Konuk yazarımız Murat Bayraktar tarafından kaleme alınan bu makale ilk olarak TechInside dergisi Haziran sayısında yer almıştır.
Geçen hafta yaptığımız keyifli bir sohbet sırasında tartıştığımız bir konu, benim en sevdiğim TV kanalı The Weather Channel ile ilgili olunca, bu ayın konusu belli oldu. Penta Teknoloji Kurumsal Çözümler Satış ve Pazarlama Direktörü Necmi Ön bey ile yaptığımız bir sohbette bu konu gündeme geldi, izni ile bu konuyu kaleme alıyorum.
The Weather Channel, benim aktif Microsoft sunucu çözümleri danışmanı olarak çalıştığım 1995-2008 yılları arasında teknolojiyi yakından öğrenmek için yaptığım yirmiden çok Seattle ziyaretimde otel odamda her zaman açık olan tek kanal oldu. Hatta 2000 öncesi yıllarda yaptığım nerede ise tüm ziyaretlerde – ABD’de doktora yapan bir arkadaşımın da tavsiyesi ile – Amerika’da her TV kanalında bulunun altyazı özelliğini aktif ederek, İngilizce öğrenmemde bu kanalın direkt etkisi oldu bile diyebilirim.
Şakası bir yana, Weather Channel’in, nerede ise 15 dakikalık periyotlarda güncellenen, tüm ülkeyi kapsayacak şekilde sokak sokak detaylı hava tahmini yapması, beni her zaman çok etkiledi. Bu hizmetin arkasında yatan meteoroloji biliminin yanı sıra, kanalın veri işleme, veri analizi ve raporlama teknoloji altyapısının gerçek güç olduğunu bilmem de hayranlığımın ilk nedeni oldu.
Geçenlerde sektör basınında ve bloglarda da yer alan bu satınalma, yazımın giriş bölümü olan The Weather Channel’ı kapsamıyor. Aslında firmanın TV kanalı hariç nerede ise herşeyin IBM tarafından satın alındığını söyleyebiliriz. TV kanalı da, muhtemelen IBM Watson’a entegre edilecek Weather Company bilişim sistemleri, web siteleri ve analitik hizmetlerinin bundan sonraki uzun yıllar boyunca müşterisi olacaktır.
Günümüzde neredeyse her bilişim üreticisinin Big Data, İş Analitiği, IoT gibi popüler terimleri, yeni üretecekleri ürünlerin yapı taşı yapmaya başladığı bu günlerde, IBM’in bu satınalması tam isabet gibi duruyor. Hava durumu tahmini için üretilecek, saklanacak ve işlenecek veri miktarını düşününce “Büyük veri bu değil de ne?” diyeceği geliyor insanın.
Nesnelerin İnterneti olanca hızı ile geliyor. IBM’in tüm kullandığımız nesnelere hava durumu tahminini servis ettiği günleri hayal edin. Bu teknoloji ile geliştirilecek çözümler ve pazarlama hareketlerinin ucu bucağı yok gibi duruyor.
Yakın gelecekte, popüler taksi uygulamanızdan bulunduğunuz lokasyona bir taksi çağırdığınızı hayal edin. Akıllı telefonunuzun lokalizasyon bilgisinden hala evde olduğunuzu anlayan akıllı ceketiniz, “Şu anda dışarıda hava iyi ama yarım saat sonra yağmur başlayacak, buna göre şemsiyenizi alsanız iyi olur” diye bir uyarıyı, buzdolabınızın üstündeki akıllı ekrana ve saatinize gönderirse şaşırmayın derim.
Ne dersiniz, sevgili dostumuz Watson, Jeopardy (Bizdeki adı ile Riziko) şampiyonu ve her türlü ürün ile yemek yapabilen süper bir şef görevlerini yerine getirdikten sonra, şimdi de Weather Company ile hava durumu sunucusu mu oluyor acaba?