Pazartesi günü Kaliforniya federal mahkemesinde, ABD Bölge Yargıcı William Orrick, Stability AI, Midjourney ve DeviantArt şirketlerine karşı açılan bir yapay zeka telif hakkı davasını ele aldı ve bazı iddiaları reddetti. Dava, görsel sanatçılar Sarah Andersen, Kelly McKernan ve Karla Ortiz tarafından açılmıştı.
Yargıç, sanatçıların iddialarının bir kısmını reddetti ve sadece belirli noktalarda değişiklik yapmalarına izin verdi. Özellikle, Yargıç Orrick, McKernan ve Ortiz’in telif hakkı ihlali iddialarını tamamen reddetti. Ancak Sarah Andersen’in Stability AI’nin Stable Diffusion teknolojisi ile ilgili temel iddiasını sürdürmesine izin verdi. Andersen, bu teknolojinin kendi çalışmalarının telif haklarını ihlal ettiği konusundaki iddiasını devam ettirebilecek.
Bu dava, benzer telif hakkı ihlali iddialarının merkezinde yer alıyor ve diğer sanatçılar, yazarlar ve telif hakkı sahipleri tarafından üretken yapay zeka şirketlerine karşı açılan benzer davalarda da gündeme gelmişti.
Yargıç Orrick, Stability AI‘nin bu iddiaların belirsizliğini kabul ettiğini ve belirli bir noktada bu iddiaların doğruluğunun belirlenemeyeceğini belirtti. Sanatçıların avukatları ise temel iddialarının hala geçerli olduğunu ve diğer endişelerini ilerleyen bir değişiklik şikayeti ile mahkemeye sunabileceklerini söylediler.
Stability AI, Midjourney ve DeviantArt temsilcileri ise karara hemen yanıt vermediler. Sanatçılar, Ocak ayındaki şikayetlerinde Stability AI’nin Stable Diffusion teknolojisi ile internetten izinsiz milyarlarca görüntüyü kullanarak kendi imajlarını oluşturmayı öğrettiğini iddia etmişlerdi.
Yargıç Orrick, bu üç şirketin gerçekten yarattığı görüntülerin muhtemelen sanatçıların telif haklarını ihlal etmediği konusunda hemfikir olduğunu ifade etti. Ancak, görüntülerin benzerliği konusunda kesin bir kanıt sunulmadan bu iddiaların devam edebileceğine ikna olmadığını belirtti. Ayrıca, şirketlerin tanıtım haklarına ve haksız rekabet iddialarına da izin vermedi.
Bu karar, yapay zeka ve telif hakkı konularındaki hukuki sorunların karmaşıklığını ve gelişmekte olan yasal çerçeveyi yansıtıyor. Sanatçılar ve yapay zeka şirketleri arasındaki bu tür davaların ilerleyen dönemde daha fazla dikkat çekeceği muhtemel.