren ülkelerin sayısı bile çift haneli rakamlara ulaşmış durumda. Bu nedenle gerçekleştirilecek 54. oturumda alınacak kararların ileride yaşanabilecek olaylar için bir zemin oluşturacağını söylemek mümkün.
UNOOSA’nın gündemindeki ilgi çekici başlıklardan biri ise “Space Traffic Management” başlığını taşıyor. Uluslararası Uzay Hukuku Enstitüsü ve Avrupa Uzay Hukuku Merkezi‘nin ortaklaşa düzenlediği bu alt etkinlik, uzaya güvenli bir ulaşım ve uzaydan güvenli bir şekilde geri dönmenin yanı sıra iletişim standartlarını belirleme noktasında da kritik rol üstleniyor.
Bu yılki görüşmeler, 2006 – 2016 yılını kapsayan ilk dönemin sonuçlarının değerlendirilmesi dışında, 2016 ve sonrası için devrede olacak yeni çalışmaların şekillenmesi açısından da önemli. Gündemin ana başlıkları arasında 2030 yılına kadar gerçekleştirilecek uzay aktiviteleri ile uzay trafiği kurallarının detaylarının belirlenmesi bulunuyor.