Yeni anlaşma, Tinder, Match, OkCupid, Hinge ve diğerlerinin bulunduğu çöpçatanlık uygulaması devine ait 1.000’den fazla kurumsal lisansı içeriyor.
Şirketin söylediğine göre, yapay zeka teknolojisi, Match Group çalışanlarının işle ilgili görevlerinde onlara yardımcı olmak için kullanılacak ve bu, şirketin 2024’teki 20 milyon dolarlık AI bahsi’nin bir parçası olarak gelecek.
Basın bültenleri doğası gereği şirket haberlerinin coşkulu bir şekilde paylaşılması eğilimindeyken, ChatGPT’nin kaleme aldığı sürüm biraz abartılı (!) olup, ChatGPT’nin “ekoloji adamı olmayı” vaat ettiği gibi şeyler söylüyor… Hatta ChatGPT’den bir alıntı bile sunuldu: “Match Group benimle eşleştiği için çok heyecanlıyım. Birlikte sadece buzları kırmıyoruz; onu eritiyoruz ve işin yapılma şeklini yeniden şekillendiriyoruz.“
Daha önce bu şirket mektuplarının yazılmasında harcanan insan odaklı editoryal çalışmayı özleyeceğimizi kim bilebilirdi?
Haberin kendisi hakkında Match Group, AI teknolojisinin ve özellikle ChatGPT-4’ün iletişimler de dahil olmak üzere; kodlama, tasarım, analiz, şablon oluşturma ve diğer günlük görevlerde yardımcı olmak için kullanılacağını belirtiyor. Şirketin kurumsal verilerini korumak için, yalnızca eğitimli ve lisanslı şirket çalışanlarının OpenAI araçlarına erişim sağlayacağını belirtti.
Bu araçları kullanmadan önce, Match Group çalışanlarının sorumlu kullanım, teknolojinin yetenekleri ve sınırlamalarına odaklanan zorunlu bir eğitimden geçmesi gerekecek. Kullanım, şirketin mevcut gizlilik uygulamaları ve AI prensipleri tarafından da yönlendirilecek. Şirketin anlaşmanın maliyetini veya bu anlaşmanın teknoloji devinin alt satırını nasıl etkileyeceğini paylaşmayı reddettiği, ancak Match’in AI araçlarının takımları daha verimli hale getireceğine inandığı belirtildi.
Şirket yöneticileri, son dönem kazançlarını açıklarken şirketin AI için planlarını dile getirdi ve bu yıl uygulama geliştiricisinin mevcut ürünlerini geliştirmek ve yeni ürünler oluşturmak için AI teknolojisini kullanacağını belirtti.
Şirketin hissedar mektubu, AI’in flört uygulaması deneyiminin çeşitli yönlerini nasıl geliştirebileceğini açıkladı. Örneğin, Match’in AI destekli fotoğraf seçicisi gibi özellikleri test ettiği profil oluşturma sürecine yardımcı olabilir ve biyografi oluşturma için üretken AI’dan faydalanabilir. Şirket, AI’nin ayrıca eşleştirme yeteneklerini ve eşleştirmeden sonra kullanıcıya rehberlik etme yeteneklerini de geliştireceğini belirtti. Bunlar arasında, konuşma başlatıcıları, itişmeler ve buluşma fikirleri sunma gibi alanlar bulunmaktadır.
CEO Bernard Kim, Ocak ayının sonlarında yapılan kazanç telefon görüşmesinde, “AI’in uygulamaların her yönünü etkileyeceğini ve profil kalitesini, keşfedilebilirliği ve eşleştirmeyi iyileştirerek, kullanıcıların bağlantı kurduğu daha güvenli bir ortam yaratmayı öncelikli hale getireceğini” belirtti.
Kim, AI’in şirketin ve işin geleceği için varoluşsal bir öneme sahip olduğuna inandığını vurgulayarak, kullanıcı deneyimlerini önemli ölçüde geliştirerek ürünlerimizi gerçekten daha iyi hale getireceğini ifade etti.
Şirket ayrıca, 2024’te test etmeye başlayacağı bağımsız AI destekli uygulamaları oluşturmak için AI‘i kullanmayı önerdi.
Merkezi bir yenilik ekibi, AI’i Match’in uygulama portföyüne entegre etmek ve yeni fikirleri kuluçkalamakla görevli. Bu çalışmaların bir kısmı, Match’in 2021’de 1.73 milyar dolara satın aldığı Hyperconnect takımı tarafından yürütülmüyor. Ancak, bu yatırımın Tinder kadar büyük veya popüler yeni bir çığır açan uygulamayla henüz sonuçlanmadığı belirtildi.
Match’in portföyündeki daha geniş AI girişimlerinde OpenAI teknolojisinden faydalanıp faydalanmayacağı sorulduğunda, temsilci cevap vermekten kaçındı.
Ancak, şirketin 2024’te 20 milyon ila 30 milyon dolar arasında bir AI yeniliğine yatırım yapacağını söylediği belirtildi.