Autodesk’e göre bu yıl, farklı malzeme ve teknolojilerle “canlanan” binaları, dijital şehirleri ve hatta uzayda üretimi konuşacağız. 3D yazıcılar ve baskı, büyük veri, artırılmış gerçeklik gibi son dönemde hayatımızı değiştirmeye başlayan önemli teknolojik kavramlar bu yıl daha da yoğun olarak hayatımızda yer alacak.
2015 trendlerini sekiz başlıkta toplayan Autodesk’in belirlediği kavramlar şu şekilde sıralanıyor;
Kitlesel kişileştirme
3D yazıcıdan kişiselleştirilmiş kulaklık üreten ABD merkezli start-up Normal, bu yolla müşterilerinin kulaklarına ideal şekilde oturan kulaklıkları sunuyor. Normal CEO’su Nikki Kaufman’ın tanımıyla “vücudunuza özel olarak üretilen” bu kulaklıklar, kişiselleştirilmiş ürünlerin gelebileceği en son noktaya bir örnek. Son yıllarda pek çok şirket müşterilerine, ürünlerini önceden tanımlanmış seçenekler üzerinden kendi zevk ve tercihlerine göre kişiselleştirme imkanı sunuyor. Autodesk, bundan sonra tüketicilerin kendi ihtiyaç, tercih ve vücutlarına özel olarak tasarlanmış ‘tek’ ürünleri daha çok tercih ve talep edeceklerini öngörüyor.
Dijital şehirler
Bugünün binaları, altyapı çalışmaları ve şehirlerinin tasarım ve inşaat süreçleri için, artık eskiden kullanılan ölçekli ahşap maketlerin kullanılması yeterli olmuyor. Ne de olsa ölçekli maketler, ne kadar düzgün yapılırsa yapılsın, bir
Robotlarla ilişkimiz boyut değiştirecek
Tasarımlar büyüyecek
Lightning Motorcycles adlı şirket, yeni elektrikli motosiklet modeli için arka tekerleği gövdeye bağlayan oynar kolda yeni nesil bir tasarım gerçekleştirmek için Autodesk’in bir yaklaşımını kullandı. “Project Dreamcatcher” adlı bilgisayar destekli (CAD) sistem ile otomatik olarak belirli tasarım kriterlerine uygun yüzlerce hatta binlerce tasarım geliştiren şirket, bu çözümle en etkili tasarıma ulaşmayı başardı. Project Dreamcatcher yazılımı gibi teknolojiler, yeni bir tasarım döneminin de işaretçisi. Autodesk’e göre önümüzdeki dönemde tamamen organik ya da oldukça matematiksel görünen komplike formlara aşinalığımız artacak.
Uzayda üretim başlayacak
Made in Space adlı şirket tek bir konuya odaklanıyor: Uzayda üretim. 3D baskı teknolojisi testlerinde 30 bin saati geçkin çalışma gerçekleştiren Made in Space; bilgi birikimini, Uluslararası Uzay İstasyonu’nda kullanılabilecek ilk 3D yazıcıları tasarlayıp üretmek için kullanıyor. Bu tek örnek bile 2015 yılına uzayda üretimin damga vuracağının bir göstergesi. Gelecek yıllarda uzay ortamında üretilen uzay sistemleri çok daha yaygınlaşacak. Böylece mühendisler tasarımlarını gerçekleştirirken, uzay aracı fırlatma maliyetinden doğan baskılarla kısıtlanmadan rahatça çalışabilecek.
Yaşayan binalar
Bugüne kadar cansız malzemelerle inşa edilen binalar, yeni malzeme ve teknolojiler sayesinde “canlanmaya” başlıyor, “yaşayan binalar” kavramı hayat bulmaya başlıyor. Örneğin tasarım ve araştırma stüdyosu The Living’in kurucu ortağı
Artırılmış gerçeklik tasarımla buluşuyor
Oculus Rift gibi yeni sanal cihazlar ve artırılmış gerçeklik uygulamalarının daha fazla görünür olması için, yeni nesil uzamsal tasarımcıların da artması gerekiyor. Autodesk fütüristlerine göre halihazırda kullanılan dokunmatik ekran teknolojisi, sanal ve artırılmış gerçeklik platformları ile yaratılan uzamsal boyutlardan faydalanarak “Sanal Gerçeklik Tasarımı”nın önünü açacak. Bu tür uygulama geliştirme takımlarına katılacak mimarlık öğrencilerini, oyun tasarımcılarını ve çoklu boyut uzmanlarını parlak bir gelecek bekliyor.
3D veri patlaması yaşanacak
Autodesk, 123D Catch uygulaması veya Structure sensörü gibi uygulamalar ile mobil cihazlarda 3D modellemenin kolaylaşması sayesinde herkesin etrafındaki üç boyutlu dünyayı sanal olarak görüntüleyebileceğini öngörüyor. WebGL teknolojisi ve 3D baskının daha yaygın olarak kullanılmaya başlamasıyla birlikte, 2015 yılında 3 boyutlu veri miktarında ciddi bir patlama yaşanabilir. Kullanıcı talebine cevap veren sosyal platformlar, 3 boyutlu verinin doğrudan paylaşılmasını mümkün kılacak ve işbirliğine dayalı, 3D deneyim sunacak.