Techinside Google News
Techinside Google News

Uydular deprem tespiti için kullanılabilir mi?

Ülkemizdeki deprem felaketini inceleyen bir araştırmacı uydulardaki verilere odaklandı. Peki uydular deprem tespiti konusunda başarılı sonuç veriyor mu?
- Advertisement -

Uydular depremlerden haftalar önce erken uyarı işaretlerinin tespit edilmesine yardımcı olabilir. Litosfer ve iyonosferdeki anormallikler günler öncesinden tespit edilebiliyor. Uydular deprem tespiti için anomalilikleri izleyebiliyor.

Ülkemizde Şubat 2023’teki yıkıcı depremin ardından, bir araştırmacı günler, hatta haftalar önce ortaya çıkan bazı ilgi çekici potansiyel uyarı işaretlerini ortaya çıkardı. Eğer bu modeller devam ederse, bu çok daha eski deprem tespit ve uyarı sistemleri için yeni bir dönem anlamına gelebilir.

Uydular deprem tespiti için anomaliliklerde kullanılabilir

Tahran Üniversitesi’nden Dr. Mehdi Akhoondzadeh, 7.8 büyüklüğündeki depremin gerçekleştiği zamana ait uydu verilerini incelemeye karar verdi. Çin’in Zhangheng 1, NASA’nın Aqua ve Aura’sı ve Avrupa Uzay Ajansı’nın Swarm uydu üçlüsü gibi yörünge görevlerinden elde edilen okumaları inceledi. ABD Jeolojik Araştırma Kurumu’nun (USGS) deprem kayıtlarıyla çapraz kontrol yapıldıktan sonra çok ilginç bazı anormallikler ortaya çıktı.

Akhoondzadeh’in Uygulamalı Jeodezi Dergisi’nde yayınlanan makalesine göre, en çarpıcı ipucu aslında büyük ipucundan yaklaşık üç hafta önce yeraltında başladı. Aqua’daki cihazlar, 19 ila 12 gün önce, kabuk ve üst mantonun bir kısmı da dahil olmak üzere gezegenimizin en dış katı kabuğu olan litosferde bir sıcaklık artışı tespit etti. Fakat bu sadece bir başlangıçtı. Birkaç gün içinde, su buharı, metan, ozon, karbon monoksit ve “aerosol optik derinliği” olarak adlandırılan havadaki parçacıklar üzerinde garip okumalar şeklinde başka atmosferik bozukluklar da ortaya çıkmaya başladı. Bu atmosferik belirtiler yaklaşık beş gün sürdü.

Soluduğumuz havanın üzerindeki yüklü parçacıklardan oluşan süper bölge olan iyonosferin partiye katılması en uzun sürdü. Beş gün sonra bazı iyonosferik düzensizlikler ortaya çıktı, ancak elektron yoğunluğu ve sıcaklık sapmaları gibi gerçekten şüphe götürmez işaretler yalnızca 24 saat öncesine kadar fark edilmedi.

Akhoondzadeh, litosferden atmosfere, oradan da iyonosfere doğru ilerlemenin önemli bir ipucu olduğunu düşünüyor. Bu anormalliklerin tamamının, son kırılmadan çok önce, Dünya kabuğunun derinliklerinde gürleyen süreçlerden kaynaklandığı ileri sürülüyor. Erken sismik tehlike işaretlerini sağlayabilecek kapsayıcı bir fenomen olarak “litosfer-atmosfer-iyonosfer eşleşmesi” veya LAIC fikrini öne sürüyor. Elbette bu, şu ana kadar yaşanan tek bir depreme bakıldığında sadece bir hipotezden ibaret. Araştırmacıların, LAIC’in güvenilir bir öncü sistem olarak ortaya çıkıp çıkmadığını görmek için farklı bölgelerdeki çok daha fazla olaydan elde edilen verileri analiz etmesi gerekecek.

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda paylaşın!

SON VİDEO

TÜMÜ

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlginizi çekebilir