Günümüzde, veri merkezleri dijital dünyanın temel taşlarından biri haline gelmiş durumda. Uluslararası Enerji Ajansı‘nın (IEA) yeni raporuna göre, kripto paralar ve yapay zeka teknolojilerinin yaygınlaşmasıyla birlikte, veri merkezlerinin elektrik tüketimi adeta balon gibi şişiyor.
IEA’nın yayınladığı yıllık elektrik raporuna göre, 2022 yılında veri merkezleri, kripto paralar ve yapay zeka kullanımıyla küresel elektrik talebinin yüzde 2’sini karşıladı ve 460TWh elektrik tüketti. Bu, Türkiye’nin 2023 yılındaki toplam elektrik tüketiminin neredeyse 1.5 katına denk geliyor. Rapor, kripto para madenciliğinin tek başına 110TWh elektrik tüketerek bu miktarın dörtte birini oluşturduğunu gösteriyor.
2026 yılına kadar, merkezlerinden kaynaklanan elektrik tüketiminin, kripto paralar ve yapay zeka kullanımıyla birlikte 1.050TWh’ye kadar çıkması bekleniyor. Bu durum, çevresel etkiler konusunda endişelere yol açıyor.
ABD, dünya genelindeki 8.000 veri merkezinin yüzde 33’üne ev sahipliği yaparken, aynı zamanda en fazla Bitcoin madenciliğinin yapıldığı ülke konumunda. IEA, ABD’deki veri merkezi elektrik tüketiminin önümüzdeki yıllarda “hızlı bir şekilde” artacağını ve 2026’da ülkenin toplam elektrik talebinin yüzde 6’sını oluşturacağını tahmin ediyor.
Veri merkezlerinin temel görevi bilgisayarları depolamak olmasına rağmen, yapay zeka kullanımıyla birlikte elektrik talepleri artıyor. IEA raporuna göre, Google Arama gibi tamamen yapay zekayı içeren uygulamaların elektrik talepleri on kat artabiliyor.
Kripto paraların elektrik talebinin 2026’ya kadar yüzde 40 oranında artması bekleniyor. Ancak, Ethereum’un enerji verimliliğini artırarak elektrik kullanımını yüzde 99’dan fazla azalttığı örnekler de bulunuyor. Diğer yandan, Bitcoin ağı çevresel etkileri sınırlamak konusunda aynı adımları atmıyor.
Bu gelişmeler, veri merkezlerinin sürdürülebilir enerji ve çevresel etkileri konusundaki önemi üzerine düşündürüyor.