Ahmet San adını bizim kuşak çok iyi bilir. Türkiye’ye yabancı filmlerin ayları bulan zaman farklarıyla geldiği bir dönemden aynı saat dilimine geçtiğimiz bir dönemde gerçekleştirdiği dev organizasyonlarla akıllara kazınmıştır. Michael Jackson ve Metallica’nın Türkiye’deki ilk konserlerinin organizatörü olan San, kendimizi dünya vatandaşı gibi hissetmemize katkıda bulunmuştur. Popstar Türkiye şarkı yarışmasının ilk sezonunda jüri üyesi olan San, 1990’lı yıllarda Tarkan, Sezen Aksu, Kenan Doğulu gibi isimlerin menajerliğini yapmıştır. Ahmet San’ın mesleki marka değeri için bu kadarını yazmak yeterli herhalde. Bizden daha gençlere Google ve Vikipedi’de araştırma yapmalarını tavsiye ediyorum.
Bu ismin 11 yıllık hazırlık sürecinin ardından 19 Mayıs 2023’ü soft opening tarihi olarak vererek bir proje açıklamasını dikkate almak gerekiyor. Hollywood ile Bollywood’un arasında yer alan MIDWOOD stüdyolarının hedef piyasasının çok geniş olduğunu anlamak zor değil.
Tanıtımda, “MIDWOOD Stüdyoları, aynı anda dört Hollywood prodüksiyonu ile eş zamanlı çekim yapmaya imkân tanıyan ve ayrıca altı adet Bollywood, Chinawood ile Avrupa ve Türk sinema endüstrisi olmak üzere aynı anda 10 film için komple hizmet üretebilecek. Böylelikle senede toplam 15’i büyük Hollywood prodüksiyonu olmak üzere diğer kategorilerde ise 35 farklı prodüksiyon çekme kapasitesi ile yılda 50 film çekilebilecek bir kapasiteye ulaşacak” deniliyor.
ABD’deki pazarlama ayağına kadar düşünülmüş olan proje, dijital platformların değiştirdiği medya ve eğlence sektöründe çok önemli bir yeri doldurabilir. İnternete erişimin artması ve internet kalitesinin artması, bu platformların yaygınlaşmasını sağlarken yerel içeriğin önemini artırıyor. Netflix, CEO’su yıllar önce Hindistan’da internet kullanıcı sayısındaki muazzam artışı ıskaladığı için hatalı olduğunu ve bu coğrafyaya yönelik yapımlara yöneleceklerini Finacial Times gazetesine açıklarken Türkiye’ye gelen Netflix yöneticileri ile görüştüğümüzde Hindistan ile sınırlı kalmayan ve Ortadoğu’ya uzanan üretim planları olduğunu öğreniyorduk. Sonrasında Türkiye’de çekilen Atiye, Muhafız ve Bir Başkadır gibi diziler karşımıza çıktı. Bu, saatlerce süren uzun dizilerin aksine kısa süreli ve çok daha tempolu dizileri ortaya çıkardı.
Gelecek dönemde global dijital medya platformları arasındaki rekabet ve Türk dizi sektörünün yarattığı bilinirliğin sinema sektörüne yansıyan yan etkileri ya da oyun ve filmin birleşmesi ve hatta sanal gerçeklik dünyasında oluşturulacak yeni nesil eğlence içeriği San’ın yatırımına farklı anlamlar yükleyebilir. Bunu zaman gösterecek ama önemli bir ismin önemli bir dönüşüm sürecinde iddialı bir projeyle ortaya çıkması heyecan verici.