Robot kaslar günümüzde modern araştırmaların büyük bir bölümünü oluşturuyor ve sadece eklemleri güçlü bir şekilde hareket ettirmeyi değil verimli bir şekilde hareket ettirmeyi de amaçlıyor. Robot kaslara daha az enerji tükettirip yeterince güç ürettirerek daha hafif ve sıkı bir şekilde bizim kaslarımızın yaptığı işleri yaptırmaya ihtiyacımız var. Bu alanda problemi sınırdan bir adım ileri taşıyan gayet iyi gelişmeler var: eğer kabul edilebilir robot kasları yapabilmeye başlıyorsak o halde itmeleri ve çekmeleri için kabul edilebilir robot eklemleri de yapmalıyız.
Yeni bir Japon araştırması vücudumuzdaki eklemlerin çalışma prensiplerinden ilham alarak kültür ortamında üretilmiş kasları eklemlerin iki yanından çektirmek suretiyle ilk “zıt” robot eklemleri yaptı.
Ön kolunuzu üst kolunuz ile paralel hale getirmek için yukarı kaldırdığınızda kol kasınızı esas hareketi sağlamak için kullanırken pazu kasınızı rahatlatır ve dirseğinizin öteki tarafından uyguladığınız kuvvet ile gerersiniz. Ön kolunuzu geri çekerken ise bu işlemin tersi meydana gelir ve bir kası rahatlatırken zıttı ile etkileşime geçmenizi sağlayan nörolojik tetikleyiciler vardır. Bu ‘iki kaslı’ sistem sadece iki yöne birden hareket etmek için yüksek bir potansiyel enerji barındırmakla kalmaz aynı zamanda her birine sürekli büzüştürme uygulayarak kısa kalmalarını sağlar. Her bir kas her seferinde zıttı olan kası gerdiği için hiçbiri çok fazla kasılıp kullanılamaz hale gelmez.
Bu durum üretilen pek çok kas örneği için büyük bir problem teşkil ediyordu fakat omyrgalı canlıların kas yapısındaki zıt sistemi kullanan araştırmacılar her iki tarafa da kalıcı şekilde kasılmasını engelleyebildi. Yeni kasların eski teknolojilere göre 10 kat daha dayanıklı olması bekleniyor. Bu şekilde robotlar sadece daha uzun ömürlü olmakla kalmayacak, aynı zamanda bir objeyi uzun bir süre boyunca sıkı bir şekilde tutmak, kaslardan sadece bir kısmını oynatmak gibi kaçınmak zorunda kaldıkları şeyleri de yapabilecekler. Zıt dizayn bu tip sürekli kasılmaların uzun süreli aşındırma yapmasını engelliyor.
Araştırmada kültürlenmiş kas hücreleri elektriksel impulslar ile etkileşime geçmek üzere aktifleştirildi. Böylece bedenin nöronları aktif hale getirmek için kullandığı kimyasal sinyal yerine aktifleşmenin direkt başladığı gerçek bir şok geçirilmiş oldu. Gerçek biyolojik kaslar üzerlerinde kendilerini oluşturan hücrelerin küçük kasılmaları sayesinde kasılıyorlar. Her bir hücre sadece küçük bir alanda kasılabiliyor fakat milyonlarca kas hücresi bir araya geldiğinde bu küçük kasılmalar başlangıç ve bitişte eşit güç harcayan büyük güçlü hareketlere dönüşüyor. Tüm bunlar için de vücudun herhangi bir yerine tek bir motor veya uyarıcı koymak gerekmiyor – yapay kaslar üzerine yapılan modern araştırmaların bu özellikleri taklit etmeye yoğunlaşmasını anlamak kolay.
Bu bizi, geleceğin ev robotlarını metal veya plastik iskeleti belli bir hayvandan alınan veya sadece robotlara özgü üretilen kaslarla bağlanmış olacağını hayal etmeye zorluyor. Böyle bir durumda DNA kanıtı toplayıp robot genomu içerisindeki devlet tarafından yönetilen kimlik etiketlerini araştırarak hangi robotun suç işlediğini öğrenebiliriz.
Canlı dokunun büyük problemi ise onu beslemenin ve güç vermenin özel nem seviyeleri, farklı pek çok metabolit/vitamin ve tüm bunların işlemesi için bir çeşit dolaşım sistemi mekanizması gereklilikleri sebebiyle oldukça zor olması. Elbette pek çok robot her halükarda bir dolaşım sistemine ihtiyaç duyacak (sadece soğutma için bile olsa) ancak uzun süreli dayanıklılık için bu tip dolaşım sistemlerini en az sayıda tutmak gerekecek.
Yine de şu an içinde bulunduğumuz çağ ileride robotik alanı geliştiğinde geriye dönüp bakacağımız çağ olacak. Zıt birleşik eklemler veya grafen mikro uyarıcılar veya her ne olursa olsun geleceğin şekil bulmasını izlemek oldukça zevkli olacak.
Bu yazı ilk olarak Geek sitesinde yayınlanmıştır.
TechInside Analizi: Tarihin belli dönemlerinde teknolojik açıdan önemli dönüm noktaları yaşanıyor. Buhar makineleri, seri üretim, internet, nesnelerin interneti ve elbette bu haberimizde bahsedilen robotların geleceğinde devrim yapacak bir teknoloji. Bu teknolojilerden ne kadar erken haberdar olup, önemini kavrarsak, o denli hızlı üzerinde çalışmaya başlayarak bu devrimlerin bir parçası olabiliriz. Aksi takdirde takipçisi olmaktan kurtulamayacağız.