Reuters’in bildirdiğine göre, Avrupa Birliği (AB) ve Japonya; yarı iletkenler, siber güvenlik ve denizaltı kabloları konusundaki işbirliğini geliştirmeyi kabul ettiler. AB’nin İç Pazar Komiseri Thierry Breton, Japonya’da hükümet yetkilileri ve şirketlerle buluşuyor.
İki ortak, çip tedarik zincirini izleyecek ve hatta hem AB’nin hem de Japonya’nın teknolojik yeteneklerini daha hızlı ilerletmeye yardımcı olmak için araştırmacı ve mühendis değişimini kolaylaştıracak. Breton, “yarı iletkenlerin tedarik zincirini güvence altına almanın” gerçekten önemli olduğunu söyledi.
Yarı iletkenler, bugün dünya için çok önemli. Bilgisayarlarda, telefonlarda, arabalarda ve tüm akıllı cihazlarınızda kullanılıyor. Yeterince olmaması durumu fiyatlar yükseltip ve telefonlar ve bilgisayarlar gibi temel öğeleri daha pahalı hale getirebiliyor.
Yarı iletken tedarik zincirleri ve Asya’ya aşırı güvenme sorunu, Çin’in sıfır COVID politikası izlediği için çok katı karantina önlemleri uyguladığı COVID-19 salgını sırasında gün yüzüne çıktı.
Tedarik zincirini çeşitlendirmeye yardımcı olmak için Almanya ve İtalya, daha yüksek Avrupa ücretlerini telafi etmek için sübvansiyonlarla da olsa, fabrikalar kurmak ve yeni işler yaratmak için Intel’i ülkelerine çektiler. Intel, AB’nin bir komşusu olan İsrail’deki operasyonlarını da genişletti.
Reuters’a göre Japonya, çip endüstrisine destek vermek için sübvansiyonlar da sunuyor. Japonya’da çip endüstrisi malzeme ve ekipmanda bir avantaja sahip ancak küresel pazar payını istikrarlı bir şekilde kaybediyor.
Japon hükümetinin desteklediği yarı iletken şirketlerden biri Rapidus Corporation’ı da içeriyor. Breton’un AB ve Japonya arasındaki işbirliğini görüşmek üzere Salı günü bu işletmeyle bir araya gelmesi bekleniyor.
Şu anda önemli adımlar atılırken, Intel‘in kurmayı kabul ettiği fabrikalar gibi birkaç yatırım daha birkaç yıl için meyve vermeyecek.
AB-Japonya ortaklığının sonuçlandırılmasının ne kadar süreceği belli değil, ancak ortaklar daha fazla görüşme için gelecek yılın ilk yarısında Brüksel’de bir araya gelmeyi kabul ettiler.